Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının dava dilekçesindeki talebi takip konusu alacak nedeniyle menfi tespit ve kesinleşen icra takibinde maaş haczi kesintisi suretiyle yapılan ödemelerin iadesi (istirdat) talebine ilişkin olmasına rağmen ilk derece mahkemesince sadece menfi tespit talebi yönünden hüküm kurul- duğu, istirdat talebi yönünden olumlu/ olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmış olup durum HMK 26, 297 maddesindeki yasal düzenlemeye aykırı bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle; davalının istinaf başvurusunun kabulüne, HMK 26, 297 ve 355 maddeleri gereğince davacının istirdat talebi hakkında olumlu/olumsuz bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir....

    DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) DAVA TARİHİ : 14/04/2023 KARAR TARİHİ : 14/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin .... başlangıç tarihli, ... tesisat numaralı ... isimli iş yerine ilişkin abonelik kaydı olduğundan bahisle .., .. ve ... yıllarına ilişkin ödenmeyen faturalara dayalı icra takipleri başlatıldığını, müvekkil tarafından davalı şirkete müracaat edilerek söz konusu borcun kendisine ait olmadığı, iddia olunan abonelik sözleşmesinden habersiz olduğu, sözleşmenin kim veya kimler tarafından yapıldığı ve sözleşmeyi kimin imzaladığını bilmediği, abone sözleşmesinde iletişim numarası olarak belirtilen ...nolu telefon numarasınında kendi adına olmadığı ve söz konusu numarayı kendisinin kullanmadığı beyan edilerek abonelik kaydının...

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2019/586 Esas KARAR NO:2021/152 DAVA:Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:24/02/2017 KARAR TARİHİ:24/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM / Davacı dava dilekçesinde ve özetle; Davalı firma ile arasındaki abonelik ilişkisinin 15 senedir problemli olduğunu, davalı firmanın haksız olarak tarafına kaçak tahakkuk ettirmekte, konutunda ve dükkânında kullanmış olduğunu belirttiği elektriği, haksız olarak tahakkuk ettirmiş olduğunu iddia ettiği cezaları ödemeye zorlamak için kesmekte olduğu, tarafına çıkarıldığını belirttiği 62.000,00 TL. lik borcun iptali, muarazanın tespiti ve iptali ile abonelik sözleşmesinin devamına (elektriğin açılmasına) karar verilmesi gerektiğini belirterek; konutu ve konutunun ikiye bölünerek oluşturulmuş olduğunu belirttiği işyerine ait 2 adet elektrik...

        DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 30/01/2019 KARAR TARİHİ : 12/02/2020 Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ; davacı tarafça Bursa 2 icra müdürlüğünün 2019/... esas sayılı dosyasında kendisi aleyhine icra takibi başlatıldığını. Takibe konu tutarda davacı taraf borcunun bulunmadığını, icra dairelerinin yetkisiz olduğunu, takibe konu senetlerin dava dışı Temel Köroğlu ile aralarındaki ticari ilişki kapsamında teminat senedi olduğunu senetler dolayısıyla borcunun bulunmadığının tespitini ve kötüniyet tazminatına hükmolunmasını talep etmiştir....

          Yukarıda yapılan açıklamalar neticesinde menfi tespit davasında arabucuya başvurulmasının dava şartı olup olmadığının irdelenmesi gerekmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir. Başka bir deyişle, menfi tespit davasının niteliği gereği verilen kararlarda, yalnızca davacının borçlu olup olmadığı belirlenmekte, borçlu olmadığı kısma ilişkin olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Bu hüküm, herhangi bir alacağın tahsilini gerektirir nitelikte bir ilam olmadığından esasa yönelik olarak İİK m. 32 uyarınca doğrudan ilamların icrası yolu ile takibe konulamaz....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, 818 Sayılı Borçlar Yasası’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. Yerel mahkemede görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı yüklenici, davacı işsahibi ...’e ait işyerinin imalât ve montaj işinin yapımını üstlenmiştir. Yanlar arasında 01.05.2010 tarihli sözleşme düzenlenmiş iş bedeli ....000,00 TL olarak belirlenmiş ...... Şubesi'ne ait ....08.2010 keşide tarihli 7766677 nolu çek verilmiş işin bitim tarihi 01.06.2010 olarak kararlaştırılmıştır....

            Şti. vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı ... Mühendislik ... İnşaat Elektronik San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, açtığı menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilen ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir....

              Esas sayılı dosyasına verdiği Cevap Dilekçesinde özetle; müvekkilin haksız bedeller tahsil etmediğini, somut olayda sebepsiz zenginleşme için öngörülen iki yıllık zaman aşımı süresinin geçtiğini, davanın zaman aşımı yönünden reddini, davacının faize ilişkin talebinin reddini, .../.../... tarihinde kurulan müvekkil şirketin mevcut olmadığı dönemlerden sorumlu tutulamayacağını dava konusu bedelleri ödediğini iddia eden davacının bu iddiasını talep ettiği tüm döneme ilişkin faturaların ispat etmek zorunda olduğunu, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, elektrik aboneliği sözleşmesinden kaynaklanan ve abonelerden tahsil edilen kayıp-kaçak ve diğer bedellerin istirdat istemine ilişkindir....

                DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 09/11/2022 KARAR TARİHİ : 03/05/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacının 18.06.2018 tanzim, 12.03.2020 vadeli, 4.000,00-TL’lik bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti ile ... 25. İcra Müdürlüğü’nün 2022/16772 sayılı dosyadan yapılan takibin iptalini, davalının taraflarına en az % 20 oranında icra tazminatı ödemesini ve icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesi talep etmiştir. Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş cevap sunmadığı anlaşılmıştır. DELİLLER VE GEREKÇE Dava; kambiyo senetlerinden kaynaklı menfi tespit davası olduğuna ilişkindir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu "Menfi tesbit ve istirdat davaları: Madde 72 – (Değişik: 18/2/1965-538/43 md.)...

                  sına yasal faiz yürütülmesi gerektiğini, davalı şirketçe belirlenen fahiş %30 cezai şartın kaldırılması gerektiğini bildirerek, müvekkilinin, davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine, davalı şirkete yapılan fazla ödemeleri istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, alım-satım akdinden kaynaklanan menfi tesbit ve istirdat istemine istemine ilişkindir. HSK'nın 564 ve 586 sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri işbölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46....

                  UYAP Entegrasyonu