WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda ise, taşınmaz kaydı üzerine son olarak, alacaklı vekilinin 18.02.2013 tarihli talebi üzerine 19.02.2013 tarihinde haciz şerhi işlendiği, bu hacze ilişkin olarak icra dosyasından borçluya bildirimde bulunulmadığı, borçlunun, hacizden 10.10.2014 tarihinde haberdar olduğunu bildirerek 17.10.2014 tarihinde süresinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşılmıştır....

    Uyuşmazlık, usulsüz tebligat şikayeti, borca itiraz ve meskeniyet şikayetine ilişkin olduğu görülmüş olup, davacı vekilinin istinaf taleplerinin meskeniyet şikayeti kapsamında olduğu, hükümdeki diğer kısımlar yönünden istinaf taleplerinin ileri sürülmediği anlaşılmış, bu nedenle istinaf incelemesi bu kapsamda yapılmıştır. Takip dosyası incelendiğinde; alacaklı T3 vekili tarafından borçlular Mehmet Taş, T1, Arif Taş, Nursel Eryılmaz ve Ertuğrul Eryılmaz aleyhine örnek 1 ödeme emri ile icra takibinde bulunulduğu, davacı T1 adına kayıtlı Eskişehir ili Odunpazarı İlçesi Ihlamurkent Mahallesi 16723 ada 3 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine 22/06/2020 tarihinde haciz konulduğu, 103 davetiyesinin 26/06/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, davanın 29/06/2020 tarihinde süresinde açıldığı anlaşılmıştır....

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarlamakla birlikte, davacının meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için gerekli koşulların mevcut olmadığını, taşınmaz üzerindeki haciz ve ipotekler dikkate alındığında davacının meskeniyet iddiasının dinlenemeyeceğini, davacının aracına haciz konulamayacağına ilişkin iddiasının reddi kararının doğru olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ve nakliye aracının mesleğini sürdürebilmesi için gerekli araç olduğundan bahisle haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğünün 2019/27116 esas sayılı dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında kambiyo takibi başlatıldığı, davacıya 103 davetiyesi tebliğ edilmediği anlaşılmıştır....

    , bu malların haczedilmelerinin hukuka aykırı olduğunu, davalıların müvekkilinin bankadaki parasını ve arabasında haciz ve muhafaza altına aldıklarını, bunların müvekkilinin mesleğini yapabilmesi için gerekli mallar olduğunu ve haczedilemeyeceğini beyanla; müvekkiline ait daire üzerine konulan haczin ve esnaf lokantasının ve lokanta malzemeleri üzerine konan hacizlerin fekki ile davacıya iadesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2021 NUMARASI : 2021/31 ESAS, 2021/498 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA:Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle, maliki olduğu taşınmaz üzerine haciz konulduğu, haciz konulan taşınmazın aile konutu olduğunu ve haline münasip olduğunu, başkaca taşınmazının bulunmadığından bahisle meskeniyet iddiasında bulunarak, dava konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP:Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: davacının annesine ait ev için meskeniyet iddiasının mevcut olduğu, davacının adresinin meskeniyet şikayetine konu olan taşınmaz olmadığı, şikayetçinin ayrı bir konutta ikamet ettiği, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre meskeniyet şikayetinde bulunma hakkının yalnız borçluya ait olduğu, borçlunun kişiliğine bağlı bir hakkın kimse tarafından kullanılamayacağı (Y. 12. H.D. 09.05.2016 tarih, 2016/7766 Esas ve 2016/13560 Karar sayılı ilamı), kişinin takip borçlusu olsa dahi taşınmazın maliki olmaması sebebi ile meskeniyet şikayetinde bulunamayacağının açık olduğu (AYM 12.12.2019 tarih, BN. 2016/10454 [GK]), davacının meskeninin Dörtyol ilçesi olduğu hususunu duruşmada ikrar ettiği, annesi adına bu şikayeti gerçekleştirdiği hususları değerlendirilerek, davacının iş bu şikayet hakkı bulunmadığından aktif husumet yokluğundan şikayetin reddine" karar verilmiştir....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İzmir 6. İcra Müdürlüğünün 2018/8427 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı davalı tarafından borçlu dava dışı Yılmaz Gürbüz hakkında başlatılan takip olduğu, takip kapsamında davaya konu taşınmaza 09/08/2018 tarihinde haciz konulduğu anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1- 12. maddesinde, borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı öngörülmüştür. Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. Somut olayda davacı takibin borçlusu olmadığı gibi anılan taşınmaz üzerine yine aynı alacaklı tarafından konulan bir başka hacze yönelik olarak yaptığı meskeniyet şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin verilen İstanbul 25....

    Maddesi uyarınca; hukuki nitelendirme hakime ait olup, dava dilekçesinin içeriği bir bütün olarak değerlendirildiğinde ve davacı tarafın 2. Haciz işlemine ilişkin 103 davetiyesinin kendisine tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde başvuruda bulunması karşısında, başvurunun meskeniyet iddiası olarak nitelendirilmesi gerekir. Zira, taşınmaz üzerine yeniden konulan her haciz ayrı bir şikayet hakkı sağlar. Taşınmazın tapu kaydında arsa niteliğinde olması da sonuca etkili değildir. Taşınmazın fiili durumunun keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmesi gerekir....

    Davacı istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usulsüz olarak tebliğ edildiğini, bilinen son adresi yerine doğrudan mernis adresine tebligat gönderilmesinin Tebligat Kanunu ve Yargıtay kararlarına göre usulsüz olduğunu, tebligatı e-devlet üzerinden öğrendiğini, mahkeme kararının hatalı olduğunu, meskeniyet şikayetinin,İstanbul 10 İcra Müdürlüğü 2015 /1368 E sayılı dosya ile satışı isteyen konut finansmanı sağlayan ipotek alacaklısına yönelik olmadığını, ancak mahkeme kararında, meskeniyet şikayeti sanki ipotek alacaklısı Denizbarık ve ihale alıcısı T4 yönelikmiş gibi onları taraf olarak görerek talebini reddetttiğini, konut finansmanı ile alınan gayrimenküllere konulan ipotekler, zorunlu ipoteklerden olup, ipotek alacaklısı haricindeki, başka alacaklılara yönelik meskeniyet şikayetine engel olmadığını, halbuki meskeniyet şikayetinin tapu kaydına haciz koyan diğer alacaklılar için öne sürüldüğünü, zira gayrimenkulun satıldığını ancak, yerine satış bedelinin kaim olduğunu, bu...

    Davacının eşi ve murisi Yalçın Düşmez'in sağlığında yapılan takip kesinleşmiş olup adı geçen tarafından borca ve yapılan haciz işlemlerine itiraz edilmemiş hatta emekli maaşına haciz konulması için adı geçen tarafından icra dairesine gelinerek muvafakat verilmiştir. Davacının murisi Yalçın Düşmez tarafından meskeniyet şikayeti yapılmamıştır. Davacının murisi tarafından söz konusu şikayet hakkının kullanılmaması onun külli halefi olan davacıyı da bağlar, davacıya mirasçı olması nedeniyle yeniden 103 davetiyesi tebliğ edilmesi yeni bir şikayet hakkı doğurmaz.." gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

    UYAP Entegrasyonu