WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, müvekkilinin borçlu ile 3.5 yıldır ayrı yaşadığı, boşanma aşamasında olduğu, aile konutu şerhi olan konuttan başka kalacak yeri olmadığı, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusunun eşi tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; ilk derece mahkemesince de belirtildiği üzere, yasal düzenleme uyarınca meskeniyet şikayeti yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan, tapuda lehine aile konutu şerhi verilen 3. kişinin haczin kaldırılmasını istemesi mümkün değildir. Somut olayda davacının takipte borçlu olarak taraf olmadığı, takip borçlusunun eşi olduğu anlaşılmakla, şikayetin aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

Dolayısıyla, borçlu tarafça 09/09/2020 tarihinde kıymet takdir raporunun tebliğ edilmesi ile birlikte taşınmaz haczinin bu tarihte öğrenilmiş sayıldığı ancak, meskeniyet şikayeti davasının belirtilen tarihten itibaren 7 günlük yasal süre geçtikten sonra ( 20/10/2020 tarihinde) açıldığı anlaşılmakta olup, meskeniyet şikayetinin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesi kararı da bu cihettedir. HMK'nun 355. Maddesi kapsamında dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır. Dolayısı ile, tarafımızca da izah ve iştirak olunan bu gerekçelerle ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK‘nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine oy birliği ile karar verilmiştir....

İcra Müdürlüğü’nün 2018/1128 Esas sayılı dosyası kapsamında icra takibi başlatıldığını, dava konusu taşınmaz kaydına 14.05.2018 tarihinde haciz şerhi işlendiğini, davacı tarafından 05.12.2018 tarihinde, Kiraz İcra Hukuk Mahkemesi'nde kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet şikayetinin tek bir dosya üzerinden açılmışsa da, mahkemece kıymet takdirine itiraz yönünden dosyanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedildiğini, meskeniyet şikayeti yönünden ise kesin yetki sebebiyle usulden reddedildiğini, mahkemenin 15.05.2019 tarihli kararının 11.07.2019 tarihinde kesinleştiğini ve meskeniyet şikayetinde yetkili mahkeme olan Salihli İcra Hukuk Mahkemesi'ne gönderildiğini, öncelikle İİK m. 82/12 gereğince haczedilmezlik şikayetinin aynı Kanunu'nun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabi olduğunu, şikâyet süresinin haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlayacağını, davacının haczi, kendisine usulüne uygun olarak 103 davet kağıdı tebliğ edildiği 13.07.2018 tarihinde öğrendiğini, davacının süresinden...

Meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Takipte davacı borçluya 103 davetiyesinin tebliğ edilmediği, davacının kıymet takdiri raporunun tebliğiyle öğrendiğini beyan ettiği, kıymet takdirinin 20/03/2018 tarihinde yapıldığı, davacının bu tarihte muttali olduğunun kabul edildiği, daha evvel bir tarihte öğrendiğine dair delil bulunmadığından meskeniyet şikayetinin yasal süresinde yapıldığı anlaşılmıştır. Hacze konu taşınmaza ilişkin tapu kaydının incelenmesinde, üzerinde iki adet ipotek kaydının bulunduğu anlaşılmıştır. Taşınmaz üzerinde haciz tarihinden önce alacaklı T3 lehine 03/04/2002 tarih ve 1987 yevmiye numaralı ve 03/03/2008 tarih 4446 yevmiye nolu ipoteğin bulunduğu görülmektedir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2021 NUMARASI : 2018/1290 ESAS - 2021/682 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul 9.İcra Müdürlüğünün 2017/27410 esas sayılı dosyası ile başlatılan takipte müvekkiline ait 718 parselde kayıtlı taşınmaza haciz konulduğunu, müvekkilinin hacizden 11.12.2018 tarihinde haberdar olduğunu, taşınmazın müvekkilinin haline münasip evi olduğunu beyanla meskeniyet iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

D.iş Karar sayılı ihtiyati haciz kararına istinaden ilamsız icra takibi başlatıldığını, ihtiyati haciz kararında belirtilen 95.956,43.-TL borç miktarı kadar müvekkilinin ... Bankasının ... Şubesindeki hesabına haciz ihbarnamesi gönderilerek banka tarafından bu paranın blokeye alındığını ve icra dosyasına gönderildiğini dolayısıyla bu banka hesabındaki paranın borcu karşılamaya yeterli olduğunu, icra müdürlüğünce taşkın haciz yapıldığını beyanla ... bankası ... Şubesindeki hesaba konulan haciz dışında taşkın olan diğer hacizlerin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucu ... tarih ... esas ... karar sayılı ilam ile takibin dayanağının mahkememizin ......

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle;Karaman İcra Müdürlüğünün 2015/2121 Esas sayılı dosyasında aleyhine takip başlatıldığını, takip neticesinde ailesiyle yaşadığı eve haciz konulduğunu, haline münasip tek meskeni olan evinden başka bir evi olmadığını, halen bu evde ikamet ettiğini, haline münasip evin haczedilemeyeceği gerekçesiyle işbu takibe itiraz ettiğini, mesken olarak kullanılması nedeniyle haczin kaldırılmasını, bu nedenle meskeniyet itirazında bulunarak iş bu haczin iptalini, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı, dava dilekçesinde hangi taşınmaz yönünden meskeniyet iddiasında bulunduğunu açıkça beyan etmediğinden, davanın usulden reddine karar verilmesinin gerektiğini, ayrıca dava konusu taşınmazın niteliği ve üzerinde ipotek olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda ise, ... İcra Müdürülüğü'nün 2003/361 Talimat sayılı dosyası üzerinden taşınmaz kaydı üzerine 22.03.2006 tarihinde haciz şerhi işlendiği, bu hacze ilişkin olarak icra dosyasından 15.06.2006 tarihli keşif sonrası düzenlenen kıymet takdir raporunun borçluya 16.08.2006 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise, bu tarihten önce 12.06.2006 tarihinde süresinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşılmıştır....

      Somut olayda Yunak İcra Dairesi'nce taşınmazlar üzerine konulmuş bir haciz bulunmayıp, Salihli 2. İcra Müdürlüğü'nün 2012/3342 esas sayılı takip dosyasından Yunak Tapu Sicil Müdürlüğü'ne doğrudan yazılan yazı ile şikayet konusu taşınmazların tapu kaydına haciz uygulanmıştır. Bu durumda İİK'nun 4. maddesi uyarınca anılan hacze karşı meskeniyet şikayetini incelemeye Salihli İcra Mahkemesi yetkili olup, mahkemece meskeniyet şikayeti yönünden yetkisizliğe ve talep halinde dosyanın yetkili Salihli İcra Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, kamu düzenine ilişkin olan ve kesin nitelikli yetki kuralı göz ardı edilmek suretiyle işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        İİK'nun 82/12. maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğinden anılan takipte haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de mevcut değildir. O halde, Mahkemenin şikayetin reddi kararı açıklanan nedenle sonucu itibari ile doğru olduğundan onanması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK' nun 428. maddesi uyarınca ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

          UYAP Entegrasyonu