İcra Müdürlüğü'nün 2018/12486 E. sayılı dosyasında 24/12/2018 tarihinde infaz edildiğini, ihtiyati haciz tebliği ile kesin hacze dönüştüğü halde davacının yine süresi içinde meskeniyet iddiasında bulunmadığını, taşınmazın tapu kaydı üzerine 29/07/2020 tarihinde ikinci haciz konduğunu, birinci haciz düşmediğinden ikinci hacizden sonra meskeniyet iddiası için yeni bir itiraz süresi başlamayacağını, davalı tarafından yapılan ödemeler ile inşa edilmiş davaya konu binalar için davacının meskeniyet iddiasında bulunamayacağını, taşınmaz içindeki yapıların İmar Kanunu'nun 32. maddesine göre mühürlendiğini, davacıya idari para cezası tahakkuk ettirildiğini ve binaların yıkımına karar verildiğini, yapı kayıt belgesinin de iptal edildiğini, ekonomik değeri olmayan, yıkıma tabi bir taşınmaz için satışa esas olmak üzere kıymet takdiri yapılmayacağını ve bu yapı için meskeniyet iddiasında bulunulamayacağını, davacının icra dosyasından yaptığı sorgusundaki adresinin 15/09/2020 tarihi itibariyle "Acıbadem...
Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, İstanbul ili Ümraniye ilçesi, Tatlısu mah. 14293 ada, B blok, 1. Kat 3 numaralı bağımsız bölüm üzerinde T.C. Garanti Bankası lehine 31/01/2018 tarihli ipotek kaydının bulunduğu, ipoteğin yukarıda sayılan zorunlu ipoteklerden olmadığı, haciz tarihinde de ipotek bedelinin ödenmediği görülmüştür. Meskeniyet şikayetinde; ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı ve şikayetçinin haciz tarihi itibariyle bankaya kredi borcunun devam ettiği durumlarda, borçlunun konulan haciz dolayısıyla meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı yoktur....
Ortakların geçici olarak tespit olunan borçlarıyla pay cetveli aleyhine İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre itiraz hakları vardır" düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, kooperatifin iflasına karar verilmesi üzerine, iflasın açıldığı tarih itibariyle oluşan bilanço açığının kapatılması için, Kooperatifler Kanunu'nun 31 ve 33. maddelerine göre, ... tarafından borçlu ile birlikte diğer üyelere ek ödeme emri gönderildiği, ödeme yapılmaması üzerine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı ve borçlunun taşınmazının haczedildiği görülmektedir. Buna göre, takibe konu borcun, meskeniyet şikayetine konu taşınmazın bedelinden değil, iflasına karar verilen kooperatifte oluşan bilanço açığının kapatılmasını amaçlayan yasal düzenlemeden kaynaklandığı anlaşılmaktadır....
Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkemece haline münasip ev tahlili yapılırken yeterince araştırma ve değerlendirme yapılmadığını, bilirkişinin raporuna karşı açıklama ve netlik kazandırmasına ilişkin detaylı itiraz yapıldığı halde hiçbiri dikkate alınmadan dosyanın karara çıktığını, emsal Yargıtay kararlarının da haklılıklarını ortaya koyacağını, mahkemece dava konusu taşınmaz üzerinde kendilerinden önceki sıralarda yer alan hacizler ile ipoteğin varlığını hiç nazara almadığını, borçlunun meskeniyet iddiasından feragat etmiş olabileceği ihtimali üzerinde durmadığını, davacının ipotek tesis ettirerek tüm alacaklılar açısından meskeniyet iddiasından feragat etmiş durumda olduğundan meskeniyet iddiasının kabul edilebilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İstinaf Sebepleri Cevap dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tapu kaydında görünen diğer haciz şerhlerinin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmediği, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için meskeniyet iddiasında bulunduğu evde bizzat oturması gerekmediği, mahkemece ekonomik ve sosyal durum araştırması ile mahallinde keşif yapıldığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hacze konu taşınmaz değerinin 197.774,09 TL; şikayetçi borçlunun ikamet edebileceği haline münasip bir evin değerinin ise 150.000,00 TL olduğunun tespit edildiği, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde karşı taraf alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/13590 Esas sayılı icra dosyasının suretinin yapılan incelemesinde; davacıya ödeme emrinin 29.04.2019 tarihinde tebliğ edildiği, ptt sorgu ekranından yapılan incelemede 103 davetiyesinin 26.03.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun borca itiraz dilekçesini 25.03.2021 tarihinde icra müdürlüğüne sunduğu, itiraz dilekçesinde oturduğu evin haline münasip olduğunu beyan ettiği, 31.03.2021 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunarak icra mahkemesine başvurduğu, başvuru tarihi itibariyle şikayetin yasal 7 günlük süre içerisinde olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, mahkemece davacının meskeniyet şikayeti hakkında inceleme yapılarak hüküm oluşturmak üzere dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile, İSTANBUL 25....
Davalı/alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayetin süresinde yapılmadığını, davacının iddialarının haksız olduğunu, aile konutu şerhi bulunmadığını, karşı tarafın meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazın lüks bir ev olduğunu meskeniyet iddiasının hakkın kötüye kullanılması olduğunu, belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi; davacının takip borçlusu olmadığı, meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir. Davacı/3. kişi vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde saydığı nedenlerle birlikte Anayasa Mahkemesi'nin benzer olaylarda borçlunun eşinin dava açma ehliyetinin bulunduğuna karar verdiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı/3. kişi takip borçlusu değildir. İİK'nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu icra mahkemesine başvurusunda kıymet takdirine itirazın yanısıra meskeniyet şikayetinde de bulunmuştur. Meskeniyet şikayeti hakkında verilen kararlar, İİK. nun 363.maddesi uyarınca temyizi kabil olmakla, temyiz talebinin reddine dair ......
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Eğer borçlu kendi borcu için değilde başkasının borcu için ipotek kurmuşsa ipoteğin dayanağı kredi sözleşmesinin türü ne olursa olsun anılan ipotek borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel olur....
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davalının taleplerinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın süresinde açıldığını, müvekkilinin haczi öğrendiği tarihin 01/10/2020 olup meskeniyet şikayetini 06/10/2020 tarihinde yaptığını, müvekkilinin takipteki borca itiraz etmemiş olmasının meskeniyet şikayetinden de feragat ettiği anlamına gelmediğini, yasaların kendisine tanımış olduğu hakkı kullandığını, müvekkilinin de usulüne uygun olarak meskeniyet şikayetinde bulunduğunu, kararın hukuka uygun olduğunu belirterek davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına dayalı haczin kaldırılması talebine ilişkindir. Mersin 1. İcra Dairesinin 2019/9010 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Yapı Kredi Bankası A.Ş....