Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

yardımcısı başkanlığında çeşitli kamu görevlileri ve ziraat odası temsilcisinden oluşan mera komisyonlarınca meraların ihtiyaçtan fazla çıkan kısmının çevre köy veya belediyelerde hayvancılık yapan özel gerçek ve tüzel kişilere kiralanabileceği, 30. maddesinde; otlatma amacıyla kiraya verilen meralardan alınacak ücretlerin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Merkez Saymanlık Müdürlüğü hesabına yatırılacağı, yatırılan bu tutarların bütçeye gelir kaydedileceği, 14. maddesinde; tahsis amacı değiştirilmedikçe mera, yaylak ve kışlaklardan bu kanunda gösterilenden başka şekilde yararlanılamayacağı, ancak, bu kanuna veya daha önceki kanunlara göre mera olarak tahsis edilmiş olan veya kadimden beri bu amaçla kullanılan arazilerin belirli şartlarda ilgili müdürlüğün talebi, komisyonun ve defterdarlığın uygun görüşü üzerine, valilikçe tahsis amacının değiştirilebileceği, bu takdirde söz konusu yerlerin tescillerinin Hazine adına yapılacağı, 16. maddesinde; mera komisyonlarının köy ve belediyelere...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mera tahsis komisyon kararının iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi Kadastro mahkemesine verdiği 17.11.2007 tarihli dava dilekçesiyle ... Köyünde 4342 Sayılı Yasa kapsamında yapılan mera tahsis çalışmaları sırasında mera olarak tahsis edilen ve 1 ve 2 numaraları ile gösterilen parsellerin yörede daha önce yapılan ancak kesinleşmeyen orman kadastro çalışmaları sırasında belirlenen orman sınırları içinde kaldığını, köy tüzelkişiliği adına mera olarak tahsis edilen bu taşınmazların tespitinin iptali ile orman olarak hazine adına tespit ve tescili talebi ile dava açmıştır....

      Tüzel Kişiliği temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 3.maddesinde yapılan tanıma göre mera, hayvanların otlatılması ve otundan yararlanması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlerdir. Yaylak ise çiftçilerin hayvanları ile birlikte yaz mevsimini geçirmeleri, hayvanlarını otlatmaları ve otundan yararlanmaları için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlere denir. Görülüyor ki, bu tür nitelikteki taşınmazların hangi köy veya belediye tüzel kişiliğine ait olduğunu saptamak için ya tahsis kararı olup olmadığına veya kadim kullanma şeklinin ne olduğuna bakmak uyuşmazlığın bunun sonucuna göre gidermek gerekir. Davacının dava dilekçesinde yaptığı açıklamaya, yapılan keşfe ve bilirkişinin düzenlediği krokiye göre çekişme 1102 mera parseli ile bunun batısında taşlık olarak kadastro harici bırakılan taşınmaz bölümlerine ilişkindir....

        Davacı Köyü Tüzel Kişiliği, (...) vekili 10/07/2002 havale tarihli dilekçesiyle; köy tüzel kişiliğine ait kadim köy merası olan taşınmazın Hazine tarafından Toplu Konut İdaresi Başkanlığına tahsis edildiğini, ancak, bu arazinin 4.600.000,00 m² yüzölçümündeki bölümünün mera olduğunu belirterek, Hazine adına kayıtlı 15 Ocak 2001 tarih ve 1 sıra numaralı tapu kaydı içinde yer alan taşınmaz içinde bulunan 4.600.000,00 m² yüzölçümündeki yerin köy tüzel kişiliği adına tapuya tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır....

          Uyuşmazlık konusunda sağlıklı bir hukuki çözüme ulaşılması bakımından, meranın hukuki statüsü ile Hazine ve köy tüzel kişiliğinin meralar üzerinde sahip oldukları hakların niteliği üzerinde durulması gerekmektedir. Mera, 4342 sayılı Mera Kanununun, “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinde; “Hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yeri ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.06.2009 gününde verilen dilekçe ile mera komisyon kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Mera Tahsis Komisyonu kararının iptali istemiyle açılmıştır. Davalı, taşınmazın mera niteliği ile mera kaynakları arasına alınmasında kendilerinin etki ve katkısı olmadığını, yararlanma hakkı Hacımaşlı Köyü tüzel kişiliğine ait olsa da kendilerine husumet düşmeyeceğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davacı Hazine temyiz etmiştir....

              çalışmaları sırasında köy ve belediyelere tahsisli veya kadimden beri bu amaçla kullanılan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde zilyedlik yoluyla hasım gösterilmeksizin yapılmış bulunan tescillerin iptalini sağlamak üzere, durumu Hazineye ihbar etmekle yükümlü oldukları, 19. maddesinde; muhtarlar ve belediye başkanlarının mera, yaylak ve kışlakların ve sınır işaretlerinin korunmasından ve ayrıca tahsis amacına göre en iyi şekilde kullanılmasının sağlanmasından sorumlu oldukları, bu amaçla ilgili köy ve belediyelerde "Mera Yönetim Birlikleri" kurulacağı, muhtarlar ve belediye başkanları, mera, yaylak ve kışlaklara tecavüz olduğu takdirde durumu derhal Bakanlık, il veya ilçe müdürlüğüne, il ve ilçe müdürlükleri de valilik veya kaymakamlığa bildirmekle yükümlü oldukları, bu makamlarca 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun veya 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 75. maddesi uyarınca gerekli işlemlerin yapılacağı, 442 sayılı Köy Kanununun 2. maddesinde...

                Öyleyse; ilgili köy tüzel kişiliğine de husumetin yöneltilerek davanın açılması gerekirken, taraf teşkili tamamlanmadan davanın görülüp sonuçlandırılması doğru değildir. Bu nedenle; mahkemece, kanunî hasım olan taşınmazların bulunduğu köy tüzel kişiliği davaya dahil edilerek husumet yaygınlaştırılıp taraf teşkili sağlanmalı, delil ve belgeleri istenmeli, bundan sonra oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Ancak; 06.12.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun 1. maddesi ile; Büyükşehir statüsündeki illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır....

                  İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada;"...Dava ; Amasya İli Merzifon İlçesi Ortabük Köyü 480 parsel sayılı mera vasfındaki taşınmazın tapu kaydı ve tespitinin iptaline ilişkindir. 4342 sayılı Mera Kanununun 1. maddesinde kanunun amacı “… daha önce çeşitli kanunlarla tahsis edilmiş veya kadimden beri kullanılmakta olan mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların tespiti, tahdidi ile köy veya belediye tüzel kişilikleri adına tahsislerinin yapılmasını, belirlenecek kurallara uygun bir şekilde kullandırılmasını, bakım ve ıslahının yapılarak verimliliklerinin artırılmasını ve sürdürülmesini, kullanımlarının sürekli olarak denetlenmesini, korunmasını ve gerektiğinde kullanım amacının değiştirilmesini sağlamaktır” şeklinde açıklanmıştır. Mera Kanununun 6. maddesine göre mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisi Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır....

                  Mahkemece yapılan yargılama sonucu; "1- Davacı Orman Yönetimince ... ve köy tüzel kişiliğine karşı açılan davanın kısmen kabulüne, A) ......

                    UYAP Entegrasyonu