Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) mal varlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Davacının da dilekçesinde belirttiği üzere, dava konusu taşınmaz ilişkin ortaklığın giderilme davası kesinleşmiş, ancak taşınmaz henüz satılmamıştır. Sebepsiz zenginleşme durumu taşınmazın satılıp, bedelinin davalılar tarafından alınması durumunda gerçekleşecektir. Bu durumda, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmayıp, davanın bu nedenle reddi gerekir ise de, sonuç itibariyle doğru olan hükmün ONANMASINA, TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 06/11/2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Esas sayılı icra dosyasında, davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında 30/09/2015 keşide tarihli, 25.000 TL bedelli çeke dayalı olarak, çek bedeli ve ferileriyle birlikte toplam 41.020,66 TL alacağın tahsili talebiyle, ilamsız takip başlattığı, takibin 11/07/2019 tarihli olduğu, davalının süresinde asıl alacak ve ferilerine itiraz ettiği, çekin süresinde ibraz edilmediğinden kambiyo vasfında olmadığı, TTK sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanamayacağı, sebepsiz zenginleşme için bir yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden zamanaşımı gerçekleştiğinden alacaklının talep hakkının bulunmadığı beyan edilerek itiraz edildiği anlaşılmıştır. Çek örneğinden; ... Tahtakale Şubesi'ne ait keşidecisi .......

      Buna göre sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) malvarlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ile zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Somut olayda davacı; hem kesinleşmiş mahkeme kararı gereği davaya konu hafriyatı kaldırdığını hem de hafriyatı kaldırmak için gereken masrafı da davalılara ödediğini, böylece mükerrer ifada bulunduğunu iddia etmektedir. Bir başka deyişle, davacı tarafından; kesin hükmün ortadan kaldırılması değil, mükerrer ifada bulunduğu iddiası ile, fazladan yapılan ödemenin iadesi talep edilmektedir....

        Ancak, dava konusu uyuşmazlık, menfi tespit ve sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacağın tahsili talebine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre borçludan faiz talep edilebilmesi için zenginleşenin iyiniyetli ya da kötüniyetli olduğuna bakılmadan temerrüde düşürülmesi gerekir. İade talebinde bulunulmadan temerrüt faizinin işlemeyeceği açıktır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT -KARAR- Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı menfi tespit isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 3. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Dava takibin dayanağı bonodaki imzanın davacıya(borçluya) ait olmadığı ve takibin dayanağı bononun zamanaşımına uğradığı iddiasına dayalı menfi tespit talebine ilişkindir. Mahkemece takibin dayanağı bononun zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle menfi tespit davasının kabulüne karar verilmiş ise de zamanaşımı iddiasına dayalı olarak menfi tespit davası açılamayacağından hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 05.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı (geçerli) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) mal varlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Geçersiz sözleşme gereğince, diğerinin mal varlığına kayan değerlerin iadesi "Denkleştirici Adalet" düşüncesine dayanmaktadır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebebe dayanmadan başkasının mal varlığından istifade ederek, kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğü bulunduğunu ifade eder....

                Hukuk Dairesi'nin 15/02/2018 tarih, 2017/4049 esas ve 2018/694 karar sayılı ilamı; ''...TTK.’nun 818. maddesi göndermesi nedeniyle aynı Kanun’un 732. maddesinde özel olarak düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanan sorumluluğu devam etmektedir. Bu halde bir yıllık süre, çeklerin gerçek keşide tarihlerine göre muhatap bankaya ibraz edilebilecekleri sürenin sonundan itibaren başlamaktadır. Eldeki menfi tespit davası 13.03.2014 tarihinde açılmış olup, dava tarihi itibariyle davacının sebepsiz zenginleşme sorumluluğu devam etmektedir. Bu sebeple davanın reddi sonuç itibariyle doğrudur. Ancak gerekçede yer alan sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanmasına ilişkin süre geçmeden ibrazın sağlandığı, başka bir deyişle sebepsiz zenginleşmeden doğan hakların dermeyan edildiği yönündeki saptama uygun değildir....

                  Hukuk Dairesi'nin 15/02/2018 tarih, 2017/4049 esas ve 2018/694 karar sayılı ilamı; ''...TTK.’nun 818. maddesi göndermesi nedeniyle aynı Kanun’un 732. maddesinde özel olarak düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanan sorumluluğu devam etmektedir. Bu halde bir yıllık süre, çeklerin gerçek keşide tarihlerine göre muhatap bankaya ibraz edilebilecekleri sürenin sonundan itibaren başlamaktadır. Eldeki menfi tespit davası 13.03.2014 tarihinde açılmış olup, dava tarihi itibariyle davacının sebepsiz zenginleşme sorumluluğu devam etmektedir. Bu sebeple davanın reddi sonuç itibariyle doğrudur. Ancak gerekçede yer alan sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanmasına ilişkin süre geçmeden ibrazın sağlandığı, başka bir deyişle sebepsiz zenginleşmeden doğan hakların dermeyan edildiği yönündeki saptama uygun değildir....

                    Hukuk Dairesi'nin 15/02/2018 tarih, 2017/4049 esas ve 2018/694 karar sayılı ilamı; ''...TTK.’nun 818. maddesi göndermesi nedeniyle aynı Kanun’un 732. maddesinde özel olarak düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanan sorumluluğu devam etmektedir. Bu halde bir yıllık süre, çeklerin gerçek keşide tarihlerine göre muhatap bankaya ibraz edilebilecekleri sürenin sonundan itibaren başlamaktadır. Eldeki menfi tespit davası 13.03.2014 tarihinde açılmış olup, dava tarihi itibariyle davacının sebepsiz zenginleşme sorumluluğu devam etmektedir. Bu sebeple davanın reddi sonuç itibariyle doğrudur. Ancak gerekçede yer alan sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanmasına ilişkin süre geçmeden ibrazın sağlandığı, başka bir deyişle sebepsiz zenginleşmeden doğan hakların dermeyan edildiği yönündeki saptama uygun değildir....

                      UYAP Entegrasyonu