Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın kambiyo senetlerinden kaynaklı olarak açılmış olan menfi tespit davası olduğunu, davanın görevsiz yerde açıldığını öncelikle davanın görevsizlik sebebiyle usulden reddinin gerektiğini, bononun üzerinde hiç bir kayıt ve şartın bulunmadığını, bononun elden alınan borca karşılık verildiğin, senedin sebepten mücerret olduğunu ve haksız ve hukuksuz davanın reddini istemiştir. Dava, davalı tarafça davacı aleyhine Silivri İcra Dairesi’nin ... esas sayılı dosyası ile başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve icra takibinin durdurulması istemine ilişkindir. Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re'sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmıştır. Dava; kambiyo senedine dayalı olarak başlatılan icra takibi nedeniyle davacı kiracının senedin kira sözleşmesi gereğince teminat senedi olduğu iddiası ile açtığı menfi tespit davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, davacı kiracı tarafından davalı kiraya veren aleyhine açılan menfi tespit istemine ilişkindir....
İcra Müdürlüğünün 2020/591 esas ayılı icra takibinin tedbiren durdurulmasını, açılan işbu davanın kabulüne ödenen 78.000,00 TL yi dava tarihinden başlayan yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, müvekkilinin Denizli 2. İcra Müdürlüğünün 2020/591 esas sayılı dosyasında borçlu olmadıklarının tespitine ve kötü niyetli icra takibi nedeni ile %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2006/16175 Esas sayılı dosyasında müvekkili hakkında başlatılan takip nedeniyle ... Asliye 2. Ticaret Mahkemesinin 2006/534 Esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açıldığını, ihtiyati tedbir nedeniyle icra dosyasına ... alınan 40.000,00.-TL'lik, mahkemenin dosyasına ise 10.000,00.-TL'lik teminat mektubu ibraz edildiğini, teminat mektupları nedeniyle üç ayda bir teminat mektubu nedeniyle komisyon ödemek zorunda kaldığını, menfi tespit davasının müvekkili lehine sonuçlanıp, kararın kesinleştiğini ileri sürerek teminat mektupları için bankaya ödenen 9.570,00.-TL komisyon ücreti nedeniyle uğradığı zararın davalıdan tahsili için ... 11....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine taraflar arasındaki 03.07.2006 tarihli kira sözleşmesine dayalı olarak toplam 6.000.00 YTL kira bedelinin ödenmesi için icra takibi yaptığını, müvekkilinin kira bedellerini davalıya ve oğluna ödediğini ileri sürerek icra takibinden dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, % 40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davacının müvekkiline olan borcunu ödemediğini, davacının elinde ödemeye ilişkin belge bulunmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuş, % 40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğü’ nün 2016/2110 esas sayılı icra takip dosyasında kambiyo takibi senede yönelik herhangi bir ödemenin belgesinin bulunmadığı, davalının kira ilişkisini ve bu kira ile kambiyo ilişkisini kabul etmediği gibi teminat senedi olduğuna dair herhangi bir delilin olmadığı,… ” gerekçesi ile davanın reddine karar verildiğini, davacıların dava konusu senetlerin kira ilişkisi nedeniyle verildiğine ilişkin iddiasını da ancak müvekkilinin eli imzası olan makbuz, yazılı bir belge gibi kesin bir delil ile kanıtlamaları gerektiğini, davacıların başka bir şahsın banka hesabına yaptıkları ödemelerden bahisle kira ilişkileri nedeniyle oluşan kira borç ve bedellerine mahsuben kısmen ödeme yaptıklarını iddia etmekte olduklarını ve buradan hareket ile senetleri kira karşılığında verdiklerini ve ödemelerin de takibe konu senetler karşılığında yapıldığını iddia etmekte olduklarını, ödeme yapılan kişinin farklı olması ve senetlerde alacaklının farklı bir kişi olması ve yine senetlerde bedel kaydı...
ın takip yapmadığını bu nedenle hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, davalı ... ile davacı arasında 01.10.2011 tarihli, bir yıl süreli kira sözleşmesi imzalandığını, taraflar arasında sözlü akit bulunmadığını, davacıdan teminat alınmadığı gibi kira ilişkisine dayalı senette alınmadığını, davacının kira bedellerini ödemediğinden hakkında takip yapıldığını, davacının haksız şikayetinin beraatle sonuçlandığını, davacının davalı ... teslim ettiği koyunların davacı tarafından ödenmeyen elektrik, su faturaları ile taşınmazın bahçesine kaçak yapılan hayvan barınağının yıktırılması için yapılan 1.600 TL masraftan mahsup edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., davacı tarafından imzası inkar edilmeyen 01.10.2011 başlangıç tarihli, bir yıl müddetli, aylık 250 TL bedelli kira sözleşmesine dayanarak, 17.12.2012 tarihinde başlattığı icra takibi ile ödenmeyen 10 aylık kira borcu 2.500 TL'nin tahsilini istemiştir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 18.05.2009 tarihli kira sözleşmesinden doğduğu iddia edilen kira bedelinin tahsili için başlatılan icra takibi nedeniyle menfi tespit istemine ilişkin olup, davanın açıldığı 08/08/2018 tarihinde görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden (re’sen) gözetilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece görevsizlik karara verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmesi doğru olmadığından HMK 353/1- a-3 maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İcra Müdürlüğü'nün 2011/4768 sayılı takip dosyasının dayanağı olan sözkonusu bonolar nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %40'dan az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacının iddialarını kabul etmediklerini, davacının dosyaya ibraz ettiği ödeme dekontlarının finansal kiralama sözleşmesine ilişkin kira borcu olduğunu, icra takibine konu bonolarda davacının iddialarına ilişkin bir kayıt bulunmadığını ve bonoların ifa amacıyla verildiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur....
Takip ve davaya konu bononun 01.06.2015 başlangıç tarihli kira sözleşmesine istinaden verildiği ve kira alacaklarının teminatı niteliğinde olduğu tarafların kabulündedir.Davalı kiralayan, kiracı şirket hakkında kira alacağının tahsili amacıyla 17.01.2018 tarihli icra takibini başlattığı, itiraz üzerine takibin 24.01.2018 tarihinde durdurulduğu,29.01.2018 tarihinde itirazın iptali davasının açıldığı,davalı kiralayanın bu sefer 14.03.2018 tarihinde bonoya dayalı icra takibi başlattığı dolayısıyla bonoya dayalı başlatılan takip tarihinde kira alacaklarına ilişkin itirazın iptali davasının derdest olduğu ilk derece mahkemesinin yazılı gerekçelerle menfi tespit davasının kabulüne ve davacı yararına kötüniyet tazminatına hükmetmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1- b-1.maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir....