"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, 25.11.2008 tarihinde davalı SGK ile sözleşme imzalandığını 16/12/2010 tarihli işlem ile kurum sigortalısı ...'a ait doğum bedelinin davalı kuruma fatura edilmemesi,hasta yakınlarından 12/06/2010 tarihli fatura ile 1.750.00 TL ücret alınmasının sözleşme ve ... Uygulama Tebliğine aykırı olduğu gerekçesiyle davalı kurum tarafından 7.500,00 TL cezai şart uygulandığını ancak hastanın ücretli hasta olarak tedavi olacağının bildirmesi üzerine hizmet bedelinin kuruma bildirilmeyerek hastadan alındığını bu durumun sözleşmeye aykırı olmadığını belirterek cezai şart işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı eczacı olduğunu, küpürsüz ilaç ve kesik ilaç küpürüne ratlanması nedeniyle 2006 yılı sözleşmesinin davalı kurumca feshedildiğini, ancak 2007 yılı sözleşme hükümleri uygulanmak suretiyle sözleşmenin 6 ay süreyle feshedilip 47.589.85 YTL para cezası uygulandığını, davalı kurumun herhangi bir cezai fesih uygulamayıp 2007 yılı için sözleşme yapmak suretiyle bu hakkından vazgeçtiğin ileri sürerek fesih işleminin iptali ile 47.589.85 YTL borçlu olmadığının tespitini istemiştir....
Eldeki davada, her ne kadar Kurumca davacının işlettiği kaför işyerinin resen tescili ve çalışmalar nedeniyle çıkartılan fark prim borcuna ilişkin işlemin iptali ve menfi tespit istemi mevcut ise de, verilecek karar sonrasında, dava dışı sigortalının da prim talep edilen dönemler bakımından hangi ücretle çalıştığının tespiti söz konusu olacaktır. Dolayısıyla dava sonunda verilecek karar dava dışı sigortalıların da hak alanını etkileyecek olup, Mahkemece bu sigortalıların da HMK 124. maddesi gereğince, davaya dahil edilmesi, savunma ve delillerinin toplanması ve sonrasında bir karar verilmesi gerekmektedir. O halde, Mahkemece yapılacak iş,öncelikle davadışı ...'nün davaya katılımını sağlamak ve sonrasında bu davalının da delillerini toplamak ve 5510 sayılı Yasanın 86'ncı maddesi kapsamında kurumca prim tahakkuk ettirilen dönemdeki çalışmaların varlığını usulünce irdelemek ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, Dairemizin 2018/2198 E, 2019/825 K sayılı, 25/04/2019 tarihli; 2019/2476 E, 2020/24 K sayılı, 14/01/2010 tarihli ve 2020/547 E, 2020/1020 K sayılı, 17/09/2020 tarihli ilamları uyarınca yapılan araştırma ve inceleme sonucunda "Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir... Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının muhtelif hizmetlerinin fiili olmadığından bahisle davacı kurumca hizmetlerinin iptali ile davalının yaşlılık aylığına hak kazanma koşullarını taşımaması nedeniyle davalıya ve eşine yapılan tedavi giderlerinin tahsili için Konya 1. İcra Müdürlüğünün 2016/454 esas sayılı dosyası kapsamında davalı aleyhine başlatılan takibe davalının yapmış olduğu itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının Konya 3. İş Mahkemesi 2015/490 E.-2017/414 K. sayılı dosyasında açmış olduğu, Kurum işleminin iptali ve menfi tespit davasının, Yargıtay 10....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emrinin iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne; davalı Kurum alacağının zamanaşımına uğradığının tespitine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi....
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen kurum işleminin iptali ve menfi tespit davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; davacı vekilinin, dosyaya sunulan teminat mektubunun iadesini talep etmesi üzerine Mahkemece, 01.02.2023 tarihli ek karar ile talebin reddine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesinin asıl kararı taraf vekillerince, ek kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Kanun’un 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez....
ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ TARİHİ : 07/03/2022 NUMARASI : 2012/223 ESAS, 2022/285 KARAR DAVA KONUSU : MENFİ TESPİT, KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme ve müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar/birleşen davada davalılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi Abdullah Gültekin'in prim borçlarını ve sair borçlarını ödediğini ve emekli olduğunu, emekli olduğu tarihte müvekkillerinin murisinin herhangi bir borcunun olmadığını, ancak Kurum tarafından müvekkillerinin murisinin prim borcu olduğunu ve başka bir sigortalının prim hesabından (askerlik borçlanmasından) usulsüz olarak hesabına ödemelerde bulunulduğunu, ancak müvekkilinin emeklilik için kuruma başvurduğu zamanda herhangi bir prim borcunun olmadığını belirterek SGK Müdürlüğünün işleminin ihtiyati tedbir kararı ile durdurulmasına, davalı kurumun yersiz ödeme olarak talep etiği...
kurum işleminin iptali ile cezai şart ve reçete bedeli kesintisi toplamı olan 20.308,54 TL den davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir....
İstinafa gelen uyuşmazlık ise menfi tespit davası derdest iken itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar olup olmadığı noktasındadır. Büyükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/588 Esas sayılı dava dosyasında davalı-borçlu tarafından menfi tespit davası açıldığı ve davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. Menfi tespit davasında verilen hüküm, davacı alacaklının ilamsız icra takibine devamını sağlamaz. Bu nedenle davacı alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı vardır. Mahkemece davacının icra takip tarihi itibariyle alacaklı olduğu miktar belirlenmelidir. Menfi tespit davası sonucunda verilen hükmün “kesin hüküm’’ olarak ‘itirazın iptali davasını etkileyeceğinden, menfi tespit davasının sonra açılan eldeki itirazın iptali davasında bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir....
Mahkemenin ilk kararında, davacının 01.....2008 sonrası Kurum işleminin iptali ve ödenmeyen aylıkların ödenmesi talebinin reddine karar verilmiş, Dairemizin ........2013 tarih, 2013-11594-15651 sayılı ilamı ile bu karar yerinde bulunmuş ve mahkemece de bu karara uyulmuştur. ... kararına uyulması sonucu artık davalı Kurum lehine usulü kazanılmış hak oluşmuş ve davacının 01.....2008 sonrasına ilişkin Kurum işleminin iptali talebinin reddi kararı kesinleşmiştir. Mahkemece bu husus göz ardı edilerek yanılgı ile bu talebin kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki; bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.....2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun geçici .... maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....