Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YANIT: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının daha önce Söke İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/49 E. - 2015/132 K. sayılı dosyası ile meskeniyet şikayetinde bulunduğunu, bu şikayetle ilgili karar verildiğini ve kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, ortada kesin hüküm olduğunu, takibe devam edilmesi nedeniyle daha önce haczedilen ve satış avansı yatırılan taşınmazın satışının talep edildiğini ve yeniden kıymet takdir işlemi yapıldığını, davacı tarafın kıymet takdir raporunu alınca bu davayı açtığını, davanın kesin hüküm nedeniyle dinlenemeyeceğini, dosyada yeni bir haciz bulunmadığını belirterek davanın kesin hüküm nedeni ile reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, kesin hüküm nedeniyle şikayetin reddine karar verilmiştir....

Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı borçlunun meskeniyet iddiasına konu taşınmazı dışında bir taşınmazı daha olduğunu, bu taşınmazın da haczedildiğini ancak kıymet takdirine itiraz üzerine tedbir kararı verildiğini ve taşınmaza yönelik icra işlemlerinin durdurulduğunu, borçlunun diğer taşınmazı için de meskeniyet iddiasında bulunmasının alacağın tahsiline engel olmak için yapıldığını belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Somut olayda, satış ilanının, şikayetçiyi kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet şikayetinde temsil eden Av.T2 20.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından satışa hazırlık aşamasına ilişkin olan, ve süresinde şikayete konu edilmeyen taşınmazın imar durumuna yönelik iddialar ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülemez. Bu nedenle satışa hazırlık aşamasına ait olan işlemlere yönelik istinaf sebepleri yerinde değildir. Davacı vekili tarafından satış ilanının taşınmazın bulunduğu Çukurova belediyesinde yapılmadığı ve ilgililere tebligat yapılmadığı iddiaları ileri sürülmüş ise de, satış ilanın Çukurova Belediyesi Mezat Salonuna asıldığına ilişkin tutanağın bulunduğu anlaşıldığından ve davacı, kendisi dışındaki diğer ilgililere tebligat yapılmadığını fesih sebebi olarak ileri süremeyeceğinden bunlara yönelik istinaf sebepleri yerinde değildir....

İcra Müdürlüğünün 2018/12745 Esas sayılı dosyasından 18/12/2018 tarihinde haciz konulduğunu, 103 davet kağıdında tebliğ tarihi olarak 24/07/2019 tarihi gösterdiğini, ancak tebligatın TK' nın 21. maddesine göre usulsüz olduğunu, muhatabın adreste bulunmama sebebinin belirtilmediğini, komşusunun kim olduğunun yazılmadığını, imzasının alınmadığını, usulsüz tebligattan kıymet takdir raporunun tebliği ile 18/11/2019 tarihinde haberdar olunduğunu belirterek, usulsüz tebligatın iptali ile haczin kaldırılmasına, mümkün olmadığı takdirde kıymet takdirine itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir. YANIT: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, borçlunun hacizden 24/07/2019 tarihinde tebliğ edilen 103 davetiyesi ile haberdar olduğunu, yapılan tebligatların usulüne uygun yapıldığını belirterek, süresi içinde açılmayan davanın öncelikle usulden reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine karar verilmiştir....

icra emrinin ve kıymet takdirinin tebliğlerinin iptaline, icra müdürlüğünün 06/08/2019 tarihli ret kararının iptaline, meskeniyet itirazlarının kabul edilerek hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Takipte davacı borçluya 103 davetiyesinin tebliğ edilmediği, davacının kıymet takdiri raporunun tebliğiyle öğrendiğini beyan ettiği, kıymet takdirinin 20/03/2017 tarihinde yapıldığı, davacının bu tarihte muttali olduğunun kabul edildiği, daha evvel bir tarihte öğrendiğine dair delil bulunmadığından meskeniyet şikayetinin yasal süresinde yapıldığı anlaşılmıştır. Davacının istinaf sebebi yerindedir. Hacze konu taşınmaza ilişkin tapu kaydının incelenmesinde, üzerinde ipotek kaydının bulunduğu anlaşılmıştır. Taşınmaz üzerinde haciz tarihinden önce T3 lehine 03/04/2002 tarih ve 1987 yevmiye numaralı ve 03/03/2008 tarih 4446 yevmiye nolu ipoteğin bulunduğu görülmektedir....

Meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Takipte davacı borçluya 103 davetiyesinin tebliğ edilmediği, davacının kıymet takdiri raporunun tebliğiyle öğrendiğini beyan ettiği, kıymet takdirinin 20/03/2018 tarihinde yapıldığı, davacının bu tarihte muttali olduğunun kabul edildiği, daha evvel bir tarihte öğrendiğine dair delil bulunmadığından meskeniyet şikayetinin yasal süresinde yapıldığı anlaşılmıştır. Hacze konu taşınmaza ilişkin tapu kaydının incelenmesinde, üzerinde iki adet ipotek kaydının bulunduğu anlaşılmıştır. Taşınmaz üzerinde haciz tarihinden önce alacaklı T3 lehine 03/04/2002 tarih ve 1987 yevmiye numaralı ve 03/03/2008 tarih 4446 yevmiye nolu ipoteğin bulunduğu görülmektedir....

bir tarla satın almalarının imkansız olduğunu, başkaca bir gelirinin ve işinin olmadığını, sadece tek işinin çiftçilik olduğunu, kız kardeşinin de geçiminin bu taşınmazdaki kazanımları ile olduğunu belirterek haczin kaldırılmasını ve yeniden kıymet takdiri yapılmasını talep ve dava etmiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayete konu 103 davetiyesi ve kıymet takdiri Tebligat Kanunu’na göre işlem yapılmadan tebliğ edilmeye çalışılması nedeni ile usulsüz tebliğ edildiğinden kıymet takdiri ve 103 davetiyesi tebliği hukuka aykırı olduğunu ve iptali gerektiğini, yine usulsüz tebliğ edilen kıymet takdiri ve 103 davetiyesi aynı zarf içerisinde tebliğ edilmiş olup bu iki evrakın hukuken nitelikleri ve itiraz süreleri ayrı olup farklı iki evrakın tek zarfta tebliği bile tek başına hukuka aykırılık olduğunu, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 2l/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğu belirtilerek bu adrese TK' nın 21/2. maddesine göre tebligat yapılacağına dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunlu olup; tebligatı çıkaran mercii tarafından söz konusu şerh verilmeden dağıtıcı tarafından TK' nın 21/2. maddesine göre tebliğ...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/293 ESAS 2021/66 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Meskeniyet İddiası KARAR : Adana 1....

UYAP Entegrasyonu