Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE : Dava, imzası inkâr edilen çeke dayalı icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve icra tehdidi altında ödenen tutarın istirdatı istemine ilişkindir. İ.İ.K. 72/6-7 maddesi “Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. İİK'nın 72. maddesinin 5. fıkrası gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/550 Esas KARAR NO : 2022/537 DAVA : Menfi Tespit ve İstirdat DAVA TARİHİ : 12/09/2022 KARAR TARİHİ : 15/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı alacaklı ... Elektrik tarafından, .... İcra Müdürlüğü 2021/......

      davaya konu bononun hukuken geçerli olmayıp hükümsüz olması nedeniyle davanın kabulüne ve davacının icra takibi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/571 KARAR NO : 2021/1025 DAVA : Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 31/05/2021 KARAR TARİHİ : 14/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı banka tarafından müvekkilinin vasisi bulunduğu eşi ...'a müvekkilinin bilgisi ve onayı bulunmaksızın kredi kartı ve kredi kullandırılmış ve borçlandırılmış olduğunu, tüketici kanununa aykırı işlemler yapıldığını ve bu bağlamda ... ve eşi olan vasisinin mağdur olduğunu, davalı tarafından haksız şekilde icra takibi başlatıldığını ihtiyati haciz kararı alınarak icra tehdidi altında borç kısıtlı müvekkilinden tahsil edildiğini belirterek davanın kabulü ile hukuki açıdan sakat kredi sözleşmeleri nedeniyle kısıtlı ...'ın davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, İstanbul ......

        Mahkemece iddia, cevap ve toplanan deliller doğrultusunda davacının davalıya takibe konu çeke ilişkin olarak 9.000.TL ödeme yaptığı, ancak ödeme tarihleri itibariyle istirdat davasının İİK'nun 72/7. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre sonunda açıldığı, bu nedenle istirdat davasının dinlenemeyeceği, bu durumun menfi tespit davasını da etkileyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, icra takibi nedeniyle sahtecilik iddiasına dayalı açılan menfi tespit ve ödenen bir kısım paranın istirdatı talebine ilişkindir.İİK'nun 72. maddesinin 7 ve 8.fıkrası "istirdat davasının bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılacağı, bu sürenin borç olmayan paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren başlayacağını" düzenlemektedir. Borcun kısım kısım ödenmesi halinde süre son kısımın ödenmesinden itibaren başlayacaktır(Baki Kuru,İcra İflas Hukuku Ders Kitabı, 9.bası, s.191)....

          Bu nedenle borç ödenmediği için istirdat davasının öncüsü olan menfi tespit davası açılmasında davacının hukuki yararı vardır. Bu durumda icranın geri bırakılması ya da şikayet yoluyla takibin ipali yoluna hiç başvurmamış olan davacı (borçlu), ilamlı icrada, borcunu icra dairesine ödemeden önce talep edilen Temmuz ve Ağustos ayı yönündan itfa, diğer ve takip tarihinden sonra devam eden aylar yönünden ise, ilamın kesinleşme tarihi itibariyle ödeme yükümlülüğü sona erdiği için borçlu olmadığını ileri sürerek , davalı (alacaklı)ya karşı menfi tespit davası açabileceğinden davacının menfi tespit davası açmasında bir yanlışlık yoktur....

          Karar davacı vekili ve davalı vekilince ayrı ayrı temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine; 2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir. Buna göre menfi tespit davasının devamı sırasında borcun herhangi bir nedenle ödendiği iddiası üzerine mahkemece bu iddia araştırılıp ödemenin kanıtlanması halinde, talep olmasa dahi dava kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceğinden açılan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilmelidir....

            Dava konusu 465 parsel sayılı taşınmazın 1/3 hissesine ilişkin olarak dava dışı 3. kişinin borcundan dolayı davalı banka lehine tesis edilen ipotek nedeniyle taşınmazı sonradan ipotekli olarak satın alan davacı tarafından açılan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. III. GEREKÇE 14. Öncelikle, menfi tespit davası ile ilgili genel bir açıklama yapılmasında ve ilgili yasal düzenlemelerin irdelenmesinde yarar vardır: 15. Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. 16. Menfi tespit davası 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. 17....

              Somut olayda, tespit davası zımmında tedbir kararı alınmamış olduğu ve bu sırada davacı vekilinin 29.12.2015 tarihli celsede dosya borcu ödendiği için taleplerini istirdat olarak değiştirdiklerini beyan etmesine rağmen, mahkemece, davacı vekilince icra takibi sonucu icra dosyasına ödeme yapıldığından davanın istirdat istemine dönüştüğü beyan edilmiş ise de, davanın menfi tespit istemli olarak açıldığı, dava harcının bu dava niteliğine göre açıldığı, davacı tarafça davanın istirdat niteliğine yönelik ıslah dilekçesi verilmediği, son celse bu hususta beyanda bulunulduğu anlaşılmış; davacının harcı ödenerek açılmış dava dosyasındaki talebiyle bağlı kalınarak davanın kabulü ile ... 5. İcra Dairesi'nin 2011/6494 Esas sayılı icra takip dosyasından davacının borçlu olmadığının tespitine karar verildiği görülmüştür. Yargılama aşamasında, ... 5....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı Belediye, davalı tarafından hakkında icra takibi yapıldığını ve icra dosyasına 92.618,49 TL ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek, borçlu olmadığının tespitine ve 92.618,49 TL’nin istirdadına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu