"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Dava, meskeniyet nedeniyle haczedilemezlik şikayetine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 13.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Takip dosyası incelendiğinde, şikayetçi borçlu tarafından yapılan meskeniyet şikayeti neticesinde, ... 6.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 19.09.2012 tarih ve 2011/777 Esas, 2012/944 Karar sayılı kararı ile "taşınmazın 200.000 TL'den aşağı olmamak üzere satılmasına, borçlunun ekonomik ve sosyal durumuna uygun kendisine taşınmaz alabilmesi için satıştan kalan 200.000 TL'nin kendisine ayrılmasına" karar verildiği, yine borçlu tarafından, ihaleden önce ... ... 3.İcra Hukuk Mahkemesi'ne (2014/755 Esas) yapılan başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ve meskeniyet şikayetinde bulunulup satışın durdurulmasının istendiği, mahkemece, satışın durdurulması talebi reddedilerek 02.12.2014 tarihinde (ihaleden sonraki tarihte) meskeniyet şikayeti yönünden yetkisizlik kararı verildiği, borçlunun, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti çerçevesinde belirlenen bedelin, güncel verilere göre yeniden tespiti talepli olarak ... 21.İcra Hukuk Mahkemesi'ne (2014/280 Esas) yaptığı başvurunun ise, satış durdurulmaksızın...
Anılan yasal düzenleme uyarınca ,meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmamaktadır. Somut olayda, şikayetçi E.. K..'ın yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar uyarınca icra takibinde "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı açıktır. Bu durumda, mahkemece, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı kooperatif tarafından aleyhine yapılan takip neticesinde adına kayıtlı evin haczedildiğini, meskeniyet iddiasıyla şikayette bulunduğunu, İcra Hukuk mahkemesince ... parsel sayılı taşınmazın davacının haline münasip mesken niteliğinde taşınmazı olduğunun tespiti ile dava konusu taşınmazın yapılan ihale ile davalı alacaklı kooperatif adına tescil edilmiş olması nedeniyle meskeniyet iddiası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, İcra hukuk Mahkemesi kararı ile taşınmazın tescilindeki haklı nedenin ortadan kalktığını taşınmazın haline münasip evi olduğunun mahkeme kararı ile kesinleştiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde bedele karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının ihalenin feshine yönelik dava açmadığını bildirip davanın reddini savunmuştur....
Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup; takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. Somut olayda, şikayetçiler ..., ... ve ...'ın 22.11.2011 tarihinde haciz konulan 500 parsel sayılı taşınmazın kayden paydaşı oldukları anlaşılmakta olup; bu halde, yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar uyarınca, adı geçen 3. kişilerin icra takibinde "borçlu" sıfatını taşımamaları nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunamayacakları açıktır. Bu durumda, mahkemece, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken; yazılı gerekçeyle hüküm tesisi doğru değil ise de; sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Şikayetçilerin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...
Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. İncelemeye konu olayda, dava konusu taşınmaz üzerinde, haciz tarihinden önce Akbank A. Ş. lehine tesis edilmiş 16/06/2015 tarihli ipotek kaydı bulunduğu, ipotek akit tablosu incelendiğinde taşınmazın ipotek alacaklısı banka ile davacı arasında "....imzalanmış olan tüketici kredisi sözleşmesi/sözleşmeleri ve ekleri nedeniyle Akbank T. A. Ş.'ne karşı kayıtsız ve şartsız 108.000,00 TL borcu bulunduğunu..." denilerek, kullanılmış tüketici kredisinin teminatı olarak tesis edildiği, lehine ipotek tesis edilen Akbank T. A. Ş.'...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/03/2021 NUMARASI : 2020/553 ESAS 2021/206 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı ve davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde, müvekkili adına kayıtlı taşınmazın üzerine 24/02/2020 tarihinde haciz konulduğunu, örnek 22 davet kağıdının taraflarına 15/08/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olduğunu, taşınmaz üzerinde uygulanan hacizden bu tarihte haberdar olmaları nedeni ile yasal süresi içerisinde meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını, müvekkili borçlunun evinin haczedilmesinin kanuna açıkça aykırılık taşıdığından bahisle, meskeniyet nedeniyle...
Davacı borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu İstanbul İli, Bahçelievler İlçesi Yenibosna Mah. 6342 ada Kuleli Mevkiinde kayıtlı taşınmaza; haciz şerhi işlendiği, borçlu tarafından icra müdürlüğüne 25/03/2021 tarihinde hacizli taşınmaza ilişkin meskeniyet iddiasında bulunulduğu bu suretle en geç bu tarih itibariyle taşınmaz üzerindeki hacze muttali olduğu halde, 7 günlük şikayet süresinden sonra 31/03/2021 tarihinde haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu görülmekle Mahkememize yapılan haczedilmezlik şikayeti 7 günlük yasal süre geçirildikten sonra yapıldığından şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine" dair karar verildiği görülmüştür....
İİK'nun 82/1. fıkrasının 12. bendinde yer alan meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, haciz sonrasında kıymet takdiri için keşfe gidildiği, 01.06.2021 tarihli keşif tutanağı içeriğine göre borçlunun keşif sırasında hazır olup imzadan imtina ettiği, borçlunun keşif tarihi itibariyle hacizden haberdar olduğu anlaşılmıştır ( Yargıtay 12. HD'nin 22.05.2017 tarihli, 2016/15848 E, 2017/7717 K. sayılı içtihadı). Borçlu tarafından haczin öğrenildiği 01.06.2021 tarihinden itibaren 7 günlük yasal süreden sonra 13.10.2021 tarihinde icra mahkemesine meskeniyet şikayetinde bulunulduğuna göre, mahkemece istemin süre aşımı nedeniyle reddi yerindedir....
Yargıtayca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin (REDDİNE); 2-Meskeniyet şikayetinin reddine ilişkin mahkeme kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine başlanıldığı ve borçluya örnek 6 nolu icra emri tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda meskeniyet şikayetinde bulunarak taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını istediği, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. Takip, ipotek alacağına dayalı olarak başlatılmıştır. İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de mevcut değildir....