Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu taşınmaz 1972 yılında yapılan tapulama tespiti sırasında tescil harici bırakılmıştır. 21.10.2005 yılında idari yolla ham toprak vasfı ile Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Daha sonra 4342 sayılı Kanun uyarınca yapılan çalışmalar sonucu Mera Komisyonun 08.05.2009 tarihli 532 sayılı Kararı ile mera olarak tahsis edilmiştir. Her ne kadar mahallinde yapılan keşifte dava konusu taşınmazın 25 - 30 yıldır davacı tarafça kullanıldığı, tarım arazisi olduğu bildirilmiş ise de dört tarafının mera olduğu, meraların zilyetlik yolu ile edinilemeyeceği ve bu yerin de meradan açılmak suretiyle kullanıldığı kabul edilerek davanın reddi gerekirken meranın bütünlüğünü bozacak şekilde kabul kararı verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    Köyü Tüzel Kişiliğinin davasının kısmen kabulü ile fen bilirkişi raporunda mera olarak gösterilen 7.537.562.052 m2 alanın tarafların müşterek kullanımına ait mera olduğunun tespitine, müdahalenin men'i davasının reddine, davacılar ... ve arkadaşlarının açtığı davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiştir. Hükmü taraf vekilleri temyiz etmişlerdir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde; mera, yaylak ve kışlakların Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, kullanma hakkının ise köy veya belediyelere ait olduğu belirtilmektedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık meranın kullanım hakkına ilişkin olduğundan harca esas değerin belirlenmesinde sadece kullanım ... dikkate alınmalıdır. Bu nedenle mahkemece çekişme konusu taşınmazın öncelikle kullanma değeri belirlenerek bu değer üzerinden Harçlar Kanununun 30. maddesi uyarınca belirlenecek peşin karar ve ilam harcının tamamlattırılması gerekir....

      Petrol Kanunu hükümlerine göre, arama faaliyetleri sonunda rezervi belirlenen maden ve petrol faaliyeti için zaruri olan arazilerin tahsis amacının değiştirilebileceği, bu madde kapsamında başvuruda bulunan kamu kurumları ile işletmeciler faaliyetlerini çevreye ve kalan mera alanlarına zarar vermeyecek şekilde yürütmek ve kendilerine tahsis edilen yerleri tahsis süresi bitiminde eski vasfına getirmekle yükümlü olduğu, 15. maddesinde; köy veya belediyelerin mera, yaylak ve kışlak ihtiyaçlarındaki değişme ve gelişmeler göz önünde tutularak, tahsis kararının değiştirilmesi Komisyonun teklifi üzerine Valiliğin onayı ile yapılacağı kuralı getirilmiştir....

        İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kararın kaldırılması gerektiğini, Bünyan Kaymakamlığı tarafından 3091 Sayılı Kanun gereğince yapılan tahkikatta 105 ada 17 parsel ve 105 ada 31 parsel numaralı meraların bir kısmının davalılar tarafından işgal edildiğinin tespit edildiğini, söz konusu taşınmazların İl Mera Tahsis Komisyonunun 06.08.2009 tarihli kararı ile mera olarak tahsis edildiğini, davalıların taşınmazlar mera olarak tahsis edildikten sonra taşınmazları işgal ettiğini ve vasıflarını bozduğunu, meraların kadim mera olmamasının bu sonucu değiştirmeyeceğini, dolayısıyla davalıların meranın eski hale getirilmesi ve ıslahı için yapılacak masraflardan sorumlu olduklarını, buna rağmen mahkemece söz konusu meraların vasfının bozulduğundan söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkeme kararının eksik inceleme ve araştırma sonucunda verildiğinden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.09.2007 gününde verilen dilekçe ile mera sınırlandırmasının iptali ve meranın davacı ... adına yazılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.10.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... temsilcisi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... tüzel kişiliği 26.09.2007 tarihinde açılan davada; Toprak Tevzi Komisyonu tarafından köylerine mera ve yaylak yeri olarak tahsis edilen yerlerin kadastro çalışmaları sırasında davalı köye bırakıldığını belirterek bu sınırlandırmanın iptali ile davacı köyün merası olarak sınırlandırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı ... davanın reddini savunmuştur....

          edildiği tespit edildiğini, söz konusu taşınmazlar İl Mera Tahsis Komisyonunun kararı ile mera olarak tahsisin edildiğini, davalı taşınmaz mera olarak tahsis edildikten sonra taşınmazı işgal ettiği ve vasfını bozmuş olduğunu, davalının dava dava konusu yeri işgal ettiğini, dava konusu yerin davalı tarafından 15 senedir kullanıldığını, mahalli bilirkişilerce belirtildiğini, meranın kadim mera olmaması bu sonucu değiştirmeyeceğini, dolayısıyla davalılar meranın eski hale getirilmesi ve ıslahı için yapılacak masraflardan sorumlu olduğunu, davalı tarafından dava konusu yerin kullanıldığı mahalli bilirkişilerce kabul edilmesine rağmen mahkemece davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkeme kararı eksik inceleme ve araştırma sonucunda verildiğinden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

          Taşınmazın tahsis yoluyla değil de kadim mera olduğunun anlaşılması halinde ise hiçbir şekilde kazandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisabı mümkün değildir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; tahsisli veya kadim mera olup olmadığının usulüne uygun şekilde araştırılmasıdır. Taşınmazın tahsisli meralardan olup olmadığı hususu araştırılırken, öncelikle bu yerde mera tahsisinin bulunup bulunmadığının İl Özel İdaresinden sorulması, mera norm kararı ile 651 mera parseline ilişkin tahsis tutanağı ve paftası getirtilerek mahallinde uygulanıp nizalı taşınmazın bu belgeler kapsamında kalıp kalmadığı, mera norm kararına göre tahsis edilen meranın menşei norm kararından araştırılarak tahsisin mevcut kadim meradan mı, yoksa 4753 sayılı Kanunun 8. maddesine göre Bakanlık emrine geçen yerlerden mi yapıldığı tahkik ve tespit edilmelidir....

            Davaya konu Kayseri ili Talas ilçesi Çevlik Mahallesi 744 parsel sayılı taşınmazın mera niteliği ile kamu orta malı olarak tescil edildiği tapu kaydının incelenmesinden anlaşılmıştır. Mera, bir veya birden fazla köy halkına bağımsız ya da birlikte kullanmak üzere tahsis edilmiş olan veya böyle bir tahsis kararı olmamasına rağmen kadimden bu yana hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin, mevcut intifa hakları dışında üzerinde fiili ve hukuki tasarruf hakları bulunmayan taşınmazlardır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında, kamu malı niteliğindeki mera yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu 3 ve 4.madde). Meralar, Devletin sadece nezaret ve muhafaza yetkisi bulunup, tahsis şekli keyfi bir şekilde değiştirilemez. Meraların tahsis amacının nasıl ve hangi yol izlenerek değiştirileceği 4342 sayılı Mera Kanununun 14 ve 15. maddelerinde düzenlenmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.5.2005 gününde verilen dilekçe ile mera kaydının iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.11.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davada Mera Komisyonunca mera olarak sınırlandırılması yapılan ve davalılardan...Köyü Tüzel Kişiliğine tahsis edilen 2807 mera parselinin 1.11.2005 tarihli krokide işaretlenen bölümünün tescili istenmiştir. Mahkemece, dava kabul edilmiş, 2807 parsel sayılı taşınmazın krokide kırmızı boyalı 3189 metrekare yüzölçümlü yerinin davacı adına tesciline karar verilmiş, hükmü davalılardan Hazine temyiz etmiştir....

              MER'A ARAŞTIRMASIMER'A KOMİSYONU TAHSİS KARARIMER'AYA ELATMANIN ÖNLENMESİ 4342 S. MERA KANUNU [ Madde 8 ] 4342 S. MERA KANUNU [ Madde 9 ] 4342 S. MERA KANUNU [ Madde 11 ] 4342 S. MERA KANUNU [ Madde 12 ] 4342 S. MERA KANUNU [ Madde 1 ] 4342 S. MERA KANUNU [ Madde 3 ] "İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.04.2002 gününde verilen dilekçe ile mer'a tahsis komisyonu kararlarının iptali ve müdahalenin men'i istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; mer'a tahsis komisyonu kararının iptaline dair verilen 26.07.2006 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı köy vekili ile müdahil davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, mer'a komisyonunun tahsis kararının iptali ve mer'aya elatmanın önlenmesine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu