Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Değişik İş sayılı dosyada %100 teminat karşılığında dava konusu teminat mektubu ile ilgili olarak ihtiyati tedbir kararı verdiğini belirterek davalının elinde bulunan teminat mektubu bedelini her an tazmin etme riski bulunduğundan bahisle mevcut ihtiyati tedbir kararının devamına veya yeniden bir ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini ve davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespiti ile görevi kalmayan teminat mektubunun davacıya iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; akaryakıt bayilik sözleşmesinden kaynaklı menfi tespit ve teminat mektubunun iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında 27/05/2014 tarihinde bayilik sözleşmesi ile protokol imzalandığı, sözleşmenin süresinin 5 yıl olduğu, sözleşme kapsamında davacının 250.000-TL bedelli teminat mektubunu davalıya verdiği çekişmesizdir....

    Şubesine ait 10.000,00 TL lik Kesin Teminat Mektubu'nu güvence olarak verdiğini, akdedilen sözleşmenin 03/12/2009 tarihinde sona erdiğini, müvekkilinin sözleşmeyi yenilemek istemediğini belirtir ihtarnameyi davalı şirkete 07/09/2009 tarihide gönderdiğini ve tebliğ olunduğunu, sözleşmenin yenilenmeyeceğinin ihtarından sonra konusuz kalan teminat mektubunun iadesi için davalı şirketle görüşüldüğünü ancak davalı şirketin taahhütlerini yerine getirmeyerek müvekkil şirketin kendilerine 05/08/2014 tarihinde 9.180,57 TL'lik borcun mevcut olduğuna dair yazı gönderdiklerini, müvekkilinin davalı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını, iade edilmeyen teminat mektubu yüzünden müvekkilinin her üç ayda bir halen Teminat Komisyon Bedelini muhatap bankaya yatırdığını ve tüm bu nedenlerle teminat mektubunun iadesi ile vekilden şirketin söz konusu teminat mektubu yönünden borçlu bulunmadığının tespitine, davalının teminat mektubunu iadesi hususunda temerrüde düştüğü tarih itibariyle müvekkil şirketin bankaya...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davacı banka ile davalı arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeye dayanılarak davalı yararına 14.06.2017 tarihine kadar geçerli 14.06.2016 günlü ve ... sayılı teminat mektubu verildiği, vadesi 31.03.2018 tarihine kadar uzatılan teminat mektubu içeriğinde, “….adı geçen taahhüdünü ilgili kanun, sözleşme ve şartname hükümlerine göre kısmen veya tamamen yerine getirmediği takdirde, protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin iznini almaya gerek kalmaksızın ve adı geçen ile idareniz arasında ortaya çıkacak herhangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbet ve kanuni neticeleri nazara itibare alınmaksızın…..” yazılı olduğu, dava dışı şirketin istemiyle teminat mektubu nakde çevrildiği ve bu bedelin davalı tarafından davacı bankaya 08.06.2018 ve 19.06.2018 tarihlerinde ödendiği, Ankara 31.İcra Müdürlüğü’nün 2018/11318 sayılı dosyasıyla davacı banka ve teminat mektubunun nakde çevrilmesini talep eden dava dışı şirket hakkında teminat mektubunun paraya çevrilmesi...

        Davalı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 17.08.2014 tarihinde sona ereceğini, taraflar arasındaki ticari ilişki sona ermeden ve borç alacak ilişkisi tasfiye edilmeden davacının borçlu olmadığının tespitini ve teminat mektubunun iadesini talep etmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, dava tarihi ve hatta bayilik sözleşmesinin sonlandığı tarih itibariyle davacının davalıya borcunun olmadığı , taraflar arasındaki bayilik ilişkisinin ve borcun teminatı olarak davacıdan alınan ve halen davalının uhdesinde bulunan kesin teminat mektubunun davacıya iadesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, teminat mektubunun davacıya iadesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında 17.08.2009 tarihli bayilik sözleşmesi bulunmaktadır. Sözleşme 5 yıllık olup 17.08.2014 tarihinde sona erecektir....

          Banka ait 06.06.1997 tarihli 146.250 Euro bedelli ve 72.750 Euro bedelli banka teminat mektubu teslim ettiğini, davacının sözleşme kapsamında üzerine düşen yükümlülüklerini eksiksiz bir şekilde yerine getirdiklerini, 11.12.1999 tarihinde geçici kabul 28.12.2001 tarihinde de kesin kabul işlemlerinin yapıldığını, buna rağmen davalının davacıya teminat mektubu iadelerini gerçekleştirmediğini, kesin kabul işleminin üzerinden 17 yıl geçtikten sonra 12.11.2018 tarihli ... yazısıyla davacının alt yüklenicisi ... LTd.Şti'nin ...'na 308.887,69 TL tutarında projeye ilişkin borcunun ödenmediğini ve bu sebeple 72.750 Euro tutarındaki banka teminat mektubunu nakde çevrildiğini davacıya bildirdiğini, buna ilaveten 146.250 Euro tutarındaki banka teminat mektubunun iadesi talebinin 23.05.2019 tarihli yazı ile reddedildiğini, davacı tarafından davalıya .......

            Davalı banka vekili; dava konusu teminat mektubunun banka yedinde olmadığını, kıymetli evrak vasfı taşımadığından banka tarafından iptalinin de olanaklı olmadığını, davanın bankaya yöneltilmesinin haksız olduğunu, husumetten davanın reddini, öte yandan; teminat mektubu aslının iadesi gerçekleşmeden lehtara iade ile mükellef olmadıklarını, iadeye dek bankanın komisyon talep hakkının devam ettiğini, aynı konuda davacıların açtığı kesinleşmiş bir dava bulunduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Davalı Şirket; davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu teminat mektubunun kesin ve süresiz olduğu, 30/09/2004 tarihli olup 70.400- USD meblağlı olduğu, davalı ... tarafından düzenlendiği, mektubun davacıların taşınan yükte oluşan hasarı kabul ederek davalılardan ...Ltd Şti'nin oluşabilecek zararına karşılık olarak verildiği, ...1....

              Teminat mektubunun davalı uhdesinde tutulmasında hukuki yarar bulunmadığı tespit edilmekle dava tarihinden sonra teminat mektubunun iade edildiği anlaşılmakla başlangıçtaki haklılık durumuna göre davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiştir....

                Ticaret Mahkemesi Başkanlığı İcra dosyasının iadesine dair 19/06/2009 tarihli üst yazısında; borçlu vekili 15/06/2009 tarihli dilekçesi ile borca mahsuben banka teminat mektubunun icra dairesine gönderilmesine muvafakat ettiğinden, teminat mektubunun alacaklının olası zararını teminen istek doğrultusunda icra dosyası aslı ile birlikte icra dairesine gönderildiğini belirtilmiştir. Mahkeme yazısında, teminat mektubunun alacaklının olası zararlarını teminen alındığı da ayrıca vurgulanmış ve bankaya iadesi yönünde bir karar ya da talimat da verilmemiştir, davalı icra müdürü görevi gereği banka teminat mektubunun mahkeme kararı kesinleşmeden bankaya iade edilmemesi gerektiğini bilebilecek durumdadır. Bu durumda, alacaklının alacağının teminatı olan banka teminat mektubunun icra müdürlüğünün hatası sonucu iade edildiği ve alacaklının da teminatın sağladığı güvenceden mahrum kaldığı açıktır....

                  İNCELEME VE GEREKÇE Dava, uyuşmazlık konusu teminat mektubunun, hakkındaki dava tefrik edilen davalıile davacı arasındaki temel ilişkiye dayalı sebeplerle bedelsizliğinin tespiti ve teminat mektubunun iadesi istemine ilişkindir. Davacı yanca, davacı ile davalı ... Şti. arasındaki satım sözleşmesinin teminatı olmak üzere, davalı bankaca verilen teminat mektubunun bedelsiz kalması nedeniyle hükümsüz olduğu, davacının davalıya borcunun bulunmadığını belirterek garanti veren banka ile satıcı aleyhine bedelsiz kalan teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti istemiyle dava açılmıştır. Davalı banka vekilinin husumet itirazı üzerine, ilk derece mahkemesince davaların ayrılmasına karar verilmiş, ardından davalı bankaya yönelik davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

                    HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair karar verilmiş, Bankacı Bilirkişi ... tarafından Mahkememize sunulan 02/04/2021 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; davaya konu teminat mektubunun davalı banka kayıtlarından çıkartılması ve davacı şirket riskinden düşürülmesi bakımından, teminat mektubu aslının fiili olarak iadesi veya doğrudan bir Mahkeme kararı ya da muhatap tarafından açık olarak ibrasının gerektiğini, bu anlamda iadeye ilişkin somut bir belge sunulmadığı ve muhatap tarafından açık bir ibra verilmediği, bu nedenlerle teminat mektubunun riskten düşülmediği, dolayısıyla mektup komisyonu tahakkuku ve tahsilinin haklı olduğu, teminat mektubunun kayıtlarından terkininin ve komisyon tahakkukunun açıklanan işlemlerden biri ile sonlandırılabileceği, Mahkemece derkenar verilerek teminat mektubunun hükümsüzlüğüne ve buna dayalı olarak teminat mektubunun kayıtlardan çıkartılmaması/çıkartılması ve tahsil edilen komisyonun iade edilmemesi/edilmesine...

                      UYAP Entegrasyonu