Mera Kanununun 6. maddesine göre mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisi Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır. Uygulamayı yapacak merci ise valilik onayı ile oluşturulacak olan mera komisyonu ve komisyona bağlı olarak çalışan teknik ekiplerdir. Mera Kanununun 3. maddesinde yapılan tanımlamalara göre tahdit; çayır, mera, yaylak ve kışlak arazisi olduğuna karar verilen yerlerin sınırlarının usulüne uygun olarak ülke nirengi sistemine dayalı 1/5000 ölçekli haritalar üzerinde belirtilmesini ve bu sınırların arazi üzerinde kalıcı işaretlerle işaretlenmesini, tespit; bir yerin mera, yaylak ve kışlak arazisi olup olmadığının resmi evrakla ve bilirkişi ifadeleri ile belgelendirilmesini, ifade eder. Tahsis, Mera Kanununun 3. maddesinde; çayır, mera, yaylak ve kışlakların kullanımlarının verimlilik ve sosyal adalet ilkelerine uygun şekilde düzenlenerek, münferiden ya da müştereken yararlanılmak üzere bir veya birkaç köy ya da belediyeye bırakılması olarak tarif edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.04.2011 gününde verilen dilekçe ile mera komisyon kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Mera Tahsis Komisyonu kararının iptali istemiyle açılmıştır. Davalı, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi vermemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı Hazine temyiz etmiştir....
Hükmü, davalı köy tüzele kişilikleri temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanunu’nun 3. maddesinde yapılan tanıma göre mera, hayvanların otlatılması ve otundan yararlanması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlerdir. Mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabilir. Yasanın 4. maddesi hükmüne göre de, mera komisyonunun henüz görev başlamadığı yerlerde evvelce çeşitli kanunlar uyarınca yapılmış olan tahsislere ve teessüs etmiş, teammüllere göre meranın köy veya belediye halkı tarafından kullanılmasına devam olunur. Ancak; bir yerde mera komisyonu faaliyetine başlamış ise mera, yaylak ve kışlakların kullanımında kadim kullanma şeklinin bir önemi kalmaz ve tahsis “ihtiyaç” kriterine göre yapılır....
Mera Kanununun 6. maddesine göre mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisi Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır. Uygulamayı yapacak merci ise valilik onayı ile oluşturulacak olan mera komisyonu ve komisyona bağlı olarak çalışan teknik ekiplerdir. Aynı Kanunun 3. maddesinde yapılan tanımlamalara göre, Tahdit; çayır, mera, yaylak ve kışlak arazisi olduğuna karar verilen yerlerin sınırlarının usulüne uygun olarak ülke nirengi sistemine dayalı 1/5000 ölçekli haritalar üzerinde belirtilmesini ve bu sınırların arazi üzerinde kalıcı işaretlerle işaretlenmesini, Tespit; bir yerin mera, yaylak ve kışlak arazisi olup olmadığının resmi evrakla ve bilirkişi ifadeleri ile belgelendirilmesini, ifade eder....
Hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 9. maddesinin 4916 sayılı Yasanın 27. maddesi ile eklenen 7. fıkra gereğince; “Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetindeki arazilerin mera, yaylak ve kışlak olarak tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınır.” Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlar 3402 sayılı Kadastro Kanununun “Kamu malları“ başlıklı 16. maddesinin ( C ) bendinde sayılmıştır. Dava konusu 45 sayılı parsel taşınmaz da komisyon kararındaki diğer bir çok taşınmaz gibi "mera" olarak vasıflandırılmış olduğundan devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan olmayıp, kamunun ortak kullanmasına ayrılan yerlerden olduğundan mera komisyonu çalışmalarından önce bu tür bir taşınmaz için Maliye Bakanlığından izin alınması gerekmez....
Mera komisyon çalışmaları sırasında ise 4342 Sayılı Mera Kanununun 5.maddesinden yararlanılarak mera kaynakları arasına alınmıştır. 4342 sayıl Mera Kanununun 9. maddesine 4916 sayılı yasanın 27. maddesi ile eklenen 7. fıkra ile; “Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetindeki arazilerin mera, yaylak veya kışlak olarak tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınır” hükmü getirilmiştir. Görüldüğü üzere, bu nitelikteki bir yerin 4342 sayılı Mera Kanununun 5.maddesinden yararlanılarak mera kaynakları arasına alınması anılan yasa hükmü uyarınca tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınmasına bağlıdır. Somut uyuşmazlıkta, yukarıda zikredilen şekilde izin istenip istenmediği sorulup saptanmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mer'a komisyon kararının iptali ve tescil ... ve ... ile Ilıkaynak Köyü Tüzel Kişiliği, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, dahili davalı ... aralarındaki mer'a komisyon kararının iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ......
Hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 9. maddesinin 4916 sayılı Yasanın 27. maddesi ile eklenen 7. fıkra gereğince; “Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetindeki arazilerin mera, yaylak ve kışlak olarak tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınır.” Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlar 3402 sayılı Kadastro Kanununun “Kamu malları“ başlıklı 16. maddesinin ( C ) bendinde sayılmıştır. Dava konusu “çayır” vasıflı 1667 parsel numaralı taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan olmayıp, kamunun ortak kullanmasına ayrılan yerlerden olduğundan mera komisyonu çalışmalarından önce bu tür bir taşınmaz için Maliye Bakanlığından izin alınması gerekmez....
Hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 9. maddesinin 4916 sayılı Yasanın 27. maddesi ile eklenen 7. fıkra gereğince; “Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetindeki arazilerin mera, yaylak ve kışlak olarak tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınır.” Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlar 3402 sayılı Kadastro Kanununun “Kamu malları“ başlıklı 16. maddesinin (C) bendinde sayılmıştır. Dava konusu “buzağlık” vasıflı 313 parsel numaralı taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan olmayıp, kamunun ortak kullanmasına ayrılan yerlerden olduğundan mera komisyonu çalışmalarından önce bu tür bir taşınmaz için Maliye Bakanlığından izin alınması gerekmez....
Bu süre içinde ilgili komisyonlar tarafından mera, yaylak ve kışlakların tespit ve tahdidi yapılarak, durum Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne intikal ettirilir) hükmü ile aynı maddenin 7. fıkrasındaki (komisyonlar, yukarıda belirlenen süre içinde mera tespit ve tahdit işlemlerini yapmadığı takdirde, bu işlemler 3402 Sayılı Kadastro Yasası hükümlerine göre kadastro komisyonlarınca gerçekleştirilir) hükmü karşısında, mera komisyonu tarafından tesbit ve tahdidi yapılarak Tapu Kadastro Genel Müdürlüğüne intikal ettirilen, ya da yasada öngörülen sürede komisyonca tesbit ve tahdidin yapılmaması nedeniyle bu işlemlerin arazi kadastro ekiplerince yapılarak kadastro tutanağı düzenlenen taşınmazlar hakkında 3402 Sayılı Yasanın 11/1....