DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı borçlu vekili tarafından Çorlu 4.İcra Müdürlüğü'nün 2019/16857 Esas sayılı dosyasında Tekirdağ ili Çorlu ilçesi Reşadiye Mah. 670 ada 81 parselde kayıtlı 3. Kat 10 nolu bağımsız bölümdeki taşınmazla ilgili meskeniyet şikayetinde bulunarak haczin kaldırılmasını talep ettiği, İlk Derece Mahkemesi’nce şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği, karara karşı davalı alacaklı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince; borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır. Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup; iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir....
Somut olayda; şikayetçi ...’un icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı yoktur. Diğer taraftan, İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur. Şu halde mahkemece; şikayetçinin aktif husumet ehliyeti bulunmadığından istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedilmiş olmakla, sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin taşınmazına haczin 09/03/2021 tarihinde konulduğunu, yerel mahkemenin gerekçeli kararında müvekkilinin taşınmazına konulan haczin öğrenme tarihi olarak icra dosyasına beyan dilekçesi sundukları 25/02/2020 tarihini kabul ettiğini, icra dosyası incelendiğinde taşınmaza konulan haczin beyan dilekçesi sundukları tarihten sonraki bir tarihte konulduğunu, örnek no 103 davetiyesinin taraflarına tebliğ edilmemiş olduğundan müvekkilinin taşınmazına konulan hacizden 19/10/2020 tarihinde haberdar olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Gaziosmanpaşa 6....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı (meskeniyet şikayetinde bulunan) istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyanlarını aynen tekrar ederek, İİK 82/12 . Maddesi gereği uyuşmazlığa konu taşınmazın haczedilemeyeceğini, konutun aile konutu olduğunu, "aile" kavramı, geniş anlamda olup borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsayacağını, eş olarak dava açma hakkının bulunduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılarak taşınmaz satışının durdurulmasını, meskeniyet şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusuna cevap dilekçesinde özetle; mahkemece şikayetin aktif husumet eksikliği nedeniyle reddine karar verilmesinde usul ve yasalara aykırı bir yön bulunmadığını belirterek davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık; İİK.nun 82/1- 12. Maddesine dayalı meskeniyet nedeni ile haczin kaldırılması talebine ilişkindir. Alacaklı Finansbank A.Ş....
Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan, tapuda lehine aile konutu şerhi verilen 3. kişinin haczin kaldırılmasını istemesi mümkün değildir. O halde, açıklanan nedenlerle bu davacı bakımından şikayetin aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine dair verilen mahkeme kararında isabetsizlik yoktur. b- Davacı T2 yönünden yapılan değerlendirmede; İİK.'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmiştir. Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan, tapuda malik olmayan 3. kişinin haczin kaldırılmasını istemesi mümkün değildir. Somut olayda ise, dava konusu (borçlu adına kayıtlı) taşınmaza, 21/05/2010 tarihinde haciz konulduğu, ancak taşınmazın kısa bir süre sonra (19/08/2010 tarihinde) diğer davalı T1'e satılarak devredildiği anlaşılmaktadır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, İİK'nın 16/1 maddesine göre 7 günlük hak düşürücü süre içinde meskeniyet iddiasında bulunulmadığını, davacının Muğla 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/315 E. sayılı ihtiyati haciz kararına ve ihtiyati hacze 14/12/2018 tarihli dilekçesi ile itirazda bulunduğunu, aynı zamanda mahkemenin 20/03/2019 tarihli duruşmasında itirazlarını yinelediğini, dolayısıyla haczi 14/12/2018 tarihinde öğrendiği ve ihtiyati haciz kararının infazından sonra meskeniyet iddiasında bulunmadığını, ihtiyati haciz kararının Muğla 1....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davalı T3 yönelik şikayeti konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılara yönelik şikayetin dava konusu taşınmazlarda devam eden doğmuş ve doğacak borçlar için Vakıfbank lehine ipotek tesis edildiğinden hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve kullanılan kredinin zaruri kredilerden olan konut kredisi olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Şikayet, Konya ili, Ereğli İlçesi, Yunuslu Mahallesi, 1641 ada, 4 parselde kain, zemin kat 1 numaralı bağımsız bölümde kayıtlı taşınmaz üzerine konan haczin, İİK.nun 82/12 maddesi uyarınca kaldırılması istemine ilişkindir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Borçlu, icra mahkemesine başvurusunda, meskeniyet iddiası ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece, istemin kabulüne karar verildiği görülmüştür. İİK. nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK.nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Öte yandan İcra ve İflas Kanunda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haciz yeni bir haciz olup borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı vardır....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte, borçlunun meskeniyet şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu; İlk Derece Mahkemesince, şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklının istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmüştür. İİK'nın 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır....
İcra Müdürlüğün'nün 2020/302 esas sayılı dosyasında müvekkilinin eşi hakkında başlatılan takipte aile konutu olan İstanbul ili, Bahçelievler ilçesi, Yenibosna Mahallesi, Kuleli mevki, 399 ada 1 parselde kayıtlı taşınmazdaki borçlu Murat Ketrez'in 6/95 hissesine haciz konulduğunu, müvekkilinin borçlu ile evli olduğunu bu konutta eşi ve çocukları ile birlikte yaşadığını, haczedilen konutun İİK'nın 82/12. maddesi uyarınca borçlunun ve ailesinin haline münasip evi olduğunu haczedilemeyeceğini belirterek haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı/alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayetin süresinde yapılmadığını, davacının iddialarının haksız olduğunu, aile konutu şerhi bulunmadığını, karşı tarafın meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazın lüks bir ev olduğunu meskeniyet iddiasının hakkın kötüye kullanılması olduğunu, belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....