Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.07.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meradan müşterek yararlanma hakkına yapılan elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Davalı köy tüzel kişiliği vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 05.11.2010 tarihli bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen ve taraf köylerce ortak kullanılan meraya davalı köyün müşterek kullanıma elatmasının önlenmesine karar verilmiş, Dairemizin 03.06.2011 tarihli 2011/5651 esas 2011/7258 karar sayılı ilamı ile, taşınmazın 679 parsel sayısı ile ......

    Aynı Kanun'un 19. maddesinin 3. fıkrasında, "Muhtarlar ve belediye başkanları, mera, yaylak ve kışlaklara tecavüz olduğu takdirde durumu derhal Bakanlık il veya ilçe müdürlüğüne, il ve ilçe müdürlükleri de valilik veya kaymakamlığa bildirmekle yükümlüdürler. Bu makamlarca 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun veya 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 75 inci maddesi uyarınca gerekli işlemler yapılır." düzenlemesi; 27. maddesinin 2. fıkrasında ise, "Yasaklanmış yerlerde hayvanlarını otlatmaya devam edenlerle mera, yaylak ve kışlak arazisini sürmek sureti ile tahrip edenler ve izinsiz inşaat yapanlar hakkında, valilik tarafından 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun ile Türk Ceza Kanununun 513 üncü ve devamı maddelerine göre gerekli kanuni işlem yapılır." düzenlemesi bulunmaktadır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davalı köy adına yapılan mera tespit ve sınırlandırma işleminin iptali ile meranın kendi adlarına tespit edilmesi, elatmanın önlenmesi ve taşınmazlarda özel mülkiyete konu tapu kayıtlarının iptali ile davacı köy adına tescili isteklerine ilişkindir....

      Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Davacı, dava konusu meraya davalının tarım yapmak suretiyle işgal ve tecavüzde bulunduğunu belirtmiş, iddiasına Tokat İl Tarım ve Orman Müdürlüğü 01/06/2018 tarihli Pazar Mera Teknik Ekibi Komisyonu tarafından hazırlanan mera alanının kim tarafından, ne şekilde kullanıldığına dair raporunu dayanak göstermiştir....

      Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.11.2013 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.03.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 126 ada 180 parsel sayılı taşınmazın mera vasfı ile davacı köy adına sınırlandırıldığını, davalıların 2010 ve 2011 yılından beri bu meraya elattıklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesini ve fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 100,00TL'nin davalılardan tahsilini istemiştir. Davalılar yetkisizlik itirazında bulunmuşlar, davanın reddini savunmuşlardır....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/11/2021 NUMARASI : 2019/344 2021/438 DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Mera Tespit Komisyonu Kararının İptali) KARAR : Taraflar arasında görülen Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Mera Tespit Komisyonu Kararının İptali) istemine ilişkin açılan dava hakkında kurulan hükmün istinaf incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davaya konu Antalya İli, Manavgat İlçesi, Yaylaalan Mahallesi 175 ada 5, 6 ve 7 sayılı parsellerin 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazlar olduğunu, Tapu kayıtlarının incelemesinde bahse konu taşınmazların Yaylaalan Köy Tüzel kişiliğinin kullanımında olduğuna yönelik şerh bulunduğunu, 6360 sayılı Yasa kapsamında Yaylaalan Köyünün tüzel kişiliği sona ererek mahalle statüsüne dönüştürüldüğünden, tüm hak ve alacakları belediyemize devredildiğini, dolayısıyla...

        Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Davacı, dava konusu meraya davalının tarım yapmak suretiyle işgal ve tecavüzde bulunduğunu belirtmiş, iddiasına Tokat İl Tarım ve Orman Müdürlüğü 01/06/2018 tarihli Pazar Mera Teknik Ekibi Komisyonu tarafından hazırlanan mera alanının kim tarafından, ne şekilde kullanıldığına dair raporunu dayanak göstermiştir....

        Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu m.3,4) 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

          Davacı köy dava dilekçesinde dava konusu yerin, sınır uyuşmazlığı nedeniyle kullanımı hususunda anlaşmazlık doğduğunu, davalı köyün kendilerine ait olan yerde hayvan otlatmalarına engel olduğunu ileri sürerek taraf köylere ait sınırın belirlenerek müşterek sınırın tespitini ve elatmanın önlenmesini istemiştir. Diğer bir deyişle köyler arasındaki müşterek sınırın yeniden belirlenmesini talep etmemiştir. Çekişmeli yer mera ise idari sınır ve kadastro çalışma alanının sınırı dikkate alınmaz. Bu bakımdan uyuşmazlığın idari sınır nazara alınmadan giderilmelidir. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, kadim kullanma hakkına ya da tahsise dayanılabilir. Kadimlik iddiası var ise, bu hususun araştırılması, gerektiğinde köylerin kuruluş tarihinin ... sorularak kadim ya da muhdes olup olmadığının saptanması gerekir. Ayrıca yerel bilirkişi ve tanıklara taşınmazın kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı ve sınırları sorularak sonuca gidilmelidir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki meraya elatmanın önlenmesi ve kal davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 02.02.2009 gün ve 2009/329 - 1115 sayılı ilamiyle düzeltilerek onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, mera niteliğindeki taşınmaza davalıların zeytinlik olarak kullanmak suretiyle elattıklarını ileri sürerek, mera parseline davalılar tarafından yapılan elatmanın önlenmesi ve mera üzerinde bulunan bina, muhdesat ve var ise tecavüzle yerleri çevreleyen tel örgü vs.nin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, mahkemece elatmanın önlenmesine ve taşınmaz üzerindeki ağaç, tel örgü ve bunun gibi mevcut olan tüm muhdesatların kal’ine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu