Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HMK'nın 389 v.d. maddelerinde geçici hukuki korumalar arasında ihtiyati tedbir düzenlenmiş olup, HMK'nın 389. maddesinde "mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebi ile bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." düzenlemesi bulunmaktadır. Görüldüğü üzere kanun koyucu bu konuda hakime oldukça geniş bir takdir alanı bırakmıştır. Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir. İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir....

Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2021/834 Esas sayılı menfi tespit davasına ilişkin dosyasında verilen 29.09.2021 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile "icra takibinin 28.09.2021 tarihinden önce açılmamış olması kaydıyla talebe konu bonolar hakkında icra takibinin borçlu yönünden yapılmasının tedbiren durdurulmasına karar verildiği, takipten önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkemece, 29.09.2021 tarihli ara kararı ile davacı hakkında menfi tespit davasına konu beş senet hakkında yeni takip yapılmamasına karar verildiği, anılan tedbir kararı nedeniyle tedbire konu senetler hakkında icra takibine başlanılması mümkün olmadığı, bu tedbir kararına rağmen yapılan takibin iptal edilmesinin gerekli olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulü ile yapılan takibin iptaline karar verilmiştir....

    Bu hüküm uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır (HMK m.390/3). O halde ihtiyati tedbir talep eden taraf ihtiyati tedbire esas olan hakkı belirtmeli, ihtiyati tedbir sebebi ile buna ilişkin vakıaları göstermeli, ihtiyati tedbir talebini haklı kılacak delilleri belirterek dilekçesine eklemeli ve talep ettiği ihtiyati tedbir türünü göstermelidir....

      DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Yerel Mahkemede görülmekte olan işbu dava konusunun icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davası olduğunu, İİK.nun 72/3 maddesinde "İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini, ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir."...

      Davalı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi için kanunun aradığı şartlar gerçekleşmediği, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için bulunması gereken yaklaşık ispat koşulu da somut olayda gerçekleşmediği, Kaçak elektriğin kullanıldığına dair video kayıtlarının mevcut olduğu, kaçak elektrik kullanımı ispat olunduğu, tedbirin %15 teminat mukabilinde verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğu, verilen ihtiyati tedbir kararı, ortaya çıkacak kamu zararının engellenmesinin önüne geçtiği, İhtiyati tedbir kararının meydana getirebileceği sonuçların Mahkemece hiçbir suretle değerlendirilmediği, davalı şirketin Anayasal haklarına aykırılık oluştuğu, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, davalı şirket tarafından tahakkuk edilen alacak miktarının %100'ünün teminat olarak depo edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, menfi tespit davasının sahtecilik iddiasına dayanılarak açılması halinde HMK 209 maddesinin dikkate alınması gerektiğini, bu nedenle senede dayanarak yürütülen işlemlerin duracağını, dolayısıyla da senede dayanılarak başlatılan icra takibinin de durması gerektiğini, davada takibe konu senette düzenlenen tarihin altındaki imzaların müvekkiline ait olmadığını, HMK 209 maddesi göz önünde bulundurulmadan tedbir talebinin reddine karar verilmesinin yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istinaf konusu etmiştir. GEREKÇE:Talep, ihtiyati tedbire ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, bonoya dayalı başlatılan takiple ilgili olarak açtığı meni tespit davasında imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, icranın durdurulmasına yönelik tedbir isteminde bulunmuş, mahkemece ihtiyati tedbir talebi reddolunmuştur....

          ve yasaya aykırı olduğunu, hukuki dinlenme hakları ihlal edilerek yokluklarında verilen ihtiyati tedbir kararının hukuka aykırı olduğunu, ihtiyati tedbir harcı alınmamasının doğru olmadığını, tedbir kararı verilecekse dahi borcun tamamı üzerinden teminat alınması gerektiğini, davacının tedbir kararından sonra da kaçak kullanmaya devam etmesi ihtimalinde dahi koruma getircek şekilde ihtiyati tedbir kararı verildiğini, tedbir kararı ile birlikte kaçak kullanımın önünün açılacağını, belirterek, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

          Mahkemece, davacılardan ... tarafından ... sulh hukuk Mahkemesinin 2005/1287 esasında kayıtlı sözleşmenin devamı ve ihtiyati Tedbir talepli dava açıldığından, davasının tefriki ile yetkili ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, diğer davacı ... yönünden ise, davalı Emekli Sandığı Bölge Müdürlüğü ... da olduğundan dosyanın talep halinde ... asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davalı Emekli Sandığı mensuplarına verilecek ilaçların davacı eczacılarca karşılanmasına ilişkin sözleşmelerden kaynaklanan muarazanın önlenmesi, maddi ve manevi tazminat isteklerine ilişkindir....

            İlk derece mahkemesi 16/01/2023 tarihli ara kararında; "...HMK. 390/3 "Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek Zorundadır. hükmü uyarınca ihtiyati tedbir talep edenin dilekçesinde, istediği tedbir türünü açıkça belirtmesi gerektiği hususunun düzenlendiği, dava dilekçesinin incelenmesinde; davacının istemiş olduğu tedbirin ne olduğunun net bir şekilde anlaşılmadığı, dilekçe içeriğinden davacının netice-i talebinin T3 ile sözleşme yapılması doğrultusunda muarazanın giderilmesi talebinin olduğunun anlaşıldığı, ihtiyati tedbir talebinin ise, yine aynı hususta olduğunun mahkememizce değerlendirildiği, bu nedenle netice-i talebi karşılayacak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği" gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/4 D.İş sayılı dosyasında tedbir kararı verildiğini, İİK’nın 72. maddesine göre borçlunun icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabileceğini, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini ancak borçlunun gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın % 15’inden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesine girecek paranın alacaklıya verilmemesini isteyebileceğini, davanın İİK’nın 170/b maddesinin yollamasıyla İİK’nın 72. maddesine tabi olduğunu, ancak İzmir 5....

              UYAP Entegrasyonu