Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Davacı, dava konusu meraya davalıların tarım yapmak suretiyle işgal ve tecavüzde bulunduğunu belirtmiş, iddiasına Tokat İl Tarım ve Orman Müdürlüğü 01/06/2018 tarihli Pazar Mera Teknik Ekibi Komisyonu tarafından hazırlanan mera alanının kim tarafından, ne şekilde kullanıldığına dair raporunu dayanak göstermiştir....

Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.03.2015 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalının dava konusu mera vasıflı 187 parsel sayılı taşınmaz üzerine ev yaptığını ileri sürerek davalının müdahalesinin önlenmesine ve ev dahil her türlü muhdesatın kal’ine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/2189 KARAR NO : 2022/339 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/06/2019 NUMARASI : 2018/428 ESAS - 2019/458 KARAR DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Verilen Zararın Tazmini İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Iğdır ili, Merkez ilçesi, Taşlıca köyüne ait 574 numaralı Mera parselini tarla açmak veya yapı yapmak suretiyle işgal eden davalı işgalcilerin söz konusu mera alanı üzerindeki işgalallerinin gün geçtikçe artması sebebiyle işgallerin önüne geçmek amacıyla il Mera Komisyonu tarafından 11/08/2016 tarih ve 21 sayılı Kararla Taşlıca köyüne ait mera parselinin vasfını bozarak tarla haline getiren kişilerden merayı eski haline getirmek için 4342 sayılı Mera Kanunun 4....

    Davalı, adına kayıtlı taşınmazların 911 parsel numaralı mera ile ilgisi olmadığı gibi meradan kullandığı bir yer de bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Dava meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat istemine ilişkindir. 1-Kural olarak, meraların kuru mülkiyeti Hazineye, yararlanma ... köy ve belediyelere aittir. Meradan yararlanma ... olan köy ve belediyeler yoksun kalınan yararlanma karşılığı olarak haksız elatma nedeniyle hayvanlarının yararlandığı ot bedelini, mülkiyet sahibi olan Hazine ise, haksız elatma sonucu meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarını isteyebilir. Başka bir ifade ile köy ve belediyelerin eski hale getirme giderlerini Hazinenin ise ot bedelini talep etmesine olanak yoktur....

      Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

        Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

          KARŞI OY Dava, meraya elatmanın önlenmesi ve kal davasıdır. Davalı taşınmazın babasından kaldığını, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kısmen kabul edilerek, müdehalenin men'ine ancak ağaçların kal talebinin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili ve davalı temyiz etmiştir. Davalının temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesine göre meralar devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Vasıfları bozulan meraları eski hale getirme amacı ile yapılan masrafların, sebebiyet vermeden tahsili gerekir. Mahkemece yapılan keşifte davalının, meraya 1714.73 m2 kısma zeytin ağaçları dikerek, 5013.79 m2'lik kısmı tarla olarak kullandığı saptanmıştır. Eski hale getirme bedeli de 682,84TL olarak tesbit edilmiştir. TMK 718. maddesine göre mülkiyet arzın üstünü ve altını kapsar....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.01.2006 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ile meranın eski hale getirilmesi bedeli ve ot bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsili istemi ile açılmış, davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece elatmanın önlenmesi talebinin reddine, eski hale getirme bedelinin tahsiline, ot bedeline yönelik istemin reddine karar verilmiş, faiz istemi konusunda hüküm kurulmamıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.1.2006 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ile meranın eski hale getirilmesi bedeli ve ot bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili istemi ile açılmış, davalı davanın reddini savunmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.1.2006 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ile meranın eski hale getirilmesi bedeli ve ot bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili istemi ile açılmış, davalı davanın reddini savunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu