HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1805 KARAR NO : 2023/837 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/05/2022 NUMARASI : 2022/80 ESAS, 2022/127 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET İDDİASI KARAR : Milas İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/80 Esas, 2022/127 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Milas İcra Müdürlüğü'nün 2018/3920 esas sayılı dosyası kapsamında davacıya ait Muğla İli Milas İlçesi Ekinanbarı Mah. 110 ada 2 parsel sayılı taşınmaza haciz konulduğunu, davacının hacizden 12/04/2022 tarihinde tebliğ edilen 103 davet kağıdı ile haberdar olduğunu, taşınmazda davacının ailesi ile birlikte oturduğunu, ve evin davacının haline münasip evi olduğunu, İİK'nın 82/12 maddesi gereğince...
Somut olayda; şikayetçi ...’un icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı yoktur. Diğer taraftan, İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur. Şu halde mahkemece; şikayetçinin aktif husumet ehliyeti bulunmadığından istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedilmiş olmakla, sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, 18.06.2019 tarih 2018/119 Esas- 2019/145 karar sayılı kararı ile " Meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin KISMEN KABULÜ ile; Kırklareli İcra Müdürlüğünün 2014/1851 esas ve 2016/3858 esas sayılı dosyalarında haczedilen Kırklareli İli, Merkez İlçesi, Karakaş Mahallesi, 265 ada, 87 parsel üzerinde bulunan 1. Kat 7 numaralı bağımsız bölümün değeri, haline münasip alınabilecek evin değerinden fazla olduğundan taşınmazın satılması halinde, haline münasip evin alınması için gerekli olan 120.000,00 TL'nin BORÇLUYA, kalanının ise alacaklıya ÖDENMESİNE, taşınmazın haline münasip evin alınabileceği değer ile satış tarihindeki ipotek alacak miktarından oluşacak toplam değerin altında SATILMAMASINA, " karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesi tarafından; "Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmaz hakkında meskeniyet iddiasında bulunabilmesi için, ipoteğin; mesken kredisi, esnaf kredisi ve zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gereklidir. Aksi takdirde borçlu, yani meskeniyet haczedilmezlik şikayetinde bulunan kişi, meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılır. Somut olayda, meskeniyet haczedilmezlik şikayetine konu olan taşınmaz üzerinde davalı lehine ipotek bulunduğu, ipoteğin halen devam ettiği ve yukarıda belirtildiği şekilde zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olmadığı, açılmış ve açılacak kredilerden doğmuş ve doğacak tüm borçların teminatını teşkil etmek üzere ipotek konulduğu anlaşılmakla başka bir incelemeye girilmeksizin bu nedenle şikayetin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. '' gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesi kararında belirtildiği gibi davacı/3. kişi takibin tarafı olmadığından haczedilmezlik şikayeti bakımından aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Kaldı ki; İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da taşınmaz maliki borçlu bakımından dahi yoktur. İpoteğin de meskeniyet iddiası nedeniyle terkini yasal olarak mümkün değildir. Bu nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
kira ödeyerek oturmak zorunda kaldıkları bir ev ile ilgili meskeniyet iddasında bulunmalarının yasaya ve hukuka aykırı olduğunu, davacının usule aykırı olarak birden fazla taşınmaz hakkında meskeniyet iddiasında bulunması nedeni ile 26.10.2021 tarihli duruşmada 2 nolu ara karar ile davacıya hangi taşınmaz ile ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunduğunu beyan etmesi için süre verildiğini, HMK gereği verilen bu sürenin kesin olduğunu, davacı tarafından süresinde buna beyanda bulunulmayıp 21.12.2021 tarihli celsede sözlü olarak beyanının alındığını ve davacı vekilinin sözlü beyanındaki taşınmaz ile ilgili olarak keşif kararı verildiğini, oysa yapılması gerekenin HMK gereği kesin olan sürede davacının beyanda bulunmamış olması nedenİ ile davanın reddine karar verilmesi olduğunu, haline münasip evin birden fazla taşınmaz olamayacağını, buna rağmen davanın görülmesinin ve kabul kararı verilmesinin yerinde olmadığını belirterek istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, meskeniyet şikayeti açısından davacının alabileceği haline münasip evin değerinin yüksek hesaplandığını, bilirkişi rapor ve ek raporuna karşı itirazlarının dikkate alınmadığını, hükme esas alınan 01/12/2019 tarihli raporda Gördes' in mütevazı semtlerinin dikkate alınmadığını, davacının bakmakla yükümlü olduğu tek kişinin annesi olduğunu, ancak raporda 3 kişilik çocuksuz ailenin haline münasip evin değerinin belirlendiğini, eksik ve hatalı tespitler içeren raporun hükme esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazlardan Gördes İlçesi Söveller Mah. 300 parsel sayılı taşınmazda davacının payı üzerinde ipotek tesis edilmiş olduğunu, bu durumda davacının bu taşınmaz yönünden haczedilmezlik iddiasından vazgeçmiş olduğunu, mahkemece bu hususun dikkate alınmadığını, ipoteğin serbest irade ile kurulmuş bir ipotek olduğunu ve haczedilmezlik iddiasında bulunmayı engellediğini, alınan raporda davacının geçimini...
Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle, açılan davayı kabul etmediklerini, meskeniyet iddiasının süresi içerisinde yapılmamış olduğunu, haczin 14.02.2019 tarihinde yapılmış olduğunu, borçlunun 15.02.2019 tarihinde dosyadan fotokopi aldığını, bu nedenle haczi 15.02.2019 tarihinde öğrenmiş olduğunu, haczedilmezlik iddiasının şikâyet yolu ile 7 gün içerisinde yapılmış olması gerektiğini, şikâyet süresinin 22.02.2019 tarihinde sona ermiş olduğunu, davacının 25.03.2019 tarihinde şikayette bulunduğunu, davaya konu taşınmazın tapu kaydının incelendiğinde üzerinde Uşak Şekerbank Şubesi'nin 04.12.2009 tarih ve 19019 yevmiye numarası ile ipotek tesis edilmiş olduğunun görüleceğini, gayrimenkulde zorunlu ve geçimini sağlamak için kurulmayan bir ipoteğin kişinin sonradan meskeniyet iddiasında bulunmasına engel olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
ve müzakere neticesinde, davacı tarafın kıymet takdirine itirazı nedeniyle yaptığı istinaf başvurusu yönünden 6763 sayılı Yasanın 4.maddesi ile değişik İİK'nun 363/1 ve İİK.nun 365/son maddesi uyarınca kesin, davacının meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetine yönelik istinaf başvurusu yönünden H.M.K'nun 361/1. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....