Mahkemece davalının davacıya sattığı malzemeler ile inşaatın tamamlandığı ve bonoyu düzenleyen ...’un inşaatın yapımını üstlendiği ve kooperatif adına alım satım işlemlerini yaptığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 26.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, davalının lehdar, müvekkillerinin keşideci olarak yer aldığı bonoya dayalı davalı yanca müvekkilleri aleyhine takip başlatılmış ise de, bono üzerindeki imzalar dışında müvekkillerine ait bir katılım bulunmadığını, gerçekleşmeyen bir alım satım işlemi sonrasında davalının bedelsiz hale gelen bonoyu iade etmeyerek doldurmak suretiyle haksız davrandığını belirterek, müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine ve % 40 oranında tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı yanın iddialarını kesin delillerle kanıtlamaları gerektiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında oto alım satım ilişkileri nedeniyle açık senetler düzenlendiğini, sonrasında alışverişlerin ve ilişkinin bitmiş olmasına rağmen aradan on yıl geçtikten sonra bedelsiz bulunan bir senedin davalı yanca tahrifat yapılmak suretiyle müvekkili aleyhine takibe konu edildiğini belirterek, senet nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı iddialarının doğru olmadığını bildirerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 02.09.2008 tarihinde elma alım-satım sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme uyarınca müvekkilinin davalıya elma teslimi yaptığını, davalının da 50.000 TL peşinat ödediğini, müvekkili tarafından teminat senedi verildiğini, müvekkili tarafından senet karşılığı elma gönderilmesine rağmen davalı tarafından teminat senedine dayalı icra takibine girişildiğini belirterek müvekkilinin icra dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasındaki alım satım sözleşmesi uyarınca davalıya 50.000 TL peşinat ödendiğini ve bunun karşılığında teminat senedi alındığını, davacının müvekkiline teslim ettiğini iddia ettiği elmanın sözleşmedeki yazılı cins, vasıf ve mahiyette olmadığının tespit edildiğini, durumun davacıya bildirildiğini, davacının ise uygun mamülü göndermeyi taahhüt etmesine rağmen göndermediği gibi aldığı peşinatı ödemediğini bildirerek davanın reddini savunmuştur....
Davalı İdare; hazine bonosu faizleri ile hazine bonosu alım satım kazançları her ne kadar farklı yerlerde düzenlenmişse de, her iki gelir türünün de aynı nitelikte olduğunu, bu nedenle eşit vergi yükü taşımaları amacıyla, Bakanlar Kurulu tarafından yapılan düzenlemenin 12.2.1992 tarihinden itibaren ihraç edilecek hazine bonosu alım-satım kazancına uygulanmasında kanuna aykırılık bulunmadığını ileri sürmekte ve kararın bozulmasını istemektedir. Hazine bonosu alım satım kazançları Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 8.maddesinin 17 numaralı bendi uyarınca kurumlar vergisinden müstesna tutulmakta, hazine bonosu faizi ise, Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 39.maddesine göre ticari kazançtan indirilmektedir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/267 Esas KARAR NO: 2022/583 DAVA: Menfi Tespit (Alım Satım) DAVA TARİHİ : 16/04/2021 KARAR TARİHİ: 14/09/2022 Mahkememizde görülen Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;----tarihinde, davacı --- sürücüsü ve sahibi olduğu ---- idaresindeki--- plakalı --- davalının --- teminatı altındaki --- sürücüsü ve sahibi olduğu ---- plakalı -------- kazaya karıştığı; soruşturma sürecinde hazırlanan ---- tarihli bilirkişi raporunda, kazanın meydana gelmesinde sürücü--- tam kusurlu olduğunun ve davacı sürücü --- kusurunun olmadığının tespit edildiği; -------- verildiği ve sahibi davalı tarafından davacı ---- aleyhine başlatılan icra takibi ile ilgili ödeme emrinin ---- dedesine teslim edilmesi ve dedesinin de unutması nedeniyle kesinleştiği açıklanarak; ----- başlatılan icra takibinden kaynaklı borcu olmadığının tespitini, takibin durdurulmasını ve %20'den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini...
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuna göre taraflar arasında yazılı alım-satım ve bayilik sözleşmesi bulunmadığı, piyasa şartlarına göre alım-satım yapıldığı, davalının sattığı malları iade alıp almama konusunda serbest olup bu konuda tarafların bağlayıcı bir teamülün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 15.9.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava konusu olayda uyuşmazlık, gayrimenkul satış anlaşmasından kaynaklanmakta olup, menfi tespit istemine konu çek tarafların da kabulünde olduğu üzere bu anlaşma kapsamında davacı tarafça davalı gayrimenkul danışmanı ...'e teslim edilmiştir. Davacı taraf uyuşmazlık konusu çekin taraflar arasındaki alım satım anlaşmasına istinaden güvence bedeli ve teminat olarak verildiğini iddia etmiştir. Davalı taraflar uyuşmazlık konusu çekin taraflar arasındaki alım satım sözleşmesine istinaden cayma akçesi olarak teslim edildiğini beyan etmiştir. Göynük Mal Müdürlüğü'nün müzekkere cevabında; davacının potansiyel mükellef olduğu bildirilmiş olup, davacının esnaf veya tacir olduğuna dair herhangi bir kaydın bulunmadığından tacir olmadığı anlaşılmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/663 Esas KARAR NO : 2021/207 DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım) DAVA TARİHİ : 12/07/2018 KARAR TARİHİ : 09/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili, İstanbul Anadolu -----. İcra Md. -----------. sayılı dosyasından; müvekkili şirkete gönderilen yenileme ----- tarihinde tebliğ olması üzerine,--------- tarihinde Üsküdar ----------. İcra md.-------- sayısı ile açıldığını öğrendiğini, İcra dosyasını incelendiğinde; Alacaklı tarafından İstanbul Anadolu --------- sayılı dosyası ------------- Üsküdar -------....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki birleşen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....