Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit, itirazın iptali ve alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit, itirazın iptali ve alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 03.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Çünkü menfi tespit davalarında bir miktar alacağın tahsili talebi yoktur. Ticari dava niteliğindeki menfi tespit davalarının açılabilmesi için arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. Somut olayda davacı tarafından .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/... E sayılı dosyasında açılan menfi tespit davasından ... Arabulucuk Bürosunun 2021/... Başvuru Nolu ve 2021/... Dosya Numaralı arabuluculuk tutanağının usul ve yasaya aykırı düzenlenmesi nedeniyle iptalinin talep edildiği, yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere menfi tespit davası açılabilmesi için arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmadığı nitekim .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/... E sayılı dosyasının 1 nolu ön inceleme duruşmasının 6 nolu ara kararında bu hususun açıkça belirtildiği bu itibarla davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmaması nedeniyle açılan davanın usulden reddine, karar vermek gerekmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibariyle bu istemin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, İİK'nun 72 md. gereğince açılmış menfi tespit davasıdır. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, ... İcra Müdürlüğü' nün 2010/260 E. sy. Dosyasında 770 TL'lik asıl alacak dışında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine 770 TL asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden davanın reddine karar verilmiştir....

        DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit KARAR TARİHİ : 07/12/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 07/12/2021 ... Asliye Ticaret Mahkemesinin .... tarih, .... E-K sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde; TALEP: Davacı vekili, müvekkili hakkında icra takibi yapıldığını, bonodaki imzaların davacıya ait olmadığını ileri sürerek, 820.000 TL tutarlı bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; Mahkemece, menfi tespit davasının arabuluculuğa tabi olduğu, arabuluculuk işlemi yapılmadan dava açıldığı gerekçesiyle, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, menfi tespit davalarının zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığını, bu konuda emsal içtihatlar çıktığını belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, bonodan kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir....

          DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit KARAR TARİHİ : 07/12/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 07/12/2021 .... Asliye Ticaret Mahkemesinin .... tarih, ...-.... E-K sayılı dosyasının istinaf incelemesi neticesinde; TALEP: Davacı vekili, müvekkili hakkında icra takibi yapıldığını, senetteki imzaların davacıya ait olmadığını ileri sürerek, senetlerden dolayı borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; Mahkemece, menfi tespit davasının arabuluculuğa tabi olduğu, arabuluculuk işlemi yapılmadan dava açıldığı gerekçesiyle, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, menfi tespit davalarının zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığını, bu konuda emsal içtihatlar çıktığını belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, bonolardan kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir....

            İle alacak veya borç ilişkisinin bulunmadığının tespit edilmiş olması nedeniyle davanın kabulüne, davacının icra takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine, asıl alacak üzerinden %40 kötüniyet tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmü davalı ... Dış Tic. Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir. 1-Dava İİK’nun 89’uncu maddesine göre açılan menfi tespit davasına ilişkin olup, anılan maddede davanın kabulüne karar verilmesi hâlinde davalıların tazminata mahkum edilebileceklerine dair bir hüküm bulunmamaktadır....

              Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/390 Esas sayılı dosyasında davacının da davalılar arasında bulunduğu menfi tespit davasının 11.02.2015 tarihinde reddedildiği, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmasının dava şartı olduğu, menfi tespit davasında verilecek hükmün sonradan açılacak herhangi bir itirazın iptali davası ya da alacak davası için kesin hüküm oluşturduğu, anılan mahkemece verilen red kararı kesinleştiğinde, davacının herhangi bir hükme hacet kalmaksızın icra müdürlüğüne müracaat ederek dava konusu çekler nedeniyle davalı taraftan alacak talebinde bulunabileceği, yani menfi tespit red kararı kesinleştiğinde davacının dava konusu çekler nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunun kesinleşeceği, davanın davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı bulunmadığından usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                Menfi tespit davasında arabulucuya başvurunun zorunlu olup olmamasının incelenmesinde öncelikle menfi tespit davasıyla ilgili genel bir açıklama yapılmasına ve ilgili yasa düzenlemelerin irdelenmesinde yarar vardır. Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. Menfi tespit davası 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nın 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere menfi tespit davasında amaç bir hukuki ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığının tespitidir. Başka bir deyişle hukuki bir yarar bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır....

                  Mahkemece, ihtiyati hacze konu kararın 150.000 TL'lik kısmının istirdat, 300.000 TL'lik kısmının ise menfi tespit istemine ilişkin olduğu, menfi tespite ilişkin ilamın kesinleşmeden icraya konamayacağı, yargılama giderleriyle ilgili bölümün hem istirdat hem de menfi tespit davasından kaynaklanması nedeniyle 32.855.40 TL'lik miktar açısından ihtiyati haczin kaldırılmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine hükmedilmiş, karar muteriz vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Menfi tespit davası sırasında borcun ödenmesi nedeniyle istirdat davasına dönüşen alacak kalemleri için karar kesinleşmeden ihtiyati haciz talep edilemez....

                    İİK kapsamında kalmayan menfi tespit davaları da olabileceği için menfi tespit davasının ayrıntılı olarak İİK’da düzenlenmesi de dava şartı arabuluculuk dava şartından muaf olması için yeterli bir dayanak değildir. İİK 72. maddesindeki menfi tespit davasının aynı zamanda yargılama sırasında ödeme üzerine kendiliğinden istirdata dönüşme ihtimali de gözetilmelidir. Diğer taraftan ödeme üzerine açılan menfi tespit davasında hukuki yarar bulunup bulunmadığı da Yargıtay'da tartışmalı bir konudur. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi ödemeden sonra istirdat davası yerine soyut olarak tespitle yetinilmesini istenilmesi özel düzenlemelerden olmadığı gibi genel biçim koşullarına aykırılık oluşturduğundan davanın reddi gerektiği görüşünde (Baki Kuru Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası sayfa 233 ve devamı, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 02/02/1999 gün 7417 E, 428K sayılı kararı) iken Yargıtay 11....

                      UYAP Entegrasyonu