-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, ihale sonucu beliren mülkiyet durumunun Tapu Sicil Müdürlüğünce sicile yansıtılmaması sebebiyle tapu iptal ve tescil isteği olmaksızın idarenin menfi işlem ve kararına karşı açılan davanın 2577 sayılı Yasanın 2. maddesi kapsamında bulunduğuna göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 26.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DAVALARDA DAVA TARİHİ : 25.03.2011 KARAR DÜZELTME TALEP EDEN : Davacı vekili, Davalı vekili KARAR Asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince açılan menfi tespit, tapu iptal ve tescil, ihraç kararının iptali, kur’a çekilişinin iptali davası sonucunda mahkemece birleşen davalarda ihraç kararının ve kur'a çekilişinin iptaline ilişkin talebin reddine dair verilen karar bozma dışında bırakıldığından yeniden karar verilmesine yer olmadığına, asıl davada menfi tespit talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine, tapu iptal tescil talebinin kabulüne karar verilmiş olup, verilen kararın davalı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 27.12.2022 tarihli, 2021/5541 E., 2022/6090 K. sayılı ilamıyla yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Bu kez, Dairemiz kararına karşı, taraf vekilleri tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. 1....
Bu nedenle ------çekin, takibe konulmadan ödendiği ileri sürülen 45.000-TL'lik kısmının ödemenin istirdat davasına konu edilmesi mümkün değildir.KAldı ki ödemenin yapıldığı da ispatlanamamıştır------- çekin, takibe konulan kısmının, verilen kesin süreye rağmen davacı tarafça ödendiği ispatlanamadığından, bu çek yönünden de menfi tespit davası istirdat davasına dönüşmemiştir.Açıklanan nedenlerle, menfi tespit davasının kabulü ile; davaya konu -------no'lu 3 adet çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı şirkete ait 11 ayrı numaradan abone olduğunu, "esnaf avantaj mini süper" paketin aylık abone ücretinin 35,00-TL, "esnaf zengin paket small" paketinin aylık abonelik ücretinin 24,00-TL olduğunu, paket limitlerini aşmamasına rağmen gelen faturaların bu miktarlardan çok daha yüksek düzenlendiğini, 03/04/2015 tarihinde hatlarını iptal ettiğini, bunun üzerine 3.347,10 TL, iptal işleminden sonraki 06/04/2015 tarihli faturada ise 9.613 TL borç çıkarıldığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespitine, önceki dönemlerdeki faturalara ilişkin fazladan para tahsil edildiğinin...
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, menfi tespit, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davada menfi tespit yönünden kabulüne, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali yönünden reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl davada davacı vekili, müvekkiline ait 56 bağımsız bölüm numaralı dairenin hukuki mesnetten yoksun olarak arsa maliki...... tarafından 5.000,00 TL bedelle satılarak davalı kooperatif adına tescil edildiğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Dairesi'nin 2013/776 Esas sayılı dosyasında davacı aleyhine 25.046,00 TL yönünden yapılan takip nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine,davacıdan satış yoluyla alınan 35.649,28 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-)Dava İİK'nın 72. maddesi gereğince açılmış bir menfi tespit davası olup davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak davacı borçlunun taşınmazı menfi tespit davasında takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir karar verilmediğinden satılmış ve taşınmaz ihale ile alacağa mahsuben davalı tarafından alınmış ve tapu müdürlüğünce davalı adına tescil edilmiştir....
Menfi tespit davası borcun ödenmesinden önce açılır. Borç ödendikten sonra menfi tespit davası açılmasında borçlunun hukuki yararı bulunmadığından menfi tespit davası borcun ödenmesinden sonra açılamaz. Borç ödendikten sonra açılacak dava istirdat davası olup bu davanın da İİK'nın 72/VII. maddesi uyarınca borcun ödendiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerekir. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, açtığı menfi tespit davasında ihtiyatı tedbir kararı almamış veya verilen ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması sebebiyle dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası Yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir. Bu durumda İİK'nın 72/VII. maddesindeki 1 yıllık hak düşürücü süre de uygulanmaz....
Borçlu olmadığı kanısında bulunan borçlu, borçlu olmadığını tespit ettirmek için (yukarıda görüldüğü gibi) icra takibi devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabilir ve bu menfi tespit davasında hiç değilse icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı alarak (m.72,III, c.2) aleyhine devam etmekte olan icra takibinin durdurulmasını ve menfi tespit davasını kazanınca da icra takibinin iptalini sağlayabilir. Borçlu, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tahdidi altında ödemiş ise, ödemiş olduğu paranın kendisine geri verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir; ilamsı icra takibinde ödemiş olduğu paranınkendisine geri verilmesi için, ilamsız icra takibi yapamaz....
tan kullandığı kredilerden ve Antalya Genel İcra Dairesinin ... takip sayılı dosyasından borçlu olmadıklarının tespitini, davalı ... adına ihale sonucu adına tescil edilen ... parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile muris ... adına tescilini, davalı ...'ün alacağına istinaden yapılan satış neticesinde aldığı ve adına tescil olunan ... parselde kayıtlı taşınmazın 3. Kişilere devrinin engellenmesi için tapu kaydına tedbir konulmasını, davalı banka kötüniyetli olduğundan %20'den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, menfi tespit ve tapu iptal tescil davasıdır. Taşınmazın aynından doğan davalarda hangi yerdeki mahkemenin yetkili olacağı hususu HMK m. 12 hükmünde düzenlenmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2002/11580 sayılı dosyası ile haksız olarak yaptığı icra takibi sonucunda ihale ile satın aldığını, ihalenin kesinleştiğini, oysa icra dosyasında borcu olmadığını, icra dosyasındaki borç için menfi tespit davası açtığını ileri sürerek, tapu iptal ve tescil isteğinde bulunduğu; yargılama sırasında taşınmazın el değiştirmesi nedeniyle HMK 125.md. göre seçimlik hakkını kullanarak 190.000,00 TL tazminat talep ettiği, davanın reddine dair verilen kararın, Dairece; “derdest olan menfi tespit davasının sonucunun beklenmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi gereğine" değinilerek bozulduğu, hükmüne uyulan bozma ilamı neticesinde, mahkemece, davacının, borçlu olmadığının kesinleşmiş mahkeme ilamıyla sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 120.263,92.-TL tazminata hükmedildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, işin esası bakımından, kararda bir isabetsizlik bulunmadığından, davalı vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteğinin HUMK'nin 440....