Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02/12/2013 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 26/05/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili ve davalılardan ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, 109 ada 278 parsel, 110 ada 328 parsel ve 112 ada 341 parsel, 103 ada 118 parsel, 102 ada, 98 ve 101 ada 60 nolu mera parsellerinin davalılar tarafından ağaç dikilmek suretiyle kullanıldığını, elatmanın önlenmesini ve işgal edilen alana tekrardan mera vasfı kazandırmak amacıyla harcanacak maliyetin tespit edilerek davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir....

    Mera Kanununun 6. maddesine göre mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisi Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır. Uygulamayı yapacak merci ise valilik onayı ile oluşturulacak olan mera komisyonu ve komisyona bağlı olarak çalışan teknik ekiplerdir. Aynı Kanunun 3. maddesinde yapılan tanımlamalara göre, Tahdit; çayır, mera, yaylak ve kışlak arazisi olduğuna karar verilen yerlerin sınırlarının usulüne uygun olarak ülke nirengi sistemine dayalı 1/5000 ölçekli haritalar üzerinde belirtilmesini ve bu sınırların arazi üzerinde kalıcı işaretlerle işaretlenmesini, Tespit; bir yerin mera, yaylak ve kışlak arazisi olup olmadığının resmi evrakla ve bilirkişi ifadeleri ile belgelendirilmesini, ifade eder....

      Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir....

        Mera, yaylak ve kışlaklar; özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zaman aşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz. ..." hükmü yer almakta ve hangi durumlarda ve ne şekilde meraların amaç dışı kullanılacağı sayma yoluyla belirtilerek sınırlandırılmıştır....

        Bilindiği üzere; mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Kural olarak, meraların kuru mülkiyeti Hazineye, yararlanma hakkı köy ve belediyelere aittir....

        Mera, bir veya birden fazla köy ve kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz. (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya el atmanın önlenmesi davası kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzelkişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu atında olan yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Kural olarak meraların kuru mülkiyeti Hazineye, yararlanma hakkı köy ve belediyelere aittir....

        Temyiz Sebepleri Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde, dava konusu taşınmazdaki yapılar hakkında yapı kayıt belgesi alındığını, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun geçici 16 ncı maddesinin değerlendirilmesi gerektiğini, taşınmazın kadimden beri mera niteliğinde olmadığını ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meraya müdahalenin men'i ve kâl istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 2....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 8.6.2006 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.12.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ile meranın eski hale getirilmesi bedeli ve ot bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili istemi ile açılmış, davalı davanın reddini savunmuştur....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1473 KARAR NO : 2023/1449 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BULANIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2021 NUMARASI : 2020/364ESAS-2021/807KARAR DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Yayla Sınırlandırmasının İptali Ve Aidiyetin Tespiti) KARAR : Yukarıda esas ve karar numarası yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı, T1 Tüzel Kişiliği, davalı Uzgörür Belediyesi idari sınırları içerisinde kalan 91, 93, 35, 64 parsellerin nahır yolu olarak; 780, 234, 779 ve 174 parsellerin ise 69 nolu Toprak Komisyonununca 928 sayılı mera parseli olarak belirlenen ve davacı köye tahsisi edilen mera kapsamında kaldığını ileri sürerek, davaya konu olan Muş İli Bulanık İlçesi Uzgörür Beldesi 91, 93, 35, 64, 779,...

            Dava, meraya elatmanın önlenmesi istemine ilşkindir. Esas, 2010/657 Karar sayılı dosyasında; meraya elatmanın önlenmesi davası açtığı, dava konusu yerin davacı ile davalı köylülerin ortak kullanımında ve mera vasfında olduğundan davanın reddine karar verildiği ve kararın Yargıtay incelemesinden geçerek 10/10/2011 tarihinde kesinleştiği açıktır. Bu karara göre dava konusu meradan tarafların ortak yararlanma hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı taraf davalı köyün bu yerden kendilerinin istifadesini engellediğini belirterek dava açtığına göre kesinleşmiş bu karardan sonraki tarihte davalının bir engellemesi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....

              UYAP Entegrasyonu