Bu durumda, borçlu sadece bir taşınmaz için meskeniyet iddiasında bulunduğu halde, mahkemece borçlunun daha önce farklı taşınmaza yönelik meskeniyet şikayetinde bulunduğu kabul edilerek, meskeniyet iddiası dinlenmeden sonuca gidilmesi doğru değildir. O halde, mahkemece, meskeniyet şikayetinin esasının incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, icra takip dosyasında davacıya 103 davetiyesi tebliğ edilmediği belirlenmekle meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulünün gerekmesine, taşınmazın tapuda arsa olarak kayıtlı olması, üzerinde konut niteliğine haiz bir yapı bulunduğu sürece borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel teşkil etmemesine, borçlunun kendisinin müşterek veya iştirak halinde maliki olduğu hisseli mesken için haczedilmezlik şikayetinde bulunmasının mümkün olmasına, meskeniyet şikayetinin dinlenmesi için borçlunun sürekli o evde oturması şart olmadığı gibi, kiraya vermesinin de meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel teşkil etmemesine, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olmasına istinaf olunan ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu taşınmaz uzun yıllardır aile konutu olarak kullanılmakta olup, müvekkillerinin haline münasip evi niteliğinde olduğunu, taşınmazın aile konutu vasfında olduğu Düzce Aile Mahkemesi'nin 2019/643 Esas - 2020/466 Karar sayılı dosyası ile sabit olduğunu, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 82/12 maddesinde; "Borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği" düzenlemesinin yer aldığını, bu nedenle müvekkillerinin aile konutu olarak kullandığı taşınmazının haczedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan haczin kaldırılmasını, yerel mahkeme tarafından yanılgılı değerlendirme sonucu verilen karar hukuka aykırı olup, yerel mahkeme kararının kaldırılarak, meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; meskeniyet iddiası ile ilgili haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir....
meskeniyet iddiasına yönelik şikayetin süre aşımından reddine karar vermiştir....
bir başka taşınmazlarının olmadığı iddiası ile İİK 82....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1801 KARAR NO : 2021/2503 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AYVALIK İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/04/2021 NUMARASI : 2019/240 2021/123 DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/758 KARAR NO : 2023/747 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SARIKAYA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2023 NUMARASI : 2022/11 ESAS 2023/4 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sarıkaya İcra Müdürlüğü 2022/195 Esas sayılı icra takip dosyası ile davacı hakkında takip başlatıldığını, davacının ailesi ile yaşadığı eve haciz konulduğunu, meskeniyet iddiasında bulunduklarını iddia ederek haczin kaldırılmasını ve satışın iptalini talep etmiştir....
Maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin dolduğunu, davanın hak düşürücü sürenin dolmuş olması nedeniyle, dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, meskeniyet iddiası edilen taşınmazın üzerinde borçlu tarafından ipotek tesis edildiğini, haczedilmezliğin iddaa edilebilmesi için borçlu kişinin evi üzerinde ipotek tesis edilmemiş olması gerektiğini, meskeniyet ve haczedilmezlik şikayetinin dinlenebilmesi için borçlunu kendisi adına başkaca bir evinin olmaması gerektiğini, davacı borçlunun takbis tapu kayıtlarından da anlaşılacağı üzere Tekirdağ İli Malkara İlçesi Evrenbey Mahallesinde kain ve tapunun 110 ada 7 ve 8 parsel numaralarında kayıtlı taşınmazlar üzerinde 2 tane daha evinin olduğunu bu nedenle haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2021 NUMARASI : 2020/59 ESAS, 2021/244 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Aydın İcra müdürlüğünün 2019/21460 sayılı dosyasında müvekkilinin maliki bulunduğu Alaşehir ilçesi Kurtuluş mahalesi 883 ada 4 parselde kain 3 nolu bağımsız bölümdeki meskene haciz uygulandığını, taşınmaz üzerine icrai haciz konulmasına ilişkin 103 davet örneğinin müvekkiline tebliğ edildiğini, süresinde meskeniyet sebebi ile haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını, İ.İ.K. 82. maddesi uyarınca müvekkilinin evinin haczedilemeyeceğini belirterek meskeniyet şikayetine dayalı haczedilmezlik şikayetlerinin kabulüne, dava konusu Alaşehir ilçesi Kurtuluş mahallesi 883 ada 4 parselde kain 3 nolu bağımsız bölüm haczin kaldırılmasına, mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin...
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da taşınmaz maliki borçlu bakımından dahi yoktur. İpoteğin de meskeniyet iddiası nedeniyle terkini yasal olarak mümkün değildir. Bu nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....