WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının halihazırda mesken olarak kullanmadığı ve arsa niteliğinde olan taşınmazla ilgili meskeniyet iddiasında bulunduğunu, ilgili taşınmazın en az 3 yıldır arsa niteliğinde olduğunu, taşınmazla ilgili meskeniyet iddiasında bulunmasının gerçekçi ve samimi olmadığını beyan ederek şikayetin reddini talep etmiştir....

Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut olmadığından, davacının birden fazla taşınmazının bulunması meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel olmaz. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davanın yetkili mahkemede açıldığı ve süresinde olduğu, davacının birden fazla taşınmazının bulunmasının ya da aile fertlerinin adına kayıtlı taşınmaz bulunmasının meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel olmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....

Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

YANIT: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların aktif husumet ehliyeti olmadığını, zira Cansu İnaner'in dosya borçlusu Sercan İnaner'in eşi olup Sercan İnaner'in mülkiyetinde herhangi bir konutun haczedilmiş olmadığını, diğer davacının ise borçlu Ali İhsan İnaner'in eşi olup dosyada bu borçluya ait içinde 3 konut bulunan 2 taşınmazın haczedildiğini, haczedilen tüm taşınmazlar üzerinde müvekkili banka lehine tesis edilen ipotekler mevcut olup eşi davacının bu ipoteklerin tesisine muvafakat ettiğini, bu nedenle artık meskeniyet iddiasında bulunamayacağını, dava dilekçesinde ileri sürülen hacizden 25/01/2022 tarihinde haberdar olunduğu iddiasının da gerçeği yansıtmadığını, taşınmazların kıymet takdirlerinin yapıldığını, kıymet takdirlerine davacıların eşleri olan borçlular tarafından itiraz edildiğini, mahkemece itiraz üzerine keşif yapıldığını, ayrıca çıkarılan bir kısım tebligatların davacı eşlerin tebliğ aldığını, yine taşınmazların satış ilanının davacı Cansu İnaner'e tebliğ...

Hukuk Dairesi 2021/4890 Esas, 2021/6371 Karar) Davacılar vekili istinaf dilekçesinde, müvekkillerinin Ziraat Bankasından çekmiş oldukları kredi için meskenlerini güvence olarak göstermelerinin yalnızca Ziraat Bankasına karşı haczedilmezlikten feragat ettikleri anlamına geleceğini, ancak haczedilmezlik şikayetinin İş Bankasının koyduğu haciz ile ilgili olduğunu belirtmiş ise de, ipotek lehine olan banka ile meskeniyet şikayetinin yapıldığı bankanın farklı olmasının, borçlunun serbest iradesiyle kurduğu ipoteğin, meskeniyet iddiasında bulunmasını engelleyeceği kuralı yönünden bir önemi yoktur....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12 maddesine dayalı meskeniyet şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 12 maddesine dayalı meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. İİK'nın 103. maddesinde de "... haciz sırasında borçlu veya alacaklı adına tebligat kanunu hükümlerine göre tebellüğe yetkili kimse bulunduğu takdirde haciz tutanağının bir örneği bulunan şahsa verilir. Borçluya veya alacaklıya ayrıca haber verilmez " hükmü yer almaktadır....

Temyiz Sebepleri Şikayetçi borçlu temyiz dilekçesinde; itiraz dilekçesi ve istinaf başvurusunda ileri sürdüğü hususları tekrar etmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibinde takibin iptali talebi ile meskeniyet şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK md. 82/12, 150/a göndermesi ile 62/1 3. Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

    İcra Hukuk Mahkemesinin 02/07/2015 tarih 2014/442 Esas 2015/288 Karar sayılı kararıyla "gayrimenkulün satışı halinde 130.000,00 TL'den az bir bedelle satılmamasına ve satılacak bedelden 130.000,00 TL bedel ayrılarak davacıya ödenmesine" karar verildiğini, davalı yanın aradan geçen sürede evin satış işlemlerini yapmadığını, 01/08/2019 tarihli kıymet takdiri raporunun taraflarına tebliği ile satış işlemlerinin başladığını öğrendiklerini, bu rapora itirazlarının bulunduğunu, kararda hüküm altına alınan miktarla davacının haline münasip ev almasının mümkün olmadığını, huzurdaki meskeniyet şikayetine konu olan 11/06/2018 tarihli haczin yeni bir haciz olduğunu, önceki kararın bu şikayete esas alınamayacağını, taşınmazın müvekkilinin haine münasip evi olduğunu bildirerek kıymet takdirine itirazın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiş, mahkemenin 09/12/2019 tarihli ara kararla kıymet takdirine itiraz davasını tefrik etmesi nedeniyle yalnızca haczedilmezlik şikayetine ilişkin...

    Mahkemece, Dairemizin 23.10.2014 tarih ve 2014/18236 E.-24834 K. sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, yapılan yargılama sonucunda ise, ödeme emrinin 07.06.2013 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasına, maaş üzerine konan haczin kaldırılmasına, meskeniyet şikayetinin (esastan) kabulüne karar verilmiştir. Dairemizin 23.10.2014 tarih ve 2014/18236 E.-24834 K. sayılı bozma ilamında belirtilmesine ve mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmesine rağmen, ödeme emrinin tebliğ edilmiş sayıldığı tarihten önce yapılan hacizlerin hükümsüz kaldığı gözetilerek, borçlunun meskeniyet şikayetine konu taşınmaz yönünden, meskeniyet şikayetinin esası incelenmeden bahse konu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği halde, meskeniyet şikayetinin esasının incelenerek haczin kaldırıldığı görülmüştür....

      UYAP Entegrasyonu