Geçersiz sözleşmelere göre verilenlerin iadesi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri istenir. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı (geçerli) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) mal varlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Geçersiz sözleşme gereğince, diğerinin mal varlığına kayan değerlerin iadesi "Denkleştirici Adalet" düşüncesine dayanmaktadır....
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-YHGK'nın 06.04.2011 tarih ve 2010/3-727 E. ve 2011/75 K; Dairemizin 12.03.2014 tarih ve 2013/8037 E., 2014/1827 K. sayılı ilamında açıklandığı üzere; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 818 sayılı Borçlar Kanunu'ndaki sebepsiz zenginleşmeye ilişkin maddelerdeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir....
Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;Dava, takip borçlusu olmayan davacının haciz baskısı altında takip borcuna istinaden ödeme yapmış olması sebebiyle sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı istirdat istemine ilişkindir. İİK 72. Maddesine dayalı açılacak istirdat davalarında davacı sıfatı takip borçlusuna aittir. Takip borcunun 3. Kişi tarafından ödenmesi halinde de, borçlu sıfatı bulunmayan 3. Kişiye takip hukukuna özgü düzenleme getiren İİK 72.maddeye dayalı istirdat davası açma hak ve yetkisi vermez. Eldeki davada davacı takip borçlusu olmadığı halde haciz baskısı altında itirazi kayıtla takip borcuna karşılık yapmış olduğu ödemenin tahsilini talep etmiş olmakla, davanın hukuki dayanağı TBK 77. ve devamı maddelerde düzenlenen sebepsiz zenginleşme müessesesidir ve davacının aktif husumet ehliyetine sahip olduğu açıktır....
Kanunu’nun 732. maddesine dayalı sebepsiz zenginleşme davasıdır. Bu dava, sıkı şekil şartlarına bağlanmış kambiyo hukukuna özgü bir davadır. Çekin karşılıksız çıkması nedeniyle, müracaat borçlularına başvurma hakkını kaybeden hamil, hakkı olan alacağını tahsil edemediğinden mal varlığında bir azalma olmakla birlikte, keşidecinin mal varlığında ise bir artış bir nevi hamilin zararına gerçekleşen bir zenginleşme meydana gelmektedir. Bu davanın ... Kanunu’nun 72 vd. maddelerine dayalı sebepsiz zenginleşme davasından tamamen farklı, kambiyo hukukuna dayalı özel bir dava olduğu tartışmasız olarak kabul edilmektedir.... Hukukunda yer alan sebepsiz zenginleşme davasının bir alt nevi olarak kabulü de mümkün değildir. Çek hamilinin mal varlığındaki azalma, çekin süresi içinde ibraz edilmemesi ya da ödenmediğinin yine süresi içinde tespit ettirilmemesi yahut alacak hakkının zamanaşımına uğramış olması gibi, "kanuna uygun" bir sebepten, kanun hükmünden kaynaklanmaktadır. Oysa ... Kanunun 77....
Dava, davalının hesabına sebepsiz olarak yapılan 31.170,00 TL havale sebebiyle sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı istirdat istemine ilişkin olup mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, davacılar vekilinin temyiz istemi üzerine Dairenin 18.04.2022 günlü ilamıyla onanmıştır. Onama ilamına karşı davacılar vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuş ise de dava değeri olan 31.170,00 TL’nin yukarıda anılan Kanun hükmü uyarınca karar düzeltme sınırının altında kaldığı anlaşıldığından davacılar vekilinin karar düzeltme dilekçesinin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin karar düzeltme dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davacılara iadesine, 21.11.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmayıp talebin sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkin olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacılar, murislerinden intikal eden taşınmazın kiraya verilmiş olduğunu, murisin eşi tarafından kira bedellerinin tahsil edildiğini belirterek davacıların veraset belgesine göre paylarına düşen kira bedelinin tahsilini talep etmektedirler. Davacıların iddiasına göre taraflar arasındaki temel ilişkinin kira sözleşmesi kapsamında değil sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak davası niteliğinde olduğu gözetildiğinde, buna göre uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 09.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı ilişkin tazminat talebi davası istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK 3. Değerlendirme Dava, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı ilişkin tazminat talebine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı vekili, davacının ... Ada, ... parsel sayılı taşınmazın 7.670,23 m²'ye karşılık gelen hissesini dava dışı hissedarlardan 08.04.2021 tarihinde satın aldığını, satın aldıktan sonra taşınmazın üzerindeki taşları toplayarak ve taşınmaz üzerine ağaçlar dikerek değerini artırdığını, davalının Gölcük 1....
Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. TBK'nın 77 ve devamı maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Somut olayda davacı, hukuka aykırı olarak tahsil edildiğini iddia ettiği ve bilirkişi incelemesi ile tespit edilecek miktarın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini istemiştir....
Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. TBK'nın 77 ve devamı maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Somut olayda davacı, hukuka aykırı olarak tahsil edildiğini iddia ettiği ve bilirkişi incelemesi ile tespit edilecek miktarın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini istemiştir....
Bunun haricinde cirantalara karşı sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanarak müracaat edilmesine olanak bulunmamaktadır. Davacı, TTK 732. Maddesinde belirtilen sebepsiz zenginleşme sebebine dayanmış olup 6102 sayılı TTK'nın 732. maddesi uyarınca zamanaşımına uğramış bonoya dayalı olarak sebepsiz zenginleşme nedeniyle açılan işbu davanın ancak keşideci aleyhine açılabilecek olmasına göre, ciranta/lehtar olan davalı hakkında zamanaşımına uğramış bono nedeniyle sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak müracaat edilemeyeceği gözetilerek davanın reddine karar verilmiştir(Yargıtay 11.HD. 2013/16390 Esas 2014/4214 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere). Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin ise takibin kötüniyetli olduğuna dair bir delil bulunmadığından reddine karar verilmiştir....