"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın dava konusu genel kredi sözleşmesi gereğince yapılan fazla ödemenin iadesi istemine ilişkin bulunmasına, somut olayda icra takibi bulunmadığından davanın İİK 72. maddesinde öngörülen istirdat davası olarak nitelendirilmesinin mümkün bulunmamasına ve davanın menfi tespit davası olarak nitelendirilemeyeceğine göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 22.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Davacılar 1- ... 2- ... ile davalı ... vek.Av. ... aralarındaki menfi tespit davası hakkında .... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18.12.2014 gün ve 2013/571 E. 2014/841 K. sayılı hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen davalının ...'ne 09.07.2013 tarihinde verdiği ağaç kesimine ilişkin dilekçesi üzerine, talep ettiği iznin verilip verilmediğinin ilgili makamdan sorularak, iadesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının müvekkilinin oğlunun reşit olması nedeniyle 47 aylık fazla ödenen nafaka bedelinin iadesi talebiyle açılan menfi tesbit istemli olup, mahkemece; dava konusunun ilamlı icra takibine itiraz niteliğinde olduğundan mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4.maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabı ile (3.kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler Aile Mahkemesinde görülür. Davada, nafaka borcunun bulunmadığının tesbiti ile ödediği nafaka bedelinin iadesi talep edilmektedir.Borcun TMK'nun 327.vd. maddelerinde belirtilen iştirak nafakasından kaynaklandığı ve dolayısı ile "Aile Hukukuna" ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır....
Dava, finansal kiralama sözleşmesine istinaden düzenlenen senetler nedeniyle menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Dava konusu bonolar ve çekler 2001 yılından beri dava konusu edilmiş ve dosya arasındaki bilirkişi raporlarına göre davacı taraf, davalı banka elinde bulunan tüm çek ve bono borçlarını ödemiştir. Davalı banka alacakları ödenmesine rağmen gerek davacı şirketten aldığı çekler gerekse davacının ...Fotoğrafçılık A.Ş’ye verilen bonolardan kaynaklanan alacaklarını 08.08.2008 tarihinde Girişim Varlık Yönetim A.Ş’ye temlik etmiştir....
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/12/2021 KARAR TARİHİ : 03/04/2023 G.K.YAZILDIĞI TARİH : 14.04.2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ve arkadaşı...'un davalıdan araç kiralama hizmeti satın aldığını, müvekkilinin kiraladığı araçta 500,00 TL bedel ile onarılabilecek bir hasar meydana geldiğini, müvekkilinin kazadan sonra aracın kasko sigortasının olmadığını öğrendiğini, davalının aracın kasko poliçesi olmadığını müvekkiline kiralama esnasında beyan etmediği için ortada sözleşmeye aykırılık mevcut olduğunu, davalının araç kiralama sözleşmesi imzalatıyorum diyerek müvekkiline senette imzaların olduğu yeri imzalattığını, akabinde bu senedi sözleşmeden yırtıp ayırarak kambiyo icra takibi yaptığını, ... 27....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davacı tarafından aynı hukuksal nedenlere dayanılarak açılan menfi tespit davasının reddedildiği ve derecattan geçerek kesinleştiği, davacı tarafça menfi tespit davasında ve eldeki davada fotokopileri sunulan 27.06.2008 ve 19.03.2010 tarihli evrakların asılları olduğu iddia edilen belgelerin ancak menfi tespit davasında yargılamanın iadesi sebebi olabileceği gözetilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre;davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.90 TL. bakiye onama harcının davacıdan alınmasına, 07/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davacı tarafından aynı hukuksal nedenlere dayanılarak açılan menfi tespit davasının reddedildiği ve derecattan geçerek kesinleştiği, davacı tarafça menfi tespit davasında ve eldeki davada fotokopileri sunulan 27.06.2008 ve 19.03.2010 tarihli evrakların asılları olduğu iddia edilen belgelerin ancak menfi tespit davasında yargılamanın iadesi sebebi olabileceği gözetilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre;davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.90 TL. bakiye onama harcının davacıdan alınmasına, 07/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Ceza Mahkemesi ... esas sayılı dosyası, -Dava konusu çek aslı, -Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı'nca dava konusu çek üzerinde yapılan inceleme sonrası tanzim edilen raporda; İnceleme konusu çekin bedel, tarih ve alacaklı kısımlarında tahrifat yönünde yapılan inceleme neticesinde, inceleme konusu çekin bedel, tarih ve alacaklı kısımlarında bulunan el yazılarının aynı cins mavi renkli mürekkep kalem ile yazıldığı tespit edilmiştir. İnceleme konusu çekin bedel tarih ve alacaklı kısımlarında tahrifat yapıldığını gösteren (ekleme, karalama, lekeleme, silinti, kazıntı vb) herhangi bir bulguya rastlanılmamıştır, şeklinde rapor düzenlendiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava kambiyo senedinde yapılan tahrifat nedeniyle menfi tespit davasıdır. Uyuşmazlığın çözümü için senede karşı senetle ispat kuralı, bononun hukuki niteliğine ilişkin kuralların bir arada irdelenmesi gerekmektedir....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davanın, davacı tarafından davalı aleyhine borçlu olmadığının tespiti talebi ile açılan menfi tespit davası olduğu ancak kesinleşmiş mahkeme ilamlarına dayalı icra takipleri üzerine kural olarak menfi tespit ve istirdat davasının açılamayacağı, taraflar arasında kesin hüküm oluşturan ilamın yanlışlığının ancak yargılamanın iadesi yolu ile giderilebileceği, kesinleşmiş ilamların yanlışlığının menfi tespit davası ile ileri sürülemeyeceği, istirdat davasının ise ancak ilamdan sonra gerçekleşen olaylara ve hukuki nedenlere dayanılarak ileri sürülebileceği, aksi halin kabulünün HMK'nın 303. maddesinde düzenlenen maddi anlamda kesin hükme aykırılık teşkil edeceği, davacı iddialarının bu aşamadan sonra takip hukukuyla ilgili olabileceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ile katılma yoluyla davalı vekili temyiz etmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacının davaya konu çeklerin bedelinin ödenmesinin kendisinden istendiğini ileri sürmediği gibi, davayı açmakta hukuki yararı olduğunu da kanıtlayamadığı, bu nedenle icra takibinden önce menfi tespit davası açmasında hukuki menfaatı bulunmadığı belirtilerek, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıya sipariş ettiği mallara karşılık 10 adet çeki avans olarak verdiğini, ancak davalının mal teslim etmediğini, çeklerden 3' ünü iade etmiş ise de, kalan çekleri iade etmediğini ileri sürerek menfi tespit talebinde bulunmuş olup, kendisine iade edilen 3 çek yönünden dava açmakta hukuki yararı yoksa da, halen iade edilmediği ileri sürülen 7 adet çekle ilgili olarak İİK' nun 72. maddesine dayanarak menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunduğunun kabulü gerekir....