Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davada Sandıklı Sulh Hukuk ile Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, İ.İ.Y.'nın 72. maddesi uyarınca menfi tespit istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacı hakkında 5.261.62.-YTL. asıl alacak 21.620.00.-YTL. işlemiş faiz için icra takibi yapıldığı, davacının asıl alacak ve faiz toplamı olan 26.881.62.-YTL. değer gösterip, harcını yatırarak Asliye Hukuk Mahkemesinde menfi tespit davası açtığı anlaşılmaktadır. İ.İ.Y.'...

    Dava, takip nedeniyle menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Menfi tespit davalarında olumlu tespit şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Menfi tespit davalarında, davacı borçlunun borçlu olmadığı sonucuna varılması halinde borçlu olmadığının tespiti biçiminde hüküm kurulması gerekir. Mahkemece menfi tespit davasının bu niteliği gözetilmeksizin olumlu tespit hükmü kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına peşin harcın istek halinde iadesine, 24.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece, toplanan delillere göre; dava konusu bono bedelinin ödendiği, davalının borç miktarının daha fazla olduğunu ispatlayamadığı, davacının yargılama aşamasında 7.455,96 TL ödemede bulunduğundan davanın istirdat davasına dönüştüğü, dolayısıyla bu bedelin davalıdan tahsiline karar vermek gerektiği, yasa gereği menfi tespit davaları için tazminata hükmedilebileceği, istirdat davalarında tazminata hükmetmenin mümkün olmadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile taleple bağlı kalınarak 7.455,96 TL alacağın ödeme tarihi olan 10.05.2010'dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı yan menfi tespit davası devam ederken borcu ödemek zorunda kalmış, işbu menfi tespit davası kendiliğinden istirdat davasına dönüşmüştür....

          Bankasının karar düzeltme istemi asıl davaya (menfi tespit) yöneliktir. İİK.’nun 72. maddesi uyarınca borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında (takipten sonra) borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Açılan bu davada davacı borçlunun borçlu olmadığı miktar saptanarak bu kısım yönünden borçsuzluğunun tespitine karar verilerek masraf ve ücreti vekalet tayini de kabul ve red edilen miktarlar gözetilerek hüküm altına alınır. Mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Öte yandan davalı ... Bankasının her türlü harçta muaf olduğu gözetilmeden aleyhine karar ve ilam harcına hükmedilmesi de isabetsizdir. Yerel mahkemenin menfi tespit davasına yönelik kararının açıklanan nedenlerle bozulması gerekirken, davalı ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi İ Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir (menfi tespit) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde ihtiyati haciz isteyen davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati tedbirin kaldırılmasını isteyen vekili, ihtiyati tedbir isteyenin (davacının) açmış olduğu menfi tespit davası sırasında icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmemesine dair ihtiyati tedbir kararı verildiğini, davacının açmış olduğu menfi tespit davası reddedildiği halde tedbirin kaldırılmasına karar verilmediğini belirterek ihtiyati tedbirin kaldırılması isteminde bulunmuştur.İhtiyati tedbir isteyen vekili, mahkemenin dosyadan elini çekmesinden sonra tekrar dosyayı ele alarak ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar veremeyeceğini belirterek talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece...

              İtiraz eden borçlu vekili özetle; müvekkili hakkında ihtiyati haciz kararı talep edi- len dayanak ilamın, açılan menfi tespit davası üzerine verilmiş bir ilam olduğu, menfi tespit davası üzerine verilen ilamların kesinleşmeden infazının mümkün olmadığını belirterek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece verilen 14/03/2023 tarihli karar ile; 23.500 TL alacak için teminatsız olarak borçlunun menkul, gayrimenkul malları ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir. Mahkeme istinafa konu kararında özetle; İİK'nun 72/4-5 maddesine ve yerleşmiş yargı uygulamasına göre, menfi tespite ilişkin hükümlerin kesinleşmedikçe icra takibine konu edilemeyeceği, ihtiyati haciz talebine dayanak ilamın mahkemenin ...E., ......

                KARŞI OY YAZISI Davacı banka tarafından davalı borçlu aleyhine başlatılan haciz yoluyla ilamsız icra takibine borçlu itiraz etmiş, itirazın iptali davası açılmadan, borçlu menfi tespit davası açmıştır. İnşai davalarda ve eda davalarında kural olarak hukuki yararın bulunduğu varsayılır. Tespit davaları ve bu arada menfi tespit davasında ise davanın açılmasında bir hukuki yararın varlığı koşulu aranır.Davacı menfi tespit davasında davayı açmakta hukuki yararı bulunduğunu bildirmek, bunu açıklamak ve gerekirse ispat etmek zorundadır. Hukuki yarar menfi tespit davasında bir dava şartıdır. Borçlu maddi hukuk bakımından ödemekle yükümlü olmadığı bir alacak talebiyle karşılaşmışsa hukuki yararın bulunduğu kabul edilir. Davacı borçlunun hukuki durumunun tehlikede olması, tereddüt içinde olması halinde menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Borçlu ödeme emrine itiraz edebileceği dönemde önünde 2 yol vardır....

                  KASKO SİGORTASIMENFİ TESPİT DAVASI"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi,gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı şirkete kasko sigortalı aracın, müvekkilinin gözetimindeki ineğe çarpması sonucu hasara uğradığını, davalının,sigortalısına ödediği 8.382.00 YTL’nin faiziyle birlikte ödenmesi için müvekkiline rücu yazısı gönderdiğini bildirerek,davalı sigorta şirketine borçlu olmadıklarının tespitini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....

                    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile mahkeme kararının hüküm kısmına VI. fıkra olarak “menfi zarar talebinin reddolunan kısmı üzerinden davalı vekilinin çalışması karşılığı takdir edilen ve daha az olamayacağından 1.000,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine” cümlesinin ilave edilmesine ve VII. fıkrada 527,00 TL rakamından sonra gelen “yargılama giderlerinin” kelimelerinin karardan çıkarılarak yerine “yargılama giderinden menfi zararın kabul edilen kısmı üzerinden takdiren 500,00 TL’sinin” kelimeleri ve rakamının X. fıkrasında 24,60 TL rakamından sonra gelen “yargılama masraflarının” kelimelerinin karardan çıkarılarak yerine “yargılama giderinden menfi tespit isteminin kabul edilen kısmı üzerinden takdiren 24,00 TL’sinin” rakam ve kelimelerinin yazılmasına ve kararın değiştirilen bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının...

                      UYAP Entegrasyonu