Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece 11/01/2022 tarihli ara karar ile; "...Huzurdaki dava, borçsuzluğun tespitine yönelik icra takibinden sonra açılmış bir menfi tespit davasıdır. Talep de icra takibinden sonra açılan bir menfi tespit davasına ilişkin bir ihtiyati tedbir talebidir. Öncelikle bu yönüyle İİK'nın 72/3. maddesi uyarınca bu davada ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilmesinin mümkün olmadığı kanunun emredici hükmü gereği olup, bu talebin reddi gerekmiştir....

    Dava takibe konu edilen bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespitine ilişkin olup Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Davacılar tarafından bononun, “...Adi Ortaklığının” davalı bankadan talep ettiği teminat mektubuna teminat olarak verildiği itirazlarına yönelik senedin teminat olarak gayri nakdi ticari ilişki kapsamında verilip verilmediği hususu Banka kayıtları üzerinden araştırılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış hükmün temyiz eden davacılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davacılara iadesine, 20.12.2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY Dava konusu olan bononun keşidecisinin ..., lehtarının Yılmaz Gıda... Ltd....

      İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; "Davada davacı tarafın talebi üzerine davalı taraf dinlenmeden tedbir kararı verildiğini, açılan menfi tespit davasında ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, dosyaya sunulmuş davayı ispata yönelik yazılı bir delilin bulunmadığını, Menfi tespit davalarında İİK.72/3 maddesi gereğince tedbir kararı verilmesi zorunluluğunun olmadığını, mahkemece cüzi bir teminat karşılığında yıllarca sürecek bir davada tedbir kararı verilmesinin davalı-alacaklıyı zor durumda bıraktığını." beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir. GEREKÇE: Dava, menfi tespit istemine ilişkindir....

        GEREKÇE: Talep ; İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında takibin durdurulması ,olmadığı takdirde icra veznesine yatırılacak paranın alacaklıya ödenmemesi istemine ilişkindir. İİK 72/3.maddesi "İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak,... göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir. İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında teminatlı veya teminatsız takibin durdurulmasına karar verilemez. Menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir koşulları değerlendirilirken İİK 72 maddesi yanında, H.M.K. 389 vd. maddelerinin de göz önünde bulundurulması gerekir.H.M.K.'...

          Şti.’nin lehine dava dışı Gümrük Müdürlüğü’ne hitaben 16.07.2002 tarihli “kesin, kat’i ve süresiz teminat mektubu” verildiği anlaşılmaktadır. Anılan teminat mektubuna davalı ... da garanti eden sıfatı ile imza atmıştır. Uyuşmazlık konusu teminat mektubu bedelinin Gümrük İdaresi tarafından tazmininin istendiği ve bankaca tazminin gerçekleştirildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, tazmin edilen teminat mektubunun işleyen faiz, gecikme zammı ve fer’ilerinde toplanmaktadır. İcra takip tarihi itibariyle davacı banka bu tutarı ödemiş olup, ayrıca idari işlemlerin iptali için de girişimde bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalıların teminat mektubu çerçevesinde sorumlu oldukları ve bu arada davalılardan Sarılar Gümrükleme Ltd....

            İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. 2004 Sayılı İİK'nın menfi tespit ve istirdat davaları başlıklı 72.maddesinde; "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

              Bankası teminat mektubunun verildiğini, teminat mektubunun geçerlilik süresinin 31.01.2018 ve 31.01.2019 olmak üzere iki defa uzatıldığını, teminat mektuplarının iade edilmediği iddia edilerek, teminat mektubunun paraya çevrilmesinin önlenmesi yolunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 02.10.2018 tarihli ara karar ile davacı tarafça teminat mektubuna konu işin sözleşme kapsamında ifa edildiğinin ileri sürülmüş olmasına ve teminat mektubunun paraya çevrilmesi halinde bu davanın konusunun ortadan kalkacağı da dikkate alınarak teminat mektubu tutarının % 20 si oranındaki teminat karşılığında teminat mektubunun paraya çevrilmesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir. Davacının tedbir kararından süresinde haberdar olmadıkları itirazı ile ikinci talebi üzerine 11/10/2018 tarihinde yeniden tedbir kararı verilmiştir....

                Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle konuya ilişkin yasal düzenlemeler ile hukuki kavram ve kurumların ortaya konulmasında yarar vardır. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 170/b maddesinin aynı Kanun’un 72. maddesine yaptığı yollama gereğince kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte de menfi tespit davası açılabileceği açıkça anlaşılmaktadır. İİK’nin 72/1. maddesi, “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir” hükmünü haizdir. Buna göre borçlu, henüz aleyhine başlatılmış bir icra takibi yokken alacaklıya karşı borçlu bulunmadığının tespiti için menfi tespit davası açabileceği gibi aleyhine icra takibine başlanmasından sonra da menfi tespit davası açması mümkündür. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) kambiyo senetlerine ilişkin hükümler poliçe esası üzerine kurulmuştur....

                  Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle konuya ilişkin yasal düzenlemeler ile hukuki kavram ve kurumların ortaya konulmasında yarar vardır. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 170/b maddesinin aynı Kanun’un 72. maddesine yaptığı yollama gereğince kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte de menfi tespit davası açılabileceği açıkça anlaşılmaktadır. İİK’nin 72/1. maddesi, “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir” hükmünü haizdir. Buna göre borçlu, henüz aleyhine başlatılmış bir icra takibi yokken alacaklıya karşı borçlu bulunmadığının tespiti için menfi tespit davası açabileceği gibi aleyhine icra takibine başlanmasından sonra da menfi tespit davası açması mümkündür. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) kambiyo senetlerine ilişkin hükümler poliçe esası üzerine kurulmuştur....

                  Mahkemece, menfi tespit talebinin temel ilişkiden bağımsız soyut borç ikrarı içeren emre muharrer senede ilişkin bulunması nedeniyle kural olarak ispat yükünün davacıda olduğu, davaya konu senedin ihdas bölümünde "malen" ibaresi bulunduğu halde, davacı tarafça bu senedin teminat senedi olarak verildiği, davalı tarafça ise senedin davacıya verilen para borcu nedeniyle düzenlendiğinin iddia olunduğundan çift taraflı talil olgusu gerçekleştiği, bu durumda ispat yükünün yer değiştirmediği, davacının iddiasını yazılı belge ile ispatlaması gerektiği ancak ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, bonoya dayalı menfi tespit davasıdır....

                    UYAP Entegrasyonu