"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacının keşidecisi olduğu hamiline düzenlenen 25.10.2007 tanzim tarihli 3.543.00 TL.'lik çeke istinaden davalı tarafından, davacı hakkında 12.11.2007 tarihinde icra takibi yapılmış, davacı 08.02.2008 tarihinde menfi tespit ve istirdat davası açma hakkını saklı tutarak borcu ödemiş, aynı tarihde de iş bu menfi tespit davası açılmıştır. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, davacının çekle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, özel hastane olarak sağlık alanında hizmet verdiğini, davalı kurumun 2012 yılı Ocak ayına ilişkin bazı hastalara ait fatura bedellerinden toplam 37.982.55.TL + KDV'nın kesilmesi yönünde haksız olarak karar aldığını, bundan dolayı borçlu olmadığının tespitine, hakedişlerinden haksız olarak kesinti yapılması halinde kesinti tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte istirdadına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Kişi konumunda olduğu, menfi tespit ve istirdat davasını ancak icra takip borçlusunun açabileceği, üçüncü şahıslar tarafından bu davaların açılamayacağı anlaşılmaktadır. Ayrıca davacı her ne kadar icra dosyasındaki borcu cebri icra tehdidi altında ödediğini ileri sürse de eldeki davayı icra takip alacaklısına karşı açmış olduğu nazara alındığında; alacaklının alacağını tahsil etmesinden dolayı sebepsiz zenginleşmediği yani istirdat davası yönünden davacının aktif husumet, sebepsiz zenginleşme davası yönünden pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Belirtilen bu nedenlerle davacı olan 3. Kişinin takip alacaklısına karşı, takip borçlusuna ait borcun ödenmesinden dolayı menfi tespit ve istirdat davası açamayacağı kanaatine varılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis eidlmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/94 esas sayılı dosyasında itirazın iptali davasının açıldığını, davacının itirazın iptali davasından sonra aynı borç ile ilgili açtığı menfi tespit davasında hukuki yararının olmadığı gibi iki dava arasında da derdestlik ilişkisi bulunduğunu, müvekkilinin hafriyat ve nakliyat hizmeti verdiğini, davacının yapımını üstlendiği ... inşaatına malzeme temini sağlandığını, borçların ödenmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT-İSTİRDAT Taraflar arasında görülen menfi tespit ve istirdat davası sonunda, yerel mahkemece davanın menfi tespit istemi yönünden reddine, istirdat istemi yönünden kısmen kabulüne, kötüniyet tazminatı isteğinin reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, menfi tespit ve istirdat isteğine ilişkindir. Davacı, davalı tarafından açılan ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/291 Esas sayılı dosyasından aleyhine toplam 3.833,32 TL'nin tahsiline karar verildiğini, dosyayı takip eden vekil ile görüşerek hüküm altına alınan tutarı ödeyeceğini beyan ettiği ve tüm alacak kalemleri karşılığı olan toplam 4.001,31 TL'yi hesabına 10/06/2013 günü ödediğini, ancak ... 22....
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki sebebiyle icra takibine maruz kalan veya kalması muhtemel olan bir kimsenin borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava menfi tespit davasıdır. Anılan Maddenin 1. fıkrasında; "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir.” düzenlemesi yer almaktadır. Davacı taraf, davalı tarafa dava tarihinden önce, icra takip dosyasına dava konusu borcu ödemiş, davayı menfi tespit davası şeklinde nitelendirip açtıktan sonra da menfi tespit istemini istirdata dönüştürdüğünü beyan etmiştir....
tespit ve istirdat istemi yönünden aktif husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine, karar verilmiştir....
Ödeme emrine süresinde itiraz etmiş borçlunun da menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır.Çünkü ilamsız takibe itiraz halinde yalnızca takibin durmasını sağlamakta olup icra takibini ortadan kaldırmamaktadır.Takibin iptali ise menfi tespit davasının sonunda hüküm altına alınacak bir sonuçtur.Aksinin kabulü borçluyu,itirazın iptali davasının açılmasını beklemeye zorlamak ve alacaklı tarafından itirazın iptali davası açılana dek sürüncemede kalmış --- altında tutacak olup borçlunun hukuki yararı var kabul edilmelidir.Hukuk Genel Kurulu da bu görüşte olup,Yargıtay dairelerinin eski tarihli kararlarında aksi görüşte kararlar mevcut olsa da güncel kararları da bu yöndedir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011-224 Esas sayılı dosyasındaki dava İ.İ.K. 72. madde uyarınca açılan menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir.Mahkemece davacının menfi tespit istemi yönünden davanın kabulü ile borçlu olmadığının tespitine denilmiş ise de icra takibi nedeniyle davacı borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kaldığından mahkemece hüküm altına alınan miktar üzerinden davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı ... Giyim ve İhtiyaç Maddeleri Pazarlama A.Ş.vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden ... Giyim ve İhtiyaç Maddeleri Pazarlama A.Ş.'ye iadesine, 25/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz. (2004 S. K. m. 72). Borçlu, menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. (2004 S. K. m. 72). Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebilir. (2004 S. K. m. 72). Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir....