WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracı tarafından açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalıya hiçbir kira borcu olmadığı halde davalının ... 4. İcra Müdürlüğü’ nün 2009/4285 Esas dosyası ile icra takibi başlattığını, eşyalarının ve maaşının haczedildiğini, davalıya borçlu olmadıklarının tespitini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı kiraya verenin kira alacağını somutlaştıramadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacı kiracının 1808,58 TL borcu olmadığının tespitine karar verilmiştir....

    nin davacıya ödendiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, icra takibine konu 2.950 TL. senet nedeniyle davacının davalıya 2.300 TL. borçlu kaldığının tespitine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, ödeme iddiasına dayalı menfi tespit davası olarak açılmış ve dava değeri olarakta ödendiği iddia edilen 2.650 TL. gösterilip, ödenen bu miktar yönünden borçlu bulunulmadığının tespiti amaçlanmıştır. Menfi tespit davalarında, borçlu bulunulmayan kısmın tespitine karar verilmesi gerekir. Mahkemece somut olay bakımından olumlu tespit kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin kurallardan olup, yargılamanın her aşamasında istek üzerine, ya da re'sen gözetilmesi gerekir.Yukarıda belirtilen kanun maddeleri ve yerleşik içtihatlar ışığında somut olaya gelindiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklanan menfi tespit davası olduğu, kira sözleşmesindeki aylık kira bedeline ilişkin bilgilerle davaya konu edilen bono bilgilerinin uyumlu olması, organik bağ iddiası, alt kira ilişkileri, fiili kira ilişkisi bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davanın kira ilişkisine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın kira hukukuna göre aydınlatılması gerektiği, davanın kambiyo hukukuna ilişkin bir dava olmadığı, dava türü bakımından TTK'da sayılan mutlak ve nispi ticari davanın şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin -----Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğuna karar vermek gerekmiştir....

        Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, takip konusu bononun davalı şirket defterlerine giriş ve çıkış kaydı olmadığı, işe başlarken çalışanlardan aynı şekilde teminat bonosu alındığı, davalı ...’un şirketin muhasebecisi olması nedeniyle bononun teminat amaçlı verildiğini bilebilecek durumda olduğu, iyiniyetli hamil sayılamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, takip alacaklısı davalı ... kötüniyetli ve haksız olduğundan alacağın %20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dava, davalı ... tarafından icra takibine konulan bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkin İİK'nın 72.maddesine dayalı menfi tespit davasıdır. Her ne kadar dava iş mahkemesine açılmış, iş mahkemesince temyiz edilmeksizin kesinleşen görevsizlik kararında uyuşmazlığın kayıt kabul davası olduğundan bahsedilse de dava yukarıda açıklandığı şekilde İİK’na dayalı menfi tespit davasıdır....

          Dava, icra takibinden sonra açılan 2.100.00 TL bedelli üç adet senedin bedelsizliği iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Bonolarda lehtar olarak yer alan takip alacaklısı davalı ...'e husumet tevcihi doğru olup, mahkemece işin esasına girişilip hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davanın husumet yönünden reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle, hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Fakat bu halde borçlu kiracı icra dairesine ödemiş olduğu paranın kiralayana ödenmesine muvafakat etmediğinden ve böylece temerrüde düşmüş olacağından icra mahkemesi itirazın kaldırılmasına ve tahliyeye karar verir. Borçlu kiracının ilamsız tahliye talebinden sonra menfi tespit davası açması icra mahkemesinin İİK 269/c maddesi hükmüne göre alacaklı kiralayanın tahliye talebini incelemesine ve tahliye kararı vermesine engel değildir. Ancak menfi tespit davasına bakan mahkeme, borçlu kiracının talebi üzerine ve teminat karşılığında, tahliye kararının icrasının durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verebilir. Kaldı ki borçlu kiracı icra mahkemesinin tahliye kararının kesinleşmesinden sonra da menfi tespit davası açabilir zira icra mahkemesi kararları maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez. İİK'nun 72/V.maddesi gereğince menfi tespit davası borçlu kiracı lehine hükme bağlanırsa ilamsız tahliye takibi derhal durur. Bundan sonra artık icra mahkemesi tahliye kararı veremez....

              Dava: Taraflar arasındaki borç ilişkisi nedeniyle verildiği ve borcun ödenmesi sebebiyle çekin bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası niteliğindedir. Davaya konu çekteki imzanın davacıya ait olduğu hususu ihtilaf konusu değildir. Davacı söz konusu çekin sonradan doldurulduğununu ödeme tarihinin ... olarak gösterildiğini bu tarihte davacının imzasını değiştirerek farklı imza kullanmaya başladığını ve ... yılında tüm banka hesaplarını ve çek hesabının da kapatıldığını iddia etmektedir. Antalya ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafça borçlu davacı aleyhinde ...-TL bedelli bir adet çekten dolayı toplam ...-TL alacak üzerinden kambiyo senetlerine mahsus takip yoluyla icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçlu tarafa tebliğ edildiği, takibin kesinleştiği anlaşılmıştır. 5941 sayılı Çek Yasasının 2/10 m....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/365 Esas KARAR NO : 2021/874 DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) DAVA TARİH İ : 30/06/2021 KARAR TARİHİ : 15/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından ... tarihli 8.266,66 değerinde fatura dayanak gösterilerek müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, söz konusu faturanın takipten önce 21.10.2020 tarihinde ödendiğini, bu nedenle icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Bu madde gereğince tahliye taahhüdü nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için tahliye taahhüdünün yazılı olması, taahhüdün kiracı tarafından verilmiş olması, taahhüdün kiralananın teslim edilmesinden sonra verilmiş olması, taahhüt edilen tarihten itibaren bir ay içerisinde icra takibi yapılması veya dava açılması gerekmektedir. 4.10.1944 tarih, 20/28 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre ilk kira ilişkisi kurulmadan veya kurulurken alınan tahliye taahhütlerinin serbest iradeye dayanmaması nedeniyle geçersizliği kabul edilmiştir. Hiç kuşkusuz kira ilişkisi kurulduktan, kiralanan taşınmaz kiracının kullanımına geçtikten sonra alınan tahliye taahhütleri geçerlidir....

                  Davalı, davanın İİK 72.maddesine dayalı menfi tespit davası olduğunu, borcun ödendiğinin İİK'nun 33. Maddesinde belirtilen belgelerle ispatlanması gerektiğini, davacı tarafın iddiasına dayanak yaptığı belgelerin yasada sayılan nitelikte olmadığını, tarafların boşanma kararından sonra ayrı yaşadıklarını, müşterek çocuk ......'ün hukuk fakültesi, ......'nin ilköğretim öğrencisi olduklarını, çocukların eğitim, kreş, dershane giderlerinin anne tarafından karşılandığını, davacının 3. kişiler adına yaptığı kira ödemesi veya çocukların dershane ücretlerinin nafaka alacaklısı davalıya yapılmış sayılamayacağını baba olarak çocuklara yaptığı harcamaların ahlaki görev gereği olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı ve davalı vekili temyiz etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu