Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı alacaklı kira sözleşmesine dayanarak davalı kiracı hakkında başlattığı icra takibi ile aylık 1.250 TL'den ödenmeyen 2006 yılı Mart ayı ila 2007 yılı Şubat ayları, aylık 1.350 TL'den 2007 yılı Mart ayı ila 2007 yılı Aralık ayları arasındaki 22 aylık toplam 28.500 TL kira alacağının 13.680 TL işlemiş faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin tebliği üzerine, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde özetle, borcu olmadığını, borcun ödendiğini, alacaklı hakkında başlatılan icra takibi üzerine tahsili engellemek için alacaklının bu takibi başlattığını belirterek borca, faize ve ferilerine itiraz etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlunun itirazı üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, tahliye ve icra tazminatı isteminde bulunmuştur. Mahkemece davalının itirazında kira sözleşmesine ve kiracılık sıfatına itiraz ettiği,davalının itirazlarının yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, ... 20....

      "İçtihat Metni"İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Davacı alacaklı, tarafından davalı borçlu aleyhine 13/09/2013 tarihinde başlatılan icra takibi ile 131.124,57 USD kira alacağının tahsili istenilmiştir. Ödeme emri davalı borçluya 19/09/2013 tarihinde tebliğ edilmiş, 26/09/2013 tarihinde borca itiraz edilmiştir....

        Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın halefiyet yoluyla talep edilen tazminata ilişkin ilamsız icra takibine karşı açılmış menfi tespit davası olup kira sözleşmesinden kaynaklanmadığından bahisle görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda uyuşmazlık, 6102 sayılı TTK.nin 1472 (6762 sayılı TTK.nin 1301) maddesi uyarınca davalı ... şirketi tarafından dava dışı sigortalısına ödenen tazminatın, davacıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı ... şirketi icra takibini dava dışı sigortalısına halefiyeten yaptığına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davacı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Dava dışı sigortalı ile davacı arasında kira sözleşmesinin varlığı tarafların kabulünde olup taraflar arasındaki ilişkide kira sözleşmesi hükümleri uygulanacak olduğundan, 6100 sayılı HMK.nin 4. maddesi (1086 s....

          Buna göre; yapılan yargılama sonucunda davanın reddine ilişkin kararla birlikte borçlu(davacı)nun %40 oranında tazminatla sorumlu tutulabilmesi için alacaklı(davalının) bir icra takibi yapmış olması, İİK'nun 72/2-3 maddeleri gereğince takibin durdurulması veya icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı alması ve aldığı bu kararın infaz edilmiş olması gereklidir. Ancak açılan menfi tespit davası sırasında borcun ödenmesi sonucu istirdat davasına dönüşmüş olan davanın reddi halinde alacaklı(davalı) yararına alacağının alınan bir tedbirle geciktirilmesi söz konusu olmadığından davacı aleyhine tazminata hükmedilmemesi gerekir. ( ... İtirazın İptali, Borçtan Kurtulma, Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, 2007/..., s. 796 vd.)...

            K A R A R Davacılar, davalı kiralayan tarafından haklarında icra takibi başlatıldığını, takipte kira alacağının çok abartılmış olduğunu, aylık kira bedelinin 300-TL olmasına rağmen 2.000-TL olarak gösterildiğini, taraflar arasında yazılı bir kira akdi bulunmadığını, kira ödemelerinin bazen çekle bazen de elden nakit olarak yapıldığını ileri sürerek, icra takibi nedeniyle borçlu olmadıklarının tespiti ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesini istemişlerdir. Davalı, davacı tarafın icra takibine itirazında aylık 2.000-TL kira bedeline itiraz etmediğini, ispat yükünün davacı tarafta olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....

              Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, ödeme emrinin borçluya 30/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinde borçlunun alacaklıyı tanımadığı, böyle bir kira borcunun bulunmadığını beyan ederek itirazda bulunduğu, ancak itiraz üzerine ödemeye ilişkin belge eklenmediği gibi davalının duruşmada kira ödemesi yapmadığı yönünde beyanda bulunduğu, buna göre itirazın haksız olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulü ve tahliyeye karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 11.03.2015 tarihinde başlatılan icra takibi ile 11.712,80 TL kira alacağının tahsili istenilmiştir....

                Davalı, yurt dışında yaşaması sebebiyle banka hesaplarının kontrolünü sürekli sağlayamadığını, bu nedenle davacı borçlu aleyhine takip başlattığını, borçlunun icra takibine karşı icra dairesinde itiraz hakkı varken bu hakkını kullanmayarak menfi tespit davası açmasının hakkın kötüye kullanımı olduğunu belirtmiştir. Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibinden kaynaklı borçlu bulunmadığının tespiti ve takip konusu borcun %20 si oranında kötü niyet tazminatının tahsili talebine ilişkindir....

                  Davalı, kantin kira borcunun 8.100,00TL olduğunu, ayrıca davacının kızının iki yıl boyunca dersanede eğitim görmesi sebebi ile 5.100,00 TL borcu kaldığını, kira borcu ile beraber toplam 13.200,00TL borcu bulunmasına rağmen şimdilik 5.100,00 TL'lik borcun tahsili amacıyla takip yapıldığını, davacının iddialarının yerinde olmadığını savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, eğitim gideri alacağının tahsili için yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti isteğine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, hizmet satımından kaynaklandığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz....

                    Dava, kira sözleşmesinin erken feshi nedeniyle tazminat alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın davalı ...'a alt kiraya verildiğini, alt kiracının kiralanan taşınmazı süresinden önce tahliye etmesi nedeniyle alt kira sözleşmesi gereğince ödenmesi gereken altı aylık kira tazminatının tahsili amacıyla davalılar aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalıların haksız yere icra takibine itiraz ettiklerini belirterek itirazların iptaline karar verilmesini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu