GEREKÇE: Uyuşmazlık ,ihalenin feshi istemi ve meskeniyet şikayetine ilişkindir. İlk derece mahkemesince meskeniyet şikayetine ilişkin hüküm tesis edilmediği, istinaf dilekçesinde meskeniyet şikayetine ilişkin istinaf sebebi bildirildiği anlaşılmaktadır. HMK'nin 297/2. maddesi, "Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir " hükmünü içermektedir. Hakim, tarafların talep sonucu ile bağlı olup, kararında taleplerin her biri hakkında verilen hükmü göstermesi gerekir (HMK mad. 26; 297/2). Somut olayda; ilk derece mahkemesince meskeniyet şikayeti hakkında olumlu olumsuz herhangi bir karar verilmemesi 6100 sayılı HMK’nin az yukarıda açıklanan ilkelerine aykırıdır....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesine dayalı meskeniyet şikayetine ilişkindir. İzmir 17. İcra Müdürlüğünün 2017/1529 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinin kesinleşmesi üzerine borçlu adına kayıtlı Manisa İli, Kula İlçesi, Bey Mah., 158 ada 81 parselde kayıtlı 2. kat 3 nolu bağımsız bölüme en son 27/11/2020 tarihinde haciz konulduğu, 103 örnek haciz davetiyesinin borçluya 27/04/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1- 12. maddesine dayalı meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Buna göre süre, şikayete konu hacze ilişkin olarak borçluya tebligat yapılmışsa, tebliğ tarihinden, aksi halde haczi öğrenme tarihinden başlayacaktır....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Dikili İcra Hukuk Mahkemesinin 23/03/2021 tarihli, 2020/50 Esas, 2021/38 Karar sayılı kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun meskeniyet şikayeti yönünden Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b. 1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, aşkın haciz şikayeti yönünden ilk derece mahkemesi kararı kesin nitelikte bulunduğundan, HMK'nun 352. maddesi gereğince REDDİNE, 2- Alınması gerekli 80,70- TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30- TL'nin mahsubu ile bakiye 21,40- TL harcın istinaf edenden alınarak hazineye irat kaydına, 3- İstinaf kanun yolu yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4- HMK 333. madde gereğince kararın kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, 5- Kararın taraflara tebliğine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK 'nun 361 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay'a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği...
Maddesi, usulsüz tebligat şikayeti yönünden İİK'nın 365/son maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2538 KARAR NO : 2022/1169 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 NUMARASI : 2020/392 ESAS, 2021/157 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 13....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; '' İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme, haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da olmadığı, dolayısı ile haczedilmezlik şikayetinin konusu bulunmadığından şikayetin reddine'' karar verildiği görülmüştür....
İlk derece mahkemesi kararında belirtildiği gibi davacı/3. kişi takibin tarafı olmadığından haczedilmezlik şikayeti bakımından aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Kaldı ki; İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da taşınmaz maliki borçlu bakımından dahi yoktur. İpoteğin de meskeniyet iddiası nedeniyle terkini yasal olarak mümkün değildir. Bu nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Ne varki; meskeniyet şikayetinin niteliği, günün ekonomik koşulları ve paranın alım gücünde yaşanan hızlı değer kaybı gözününe alındığında, meskeniyet şikayeti bakımından haciz veya dava tarihinden ziyade hüküm tarihine en yakın olan keşif tarihi itibariyle yapılan değerlemeler esas alınarak şikayetin neticelendirilmesi, meskeniyet şikayeti ile korunmak istenen hakkın özüne, ölçülülük ve hakkaniyet ilkelerine uygun olacaktır. Nitekim somut olayda dava tarihi ile keşif tarihi arasındaki kısa sayılabilecek zaman diliminde hem şikayete konu taşınmazın hem de borçlunun haline mürasip ev değerinin olağan ekonomik koşulların ötesinde %50'nin üzerinde bir artış gösterdiği görülmekte olup, dava tarihi itibariyle yapılan değerlemenin esas alınması, kısmen haklı görülen meskeniyet şikayeti ile korunan hakkın elde edilmesini önemli ölçüde zorlaştıracaktır....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti sebebiyle ve takip dayanağı senedin bono vasfında olmadığı iddiasına dayalı borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulsüz tebligat şikayeti bakımından kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü'nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun ve davacının ödeme emrine 13.08.2019 tarihinde muttali olduğunun tespitine, kambiyo vasfına yönelik şikayet bakımından davanın kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü''nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
Maddesi uyarınca; hukuki nitelendirme hakime ait olup, davacılar davalarını ihalenin feshi davası olarak açmışlarsa da, dava dilekçesinin içeriği bir bütün olarak değerlendirildiğinde başvurunun meskeniyet şikayeti ve satış ilanına iptali talebi olarak nitelendirilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....