Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin fazlaya ve diğer hususlara ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın öncelikle usulden reddine, Mahkeme aksi kanaatte ise haklı savunmaları dikkate alınarak davanın reddine, haksız ve kötü niyetle açılan bu dava sebebiyle karşı tarafa menfi tespiti istenilen tutarın %20'sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, İİK 72. Madde gereğince açılan menfi tespit talebine ilişkindir. Davalı vekili ------- gönderdiği dilekçe ile -------- Sayılı dosyası ile arasında---- ve sözleşmenin güvencesi olarak verilen banka teminat mektubuna ilişkin olması, tarafların aynı olması ve davalar arasında kuvvetli bağlantı bulunması nedeniyle birleştirilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, teminat mektubuna dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 27.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece bozmaya uyularak bu kez davanın kısmen kabulü ile davacının 400 mm PVC Boru için davalıya 402.630,00 ABD doları borçlu olmadığının tespitine, Davalının 402.630,00 ABD doları tutarında teminat mektubuna yönelik el atmasının önlenmesine, muarazanın bu şekilde menine, Davacının 2 inçlik çelik kolon vanaları ve bir kanalda birden fazla boru döşenmesine ilişkin menfi tespit taleplerinin reddine karar verilmiş, bu kararın taraflarca temyizi üzerine Dairemizin 2016/3195 Esas 2016/4870 Karar sayılı ilamı ile davalının tüm davacının diğer temyiz itirazlarının reddi ile davacı yararına bozulmasına karar verilmiş ise de 22.09.2008 tarihli 2007/5492 Esas 2008/5497 Karar sayılı ilk bozma ilamında “çelik kolon vanalarıyla ilgili olarak davacı şirketin davalı ...’dan olan alacağı bilirkişilerce 100.182 USD olarak belirlendiğinden bu kalemle ilgili menfi tespit davasının bu miktar üzerinden kabulü” gerektiğinin belirtilmesine ve bu bozmaya uyulmakla davalı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğundan...

        Mahkemece, teminat mektubunun süresinin uzatılmaması halinde tazmin edileceğinin dava dışı idarenin yazısında belirtildiği, dolayısıyla davacıların tazmin edilen teminat mektubu bedelinden sorumlu oldukları, ipotek resmi senedinde hüküm bulunmayan hallerde ipoteğin temin ettiği borca ilişkin sözleşme hükümlerinin uygulanmasının ipotek veren tarafından kabul edildiği belirtilerek, depo talebine yönelik menfi tespit isteminin reddine, tazmin edilen teminat mektubuna yönelik talebin asıl alacak bakımından reddine, komisyon alacağı yönünden ise, istemin kısmen kabulüyle 436.44 TL’den borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Medenî Kanunun 887 maddesi uyarınca, “İpotekli taşınmazın maliki borçtan şahsen sorumlu değilse, alacaklının ödeme isteminin ona karşı etkili olması, bu istemin hem borçluya, hem kendisine karşı yapılmış olmasına bağlıdır." Bu hüküm uyarınca ipotek veren üçüncü kişiye ihbar yapılması zorunludur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu vekili icra mahkemesine başvurarak, bir başka icra takip dosyasındaki borç nedeniyle açılmış olan menfi tespit dava dosyasına verilen teminat mektubuna, şikayete konu icra dosyasından konan haczin kaldırılmasını talep etmiş, Mahkeme, menfi tespit davasının kesinleşmesi nedeniyle teminat mektubunun verilmesinin nedeni olan ihtiyati tedbirin hükümsüz kaldığını bu nedenle de boşta olan teminat mektubunun haczedilmesinde yasaya aykırı bir durum olmadığını belirterek şikayetin reddine karar vermiştir....

            Mahkemenin 01/02/2023 tarihli ara kararı ile, davanın alacak kısmı ile ilgili ihtiyati haciz kararı verildiğinden mükerrer şekilde talep edilen alacak (441.498,67 Euro) talebine yönelik ihtiyati haciz talebi ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına, davacının menfi tespit ve istirdat kısmına yönelik ihtiyati haciz talebinin ise dava konusu olan teminat mektubunun davalı tarafça bozdurulması nedeniyle teminat mektubu bedeli olan 510.000 Euro için talep edildiğini, alacak istemiyle ilgili ihtiyati haciz talebi kabul edilmekle birlikte menfi tespit ve istirdata yönelik teminat mektubuna ilişkin talebi teminat mektubunun haklı ya da haksız çözdürülmesi ile ilgili bu aşamada yaklaşık ispat koşulu oluşmadığından davacı vekilinin teminat mektubu bedeline ilişkin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava; davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile bayilik sözleşmesi uyarınca davalıya verilmiş olan teminat mektubuna yönelik muarazanın men'i ile bayilik sözleşmesinin feshi ve teminat mektubunun iadesi istemine ilişkindir. Davalı vekili; taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 5. maddesi uyarınca davacının yıl sonuna kadar en az 150.000-TL mal satın alacağı taahhüdü ile bağlantılı olarak dava konusu teminat mektubunun alındığını, davacının sözleşme hükümlerini yerine getirmemesi nedeniyle teminat mektubunun nakte çevrilmesi talebinin sözleşmeye uygun olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur....

                -TL menfi zararının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama aşamasında, kesin teminat mektubunun iade edildiğini, sözleşme pulu ve karar puluna ilişkin tazminat tutarlarının davalı yanca ödendiğini, bunlara ilişkin taleplerinin konusuz kaldığını, geçici teminat mektubunun nakde çevrildiğini, davanın istirdat davasına dönüştüğünü belirtmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında sözleşme imzalanmadığını, tüm işlemlerin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, kesin teminat mektubu ile 3.430.80.-TL sözleşme pulu bedeli ve 2.058.48....

                  Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2001/1545 sayılı dosyası ile menfi tespit davası açtığını, bu dava devam ederken icra dosyası borcunu 29.08.2001 tarihinde yatırarak, paranın dosyada kalmasını temin etmek için teminat yoluyla 03.09.2001 tarihinde ihtiyati tedbir kararı aldıklarını, ... Bankası’ndan 2.204.-YTL.lik teminat mektubu alındığını ve o tarihe göre belirlenen 7.021.-TL.borcun dosyaya yatırıldığını, yargılamanın sonunda müvekkilinin borç miktarının 286.78.-TL.olarak belirlendiğini, davalının icra takibini başlatarak kötüniyetini gösterdiğini ve davacı müvekkilinin zarar görmesine neden olduğunu ileri sürerek dosyada uzun süre kalan paranın sözleşme esasına göre, dava tarihine kadar belirlenen faiz tutarı 16.160.-YTL.ile teminat mektubuna yapılan masraf ve komisyon giderleri 720.-TL.ve 100.000.-TL.manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

                    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, davalı ile yapılan alışverişler nedeniyle davalıya 525.000.-TL.teminat mektubu verdiğini, ayrıca 40.500.-TL.sevkiyat primi bulunduğunu, davalı ile aralarındaki cari hesap nedeniyle 276.384.-TL.borcu olup, 248.616.-TL.lik teminat mektubuna ilişkin herhangi bir borcu bulunmadığını, teminat mektuplarının nakde çevrilmeye çalışıldığını, mektupların nakde çevrilmesi durumunda ticari faaliyetlerinde zor duruma düşeceğini iddia ederek davaya konu mektuplar nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu