Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, ödeme emrinin tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nın 82/12 maddesi uyarınca meskeniyet iddiası, 128/a maddesi uyarınca kıymet takdirine itiraza ilişkindir. İlk derece mahkemesince 16/09/2021 tarihinde taraflarca takip edilmeyen davanın HMK'nın 150/1. maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup, taraflarca 3 ay içerisinde yenilenmediğinden 28/12/2021 tarihli celsede HMK'nın 150. maddesi gereğince davanın 17/12/2021 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Davacının başvurusu, ödeme emrinin tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nın 82/12 maddesi uyarınca meskeniyet iddiası, 128/a maddesi uyarınca kıymet takdirine itiraza ilişkin olup, İİK'nın 16. maddesi kapsamında şikayet niteliğindedir....

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kıymet takdirine konu olan taşınmazın haczinin istinabe olunan Germencik İcra Müdürlüğünce yapıldığından ve taşınmaz da Germencik'te olduğundan yetkili mahkemenin Germencik İcra Mahkemesi olduğunu, Anayasaya Mahkemesinin 14/09/20219 gün ve 2019/12803 sayılı kararına göre istinaf süresinin kısa kararın tefhiminden sonra olmayıp gerekçeli kararın tebliğinden sonra başlayacağını, istinafının süresinde olduğunu belirterek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, İİK'nın 82/1- 12. bendi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. 2004 Sayılı İİK'nın 363/1. maddesi uyarınca İcra Hukuk Mahkemelerince verilecek kararların istinaf süresi tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 10 gündür. Ancak, Yargıtay İBBGK'nun 28/04/2023 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin hak ihlali kararları dikkate alındığında, istinaf süresi tebliğ tarihinden itibaren başlatılmıştır....

Davacı borçlu asil istinaf dilekçesinde; 29/12/2020 tarihinde eşine 103 davet kağıdı tebliğ edilmesine imkan bulunmadığını, zira dava dilekçesinde tebligat adresinde annesi ile birlikte yaşadığını belirttiğini, eşinin evi terkinden yaklaşık 3 ay sonra 103 davetiyesinin tebliğ edildiğini, aynı çatı altında yaşamayan kişilere tebligat yapılmasının usulsüz olduğunu, kıymet takdir raporunun 27/04/2021 tarihinde tebliği ile haberdar olduğunu, 103 davet kağıdından ise mahkemede duruşma esnasında haberdar olduğunu, davayı süresinde açtığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Şikayet, davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki haczin İİK. 'nun 82/2- 12. Maddesi (meskeniyet iddiası) uyarınca kaldırılması istemine ilişkindir. Meskeniyet şikayetinin taşınmaz haczinin öğrenildiği tarihten itibaren İİK. 'nun 16. Maddesi uyarınca 7 günlük yasal süre içerisinde yapılması gerekir....

Maddesine dayalı meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

İİK'nun 82/12.maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de mevcut değildir. Genel kredi sözleşmesinden doğacak borç için verilen ipoteğe ilişkin takipte meskeniyet şikayeti dinlenilemez. Bu durumda Mahkeme'nin şikayetin reddine dair kararı gerekçe itibariyle yerinde değil ise de, açıklanan nedenlerle sonucu itibari ile doğru bulunduğundan onanması gerekmiştir. Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366. ve HUMK 428. maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

    Yine takip dosyasında meskeniyete konu taşınmaza ilişkin 19.08.2013 tebliğ tarihli kıymet takdirinin tebliğ edildiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece borçlunun haczi öğrenme tarihine göre meskeniyet şikayetini İİK'nun 16/1. maddesine göre yedi gün içinde yapıp yapmadığını tespit etmeli, şikayetin sürede olması halinde işin esasına girilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde istemin reddedilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibi kapsamında davacı/ borçluya ait taşınmazların kaydına haciz konulduğunu, taşınmazların kıymet takdirinin yapıldığını, borçluya 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporu tebliğ edilerek satış aşamasına gelindiğini, davacının amacının icra dosyasını sürüncemede bırakmak olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini, davacının takip miktarının %20'sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; borçluya yapılan tebligatların usulüne uygun olduğu, borçlunun borca itirazının yasal 7 günlük itiraz süresinden sonra mahkemeye yapıldığı, ayrıca meskeniyet iddiasının da yasal 7 günlük şikayet süresinden sonra ileri sürüldüğü gerekçesi ile davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine, borca itirazı ve meskeniyet iddiasına dayalı şikayetleri süresinden sonra ileri sürüldüğünden reddine karar verilmiştir....

      Kıymet takdirine ilişkin eksikliklerin ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülebilmesi için süresinde icra mahkemesine itiraz edilmiş olması zorunludur. Şikayetçiye yapılan kıymet takdiri tebliğ işleminin usulsüz olduğu kabul edilse bile şikayetçiye 03/11/2020 tarihinde satış ilanının bizzat tebliğ edildiği, satıştan makul süre önce kıymet takdirini öğrendiği halde yasal 7 günlük süre içerisinde kıymet takdirine itiraz etmemiş ve kıymet takdiri kesinleşmiştir.Belirtilen durum karşısında, kıymet takdiri tebliğ işleminin usulsüz olması ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülemeyeceği gibi kıymet takdirine ilişkin nedenlerle ihalenin feshi yoluna da gidilemez. Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine aittir. İhalenin feshini isteyen şikayetçi kendisi dışındaki diğer ilgililere, satış ilanının tebliğ edilmediği hususunu ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremez....

      İİK'nun 128/a-1. maddesi ilk cümlesine göre, kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12-161 E.- 148 K. sayılı kararı). Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....

        konulan hacizlerin meskeniyet ve maişet nedeniyle kaldırılmasına, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu