DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, takibin kesinleştiği, davacı takip borçlusunun adına kayıtlı haczedilen taşınmazlarla ilgili taşkın haciz şikayetinde bulunduğu, aynı zamanda meskeniyet iddiasında bulunarak İİK 82/12.md kapsamında haczin kaldırılmasını istediği, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde de belirtildiği üzere meskeniyet iddiası ile ilgili keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırması gerektiği, şikayetçi borçlu tarafın kesin süre içerisinde bilirkişi ücreti yatırmaması nedeni ile meskeniyet iddiasına yönelik şikayetin reddine karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmayıp davacının meskeniyet şikayeti ile ilgili verilen karara karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir. İ.İ.K 363. maddesinin 1. fıkrasında istinaf yoluna başvurma ve istinaf yoluna başvurulamayacak kararlar düzenlenmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/01/2020 NUMARASI : 2020/45 ESAS - 2020/35KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; Manisa 2. İcra Müdürlüğü'nün 2017/1962 esas sayılı dosyası ile hakkında girişilen icra takibi sonucu adına kayıtlı Manisa ili Salihli ilçesi Karaağaç Mahallesi 216 ada 1 parsel sayılı taşınmazında ailesi ile birlikte ikamet ettiği taşınmazının haczedildiğini, 103 davetiye tebliğine ilişkin eline herhangi bir tebligat ulaşmadığını, davaya konu hacizden, kıymet takdiri raporunun tarafına tebliği ile haberdar olduğunu belirterek meskeniyet şikayetinde bulunmuştur. Manisa 1. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/ 350 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takipte borçlunun, taşınmazının haczedilmesi üzerine meskeniyet şikayetinde bulunduğu, ......
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, 320 ada 30 parselde kain, 6. kat 11 nolu bağımsız bölüm üzerinde T.C. ... Bankası lehine 07/05/2012 tarihli ipotek kaydının bulunduğu, adı geçen bankanın 20/02/2018 tarihli cevabi yazısında, ipoteğin bireysel konut kredisi için konulduğunun ve borcun sona ermediğinin bildirildiği görülmektedir. .../......
Meskeniyet şikayetinde bulunma hakkının, sadece borçlu malike ait olduğu gözetilerek, mahkemece, taşınmaz maliki olmayan ...'nin şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekirken, meskeniyet şikayetinde bulunan borçlular yönünden ayrım yapılmaksızın meskeniyet şikayetinin esası hakkında hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; borçlu taşınmaz kaydına 25/04/2014 tarihinde konulan haciz için meskeniyet şikayetinde bulunmuş ise de İcra Müdürlüğü'nün ... tarihli kararı ile İİK'nun 106. maddesinde öngörülen yasal sürede satış istenmemesi nedeniyle aynı Kanun'un 110. maddesi uyarınca haczin düştüğüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu halde Mahkemece karar tarihi itibarıyla davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esası incelenerek sonuca gidilmesi isabetsizdir....
Somut olayda; meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazın 10.05.2013 tarihinde haczedildiği, haczin borçluya 103 davetiyesi ile 25.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 30.04.2014 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Taşınmaz haczine ilişkin 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet de İİK'nun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Borçlu meskeniyet şikayet dilekçesinde açıkça 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddiada bulunmamış, süresinden sonra 19.06.2014 tarihli duruşmadaki beyanı ile tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürmüştür. O halde mahkemece meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 13/12/2018 tarih 2015/402 Esas 2018/1314 Karar sayılı dosyasında borçlunun meskeniyet şikayeti sonucunda taşınmazın satış bedelinden 200.000,00.TL’lik kısmının öncelikli olarak takip borçlusuna ödenmesine karar verilmiş olmasına, satış yapılan dosya farklı bir dosya olsa da satılanın meskeniyet şikayetine konu taşınmaz olduğu ve meskeniyet şikayetinde bulunulan takip dosyasına taşınmaz satış bedelinin artan kısmının gönderilmiş olmasına, dosyaya gelen para miktarının da 200.000,00.TL.nin altında 134.069,25.TL olmasına göre sözkonusu paranın meskeniyet şikayetine ilişkin Bakırköy 7....
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davacı borçlunun dava konusu taşınmazın haczinden gerek 103 davet kağıdının gerekse kıymet takdir raporunun tebliği ile en geç 08/10/2019 tarihinde haberdar olduğu, bu nedenle 7 günlük yasal süre içinde meskeniyet şikayetinde bulunması gerekirken yasal süre geçtikten sonra 03/03/2020 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu gerekçesiyle meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kendisine yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, açıkça belirtilmese bile tebligatların usulsüzlüğünün mahkemece re'sen nazara alınmasının hakkaniyet gereği olduğunu belirterek, istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Salihli 2....
Kat 11 nolu bağımsız bölüm niteliğindeki taşınmazın sicil kaydı üzerinde 17/12/2019 tarihinde, Şarkışla Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından haciz uygulandığını, taşınmaz üzerinde uygulanan hacizden 08.02.2021 tarihinde gelen kıymet takdir raporu neticesinde müvekkilin haberdar olduğunu, dosyada bulunan 103. madde evrakına ilişkin tebligatın usulsüz olduğunu, bahsi geçen tebligatta müvekkilin evde olmadığından bahisle şerh düşülmüş ise de, neden evde olmadığının araştırılmadığını, komşusuna haber verilmediğini, taşınmaz üzerinde her ne kadar ipotek bulunsa da, söz konusu ipotek konut kredisi sonucu konulduğundan işbu ipoteğin meskeniyet iddiasına bulunmaya engel olmadığını beyanla meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; Davacının davasının kısmen kabulü ile ; Sivas İli Şarkışla İlçesi Gültekin Mahallesi 900 Ada 1 parselde kain F blok 5....