Birleşen (davacının menfi tespit talebi ) dava yönünden ise; "Davalı tarafından davacıya karşı İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyası ile 27/03/2014 tarihli faturaya dayalı başlatılan takibe, davacının süresi içerisinde itiraz etmediği için takibin kesinleştiği, faturanın; "söz konusu makinenin davacıda kaldığı ve onun tarafından kullanıldığı günler için kira bedeli, makinenin nakliyesi için nakliye ve hizmet bedeli, servis ve işçilik bedeli" toplamlarını içerdiği, davacının belirtilen dönemde makinenin kendisinde kalması nedeniyle makineden faydalandığı ve onu kullanmak suretiyle gelir elde ettiği düşünüldüğünde piyasa koşullarına uygun olarak belirlenen fatura ve takip bedelinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacının menfi tespit isteminin reddine" karar verilmiştir....
DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACI : TEMSİLCİ : DAVALI : DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/11/2022 KARAR TARİHİ : 05/10/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA :Davacı taraf dava dilekçesinde özetle: Davalı .....San Ve Tic.Ltd. Şti bir miktar yedek parça ve madeni yağ karşılığında ......
Somut olayda olduğu gibi kesinleşmiş takipten dolayı tahliyeye ilişkin olarak verilmiş olan icra hukuk mahkemesi kararı da açılacak menfi tespit davasında talep üzerine verilecek tedbir kararıyla tahliye kararının icrası durdurulabileceğinden bu niteliktedir ve yargılamanın iadesi davasına konu yapılamaz. Bu durumda mahkemece, davacının isteminin yukarıda belirtilen nedenlerle reddi gerekirken yazılı gerekçe ile esastan reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru olan kararın ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenden alınmasına, 01/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Menfi tespit davası, davacı vekilinin bu beyanından sonra 14.06.2006 tarihinde açılmış olduğundan davacının ödenen kısım yönünden menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından bu miktar hakkındaki davanın reddi, takibine devam edilen bakiye alacak üzerinden davanın kabulü ve buna göre taraflar yararına yargılama gideri ve vekalet ücreti takdiri gerekirken bu yönün gözden kaçırılması isabetsizdir. Öte yandan İcra İflas Kanununun 72/5.maddesi gereğince menfi tespit davasında borçlu yararına tazminata hükmedilmesi için alacaklının takipte haksız ve kötüniyetli olması gerekir. Somut olayda takip tarihinde davalının takip konusu miktar kadar alacaklı olduğu anlaşıldığından kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulması da doğru değildir....
Mahkemece, davacının icra takibine dayanak yapılan senedi araç alımı karşılığında teminat senedi olarak davalıya verdiği, davacı tarafından davalıya banka havalesi yoluyla 22.000,00 TL, yine başlatılan icra takibi ve ödeme emrinin tebliğinden sonra 14.076,82 TL ödeme yapıldığı gerekçesiyle davacının davalıya 27.917,37 TL borçlu olmadığının tespitine, bu miktarın % 20’ si oranında kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava menfi tespit istemine ilişkindir. Davaya konu 26.000,00 TL bedelli kambiyo senedine mahsuben davacının banka havalesi yoluyla 05.03.2010 tarihinde ödeme yaptığı anlaşılmaktadır. İcra takibine konu olan senet nedeniyle takipten önce 22.000,00 TL’nin ödendiği anlaşıldığından davacının bu yöndeki menfi tespit talebinin kabulü gerekir. Bunun dışında 4.000,00 TL alacak için davalı icra takibine geçmekte haklıdır....
Aynı maddenin 6. fıkrasında, menfi tespit davası sırasında borç ödenmiş ise davaya istirdat davası olarak devam edileceği öngörülmüştür. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi anılan yasa gereği olup, davacılar vekilinin borcun icra dosyasına ödendiği yönündeki beyanına ve özellikle davacı vekilinin davaya istirdat davası olarak devam edilmesi talebine rağmen, mahkemenin davayı menfi tespit davası olarak sonuçlandırıp hüküm kurması hatalıdır. Davaya İcra İflas Kanunu'nun 72/6. maddesi uyarınca istirdat davası olarak devam edilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 11.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-bedel tenzili davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 13.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit KARAR TARİHİ : 24.05.2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 24.05.2021 Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 7.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 21.01.2021 gün ve 2019/1229 Esas 2021/66 Karar sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü. Dava, davalı tarafça davacı hakkında başlatılan icra takibine konu bononun taraflar arasında yapılan taşınmaz satış sözleşmesi kapsamında taşınmazın geri kalan bedelinin ödenmesi amacıyla verilip, senet bedelinin taşınmaz satışı ile birlikte ödendiği ileri sürülerek açılan menfi tespit istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl ve karşı dava eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Asıl dava eser sözleşmesinin haklı feshi nedeniyle menfi zarar dahil yasal ceza ve kesintileri de dikkate alınarak yüklenici firmanın verdiği zararın tahsili, karşı dava ise sözleşmenin haksız feshi sonucu irad kaydedilen teminat mektubu bedelinin iadesi, KDV bedeli ile ödenmeyen iş bedeli alacaklarının tahsili istemine ilişkindir....