ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2021 NUMARASI : 2020/77 ESAS, 2021/201 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit KARAR : Nevşehir 2....
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre dava, bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır. Davacı yan takibe konu senedin emlak komisyonu olarak ödendiğini, satış olmazsa geçersiz olacağının kararlaştırıldığını iddia etmiş buna ilişkin davacının ıslak imzasını içeren yazılı delil sunmuştur. Davalı senet altındaki imzasını inkar etmiş olmakla, HMK 211 uyarınca işlem yapılmış, davalının isticvap beyanları alınmış, yazı ve imza örnekleri alınmış, diğer yerlerden getirtilen yazı imza örnekleri ile birlikte dosya jandarma Kriminal birimine gönderilmiş, düzenlenen raporda imzanın davalı eli ürünü olduğu sabit olmuştur. Rapor Antalya CBS .../... sayılı dosyasında aldırılan ATK fizik ihtisas dairesi raporu ile de uyumludur. Buna göre takibe konu senedin emlak komisyonu olarak ödendiği, satış olmazsa geçersiz olacağının kararlaştırıldığı kabul edilmiş olup, satışın gerçekleşmediği ihtilaflı değildir. Senet bedelsiz olmakla menfi tespit isteminin kabulü gerekir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Dava, çek istirdadı ve sebepsiz zenginleşme nedeni ile alacak istemine ilişkin olup, menfi tespit ya da itirazın iptali talebini içermemesi nedeniyle kararın temyiz incelemesi Yüksek 11. Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. Dava dosyası yüksek 13. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararı ile Dairemize geldiğinden Yargıtay Başkanlar Kurulunun 04.02.2010 tarih ve 3 sayılı kararı uyarınca, görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın doğrudan Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına 06.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece de isabetli olarak davanın İİK 72. maddesine dayalı menfi tespit davası olduğu nitelemesi yapılmıştır. Davanın mevcut hali ile menfi tespit davası olması ve dayanılan hukuki sebep itibariyle BK 31 ve TBK 39. maddesindeki 1 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanması gerektiğinden, sebepsiz zenginleşmeye uygulanması gereken TBK 82. maddenin uygulama yeri bulunmadığından, davacılar vekilinin TBK 82. maddesindeki; "zenginleşme, zenginleşenin bir alacak hakkı kazanması suretiyle gerçekleşmişse diğer taraf, istem hakkı zamanaşımına uğramış olsa bile, her zaman bu borcunu ifadan kaçınabilir" hükmü kapsamında, sebepsiz zenginleşmeye bağlı zamanaşımı süresinin def'i olarak ileri sürülmemesi, boşanma davası gibi diğer davalar sebebiyle zamanaşımı süresinin kesilmesi vb. sebeplerle talebin sebepsiz zebginleşme açısından zamanaşımına uğramadığının kabulü gerektiği yönündeki istinaf sebebinin reddine karar vermek gerekmiştir....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:Dava, ------- İcra Dairesi'nin -------- Ess sayılı takibine ve takibe dayalı bonoya ilişkin senedin teminat senedi ve bedelsiz olduğu iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır. Davanın görevsiz ve yetkisiz mahkemede ilk açılma tarihinin 26/04/2023 olduğu görülmüş, bu tarihte menfi tespit davalarının arabuluculuğa tabi olacağını öngören yasa maddesinin yürürlükte olmadığı, dolayısıyla davanın yasal olarak arabuluculuğa tabi olmadığı tespit edilmiştir.Dava konusu senet aşağıdaki gibidir: Davacının dava dilekçesinde aşağıdaki şekilde iddiada bulunduğu görülmüştür....
nun 77-82.maddelerinde) göre sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. 22.02.1991 gün, 1990/1 E.- 1991/1 K.sayılı YİBK'nda da vurgulandığı gibi; iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Uyuşmazlık konusu olayda olduğu gibi; dava tarihinden önce yapılan imalatlar nedeniyle sebepsiz zenginleşme borçlusunun (davalıların) bu imalatın yapıldığı tarihte ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği kabul edilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESPİT İSTEMLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, sebepsiz zenginleşme nedeniyle menfi tespit istemine ilişkin olup, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin bozma ilamına ilamına göre hüküm kurulmuştur. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,08.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, tapu iptal ve tescil talepleri reddedilmiş, davacılar tarafından ödenen sözleşme bedellerinin denkleştirici adalet ilkesi gereğince dava tarihinde ulaşacağı değer tespit edilerek belirlenen miktarın davalı ...'dan alınmasına karar verilmiştir. Davacının talebini sebepsiz zenginleşme sebebine dayandırması nedeni ile sebepsiz zenginleşme kurumundan kısaca bahsetmekte fayda vardır. Borç sebeplerinden biri olan ve Türk Borçlar Kanunu'nun 77. ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme, haklı bir sebep olmaksızın bir başkasının malvarlığından ya da emeğinden yararlanma olarak tanımlanır. Sebepsiz zenginleşme için, bir taraf zenginleşirken diğer tarafın fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme kurumunun temel özelliklerinden biri "şahsilik" prensibidir....
Dava, hukuksal nitelikçe sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı, alacak istemlidir. Sebepsiz zenginleşme, 818 ... Borçlar Kanunu’nun genel kurallarına ilişkin birinci kısmın birinci bölümünde “borç ilişkilerinin kaynakları arasında” ve üçüncü ayırımında 61 ilâ 66.maddeler arasında düzenlenmiştir. Borçlar Kanunu’nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre; sebepsiz zenginleşme, geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Hemen belirtilmelidir ki, sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; taraflar arasındaki kooperatif üyelik hakkı devir sözleşmesi ile satın alınan ve dava dışı koperatif borçlarından dolayı üzerinden hacizler bulunan dairenin, bu durumunun gizlendiği ve bu surette aldatıldığı iddiasına dayalı olarak ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili istemine ilişkin olup, kooperatifler hukukunun uygulanmasına gerektiren bir çekişme bulunmadığından, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 12.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....