Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün kıymet takdiri raporuna itiraz edilebilmesi için kıymet takdiri raporunun müvekkilin kendisine veya icra dosyasındaki vekiline tebliğ edilebilmesi gerektiğini, mahkemenin hükmünde kıymet takdiri raporuna itiraz edilmediği gerekçesini dayanak göstermesinin isabetsiz olduğunu, taşınmazın m2 fiyatı için belirtilen değerin o mevkide bulunan başka taşınmazların değerleriyle karşılaştırıldığında çok yüksek çok fahiş bir fiyat olduğunu, mevcut dosyadaki bilirkişi raporunda ise arsa bedelinin m2'sinin 1.100,00- TL olarak hesaplanmasının bilimsel ve teknik araştırmalardan uzak olduğunu, yerel mahkeme kararında müvekkilin 145.000,00- TL'ye aynı bölgede mesken alabileceğinden bahsedildiğini, bu görüşün doğru olmadığı gibi hayatın gerçekleri ile bağdaşmadığını, müvekkilin borçlu olması onun sağlıksız ve ikamete elverişli olmayan bir yerde ikamet etmesinin gerekçesi olamayacağı nedenleri ile istinaf isteminin kabulü, kısmen kabul kararının kaldırılması ve davanın kabulü, taşınmaz...

İcra Hukuk Mahkemesi'nde 2019/661 Esas sayılı dosyayla "meskeniyet" iddialı dava açtıklarını, yargılamanın devam ettiğini ,kıymet takdir raporunun müvekkiline usulüne uygun tebliğ edilmediğini ,müvekkilinin , kıymet takdirine itiraz hakkını bu nedenle kullanamadığını , kıymet takdir raporunun geçerlilik süresi dolduktan sonra yeni rapor alınmadan satış yapıldığını ,satış ilanının, müvekkiline usulüne uygun tebliğ edilmediğini ,müvekkilinin satıştan ancak ihale günü, ihaleden sonra haberdar olduğunu ,satış ilanında satışın, 23/08/2019 tarihi ve 10:25- 10:35 saatleri arasında gösterilmesine rağmen satış işleminin 10:37’de bitirilmiş olduğunu ,satış ilanının, Bakırköy 8. İcra Müdürlüğü’nün 2014/1465 E. sayılı dosya alacaklısı olan FİNANSBANK A.Ş.’ye ve diğer ilgililere tebliğ edilmediğini dosyada mevcut bulunan takyidatlı tapu kayıt örneğine göre, taşınmaz üzerinde İstanbul 14....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece kıymet takdirinin 23/11/2019 tarihinde muhtara bırakılmak suretiyle tebliğ edildiği sebebi ile süre aşımından reddine karar verildiği, Fakat duruşma tarihinin tebligatı eline ulaşmadığından söz konusu kıymet takdir raporunun tebligatının usulsüz şekilde yapıldığını, bu sebeple duruşmaya katılamadığından savunma yapamadığını, gerekçeli karardan da tesadüfen haberi olduğunu, usulsüz tebligat konusu değerlendirilmeden yokluğunda dosyanın karara bağlanmasına itiraz ettiğini ve yeniden yargılama yapılması gerektiğini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER: Sakarya 4. İcra Müdürlüğünün 2019/8985 esas sayılı dosyasından yapılan takip üzerine borçlunun meskenin bulunduğu taşınmaz haczedilmiş borçlu, İİK'nun 82/12 maddesi uyarınca, haline münasip evinin haczedilemeyeceğini ileri sürerek şikayette bulunmuştur....

İİK'nın 82/2. maddesine göre haczedilemeleceğini, taşınmaza kıymet takdiri yapılması üzerine 2019/17 esas sayılı dosyada kıymet takdirine itiraz davası açtıklarını, dosyanın derdest olduğunu belirterek haczin ve satışın iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir....

Birleşen dosya davacısı borçlunun kıymet takdirine itirazı yönünden temyiz isteminin incelenmesinde; 02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 365/1. maddesinde; “İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir” hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin 3. fıkrasında ise; “Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği hâlde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, kıymet takdirine itiraza ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır....

    Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, kıymet takdirine itiraza ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır....

      Somut olayda, borçlu şikayet dilekçesinde; kıymet takdiri yapıldığı tarihte şikayete konu taşınmaz haczinden haberdar olduğunu belirtmiş olup, kıymet takdiri tutanağı ile kıymet takdirinin 25.09.2014 tarihinde yapıldığı ve kıymet takdir raporunun 27.09.2014 tarihinde düzenlendiği, şikayetin ise 7 günlük yasal süreden sonra 13.11.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla, mahkemece süre yönünden şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Bankasının icra müdürlüğüne yazdığı 11.02.2014 tarihli yazısında, ipoteğin konut kredisi nedeni ile konulduğu belirtilmiş olup, konut kredisi ise dairemizce de kabul edildiği üzere zorunlu ipoteklerden sayılmakta ve meskeniyet iddiasına engel teşkil etmemektedir. Mahkeme kararı bu nedenle yerinde değildir. Ancak; takip dosyasında borçlu tarafa gönderilen kıymet taktiri raporunun 16.05.2014 tarihinde, satış ilanının ise 05.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği gözetildiğinde, istem sahibi borçlunun hacizden bu tarihler itibari ile haberdar olduğu görülmüştür. Meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayeti, İİK.'nun 16/1. maddesi uyarınca yasal 7 günlük süreye tabidir. Bu nedenle meskeniyet iddiasının haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde ileri sürülmesi gerekmektedir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece taşınmaza 25.04.2019 tarihinde haciz konulduğu, borçluya 103 davetiyesi tebliğ edilmediği, borçlu tarafa 25.07.2019 tarihli evrakların tebliğ edildiği tebligatın ekinde her ne kadar genel haciz evrakı yazılmış ise de dosya açıldığında bilirkişi raporunun olduğu UYAP sorgulamasında görüldüğünden şikayet eden borçluya kıymet takdir raporunun gönderildiği, taşınmaza konulan hacizin kıymet takdir raporunun kendilerine gönderildiği tarihte öğrenildiği, meskeniyet şikayetinin de yasal 7 günlük sürede yapılamamış olduğu anlaşıldığından şikayetin reddine karar verilmiştir....

          İcra Müdürlüğünün 2014/6473 Esas sayılı dosyasında haczedilen taşınmaz ile ilgili meskeniyet iddiasında bulunduğunu, ayrıca kıymet takdirine itiraz ettiğini bildirmiştir. YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının İstanbul'da yaşadığını, satışa çıkarılan gayrimenkulünün tarla vasfında olduğunu, üzerindeki enkazın davacının oturmasına uygun bir yer olmadığını, kıymet takdirinin yerinde olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, şikayetin reddine karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu