Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, adi ortaklığın tasfiyesi ve menfi tespit istemine ilişkindir. Tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, sözleşme, çek teslim belgesi, ... Dairesi'nin ... esas sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır. Mahkememizce, menfi tespit talepli açılan davanın reddine ilişkin verilen kararın davacı tarafça temyizi üzerine Yargıtay 3. HD ... karar sayılı ilamı ile, taraflar arasında adi ortaklık kurulduğu ve işletmenin bir süre taraflarca işletildiği değerlendirildiğinde çekin iadesinin istenilmesinin adi ortaklığın feshi anlamına geldiği ve buna ilişkin hükümler gözetilerek karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozma kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir. Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur. Mahkememizce adi ortaklığın tasfiyesi yönünden taraflarca yapılan masraflara ve ortaklığın karına ilişkin evrakın sunulması için ihtaratlı kesin süre verilmiştir....

    Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1449 E. 2017/1147 K. sayılı dosyasından davanın reddine karar verildiği, davalı hakkında iflas yolu ile başlatılan adi takibin kesinleştiği, davalının ödeme iddiasını ispat edemediği, iflas davasından sonra açılacak menfi tespit davasının iflas davasında bekletici mesele yapılmasının kanunda öngörülmediği, borçlunun borcunu yatırdıktan sonra istirdat davası açabileceği, davalı şirketin usulüne uygun depo emrine rağmen borcunu ödemediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, İİK'nın 155 ve devamı maddeleri uyarınca iflas yoluyla adi takipte davalının iflasına karar verilmesi istemine ilişkindir....

      Dava, davacı ve dava dışı .................... arasındaki adi ortaklık tarafından keşide edilen bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takibe karşı adi ortaklığı oluşturan kişilerden davacının tek başına açtığı menfi tespit davasıdır. Takibe konu bono davacı tarafından şahsen keşide edilmiş bir bono olmayıp, adi ortaklık tarafından keşide edildiğinden bu bonoya karşı açılacak menfi tespit davası adi ortaklık tarafından açılabilecektir. Bu itibarla mahkemece davacıya diğer adi ortağın davaya katılımını veya adi ortaklık adına iş bu davanın davacı tarafından açılmasına muvafakatini sağlaması için mehil verilip, bu husus gerçekleştiği takdirde işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde davacı tarafın aktif dava ehliyeti tamamlanmadan esasa girilerek karar verilmesi yerinde görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

        Apartmanları için ödemiş olduğu 3.396.413,00-TL nin adi ortaklıktan davacı alacağı olarak tespit edildiği,davalı şirketin ise ... Apt ve ......

          Çevre Köyleri Satış Kooperatifinin imzaya yetkili yöneticilerine borç dönüşümünün yapılmadığı, haciz işlemine dayanak borçların vergi tekniği raporu ile davacının da aralarında bulunduğu beş kişinin kayıtdışı olarak ticari faaliyette bulundukları tespit edildiğinden raporda belirtilen süre ile sınırlı mükellefiyet tesis edilmesinden kaynaklandığı, davacının adi ortaklık olarak kayıtdışı ticari faaliyette bulunduğunun vergi tekniği raporu ile tespit edildiğinden bahisle yıllık gelir vergisi ve gelir geçici vergilerinin şahsi vergi numarasına, katma değer vergisinin adi ortaklık adına tarh edilerek ilan yoluyla tebliğ edildiği, davacının şahsi vergi numarasından tahakkuk eden vergilerini 6111 sayılı Kanun kapsamında yapılandırarak ödediği, adi ortaklığa ait amme alcağı için ise ... tarih ve ... sayılı dilekçe ile adi ortakların imzası ile 6736 sayılı Kanun'dan faydalanmak amacıyla başvuru yapıldığı, dört taksit ödenip diğer taksitler ödenmediğinden yapılandırmanın 12/09/2018 tarihinde kaldırıldığı...

            Yukarıda açıklanan madde hükmü ve mahkemenin nitelendirmesi birlikte değerlendirildiğinde uyuşmazlık; Arsa, arsa payı ya da kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanmakta olup, Dairemizin görevi alanı içine sadece Adi Ortaklıktan doğan davaların temyiz incelemesinin girdiği, oysa yerel mahkemenin nitelendirmesine göre Adi Ortaklıktan kaynaklanan bir uyuşmazlığın bulunmadığı, bu nedenlerle hükmün temyiz incelemesi görevi; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı İş Bölümü Kararı uyarınca, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 29.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, adi ortaklığa ait yıllık gelir vergisi beyannameleri, ortaklığa ait mizan ve ortakların hesap dökümleri ile ayrıntılı bilançosu ile ayrıntılı gelir tablosunun incelenmesi sonucu adi ortaklığın 31.12.2004 tarihi itibariyle öz varlığının 273.511 YTL. olduğu ancak ortaklığın alacaklar hesabında ortaklardan 264.099 YTL. , davacı ortaktan 76.423 YTL. alacaklı olduğu, bu hali ile ortaklığın fiili öz varlığının 9.351 YTL. olup davacının hissesine göre 2.894 YTL. ortaklıktan alacaklı konumda olduğu belirlenmiştir. Mahkemece, her bir ortağın ortaklıktan çektikleri tutarların sermaye paylarına göre orantılı olduğu kabul edilerek davacının alacak kalemlerinin reddine karar verilmiştir....

                Bu durumda asıl borçluya gidilmeden adi kefil hakkında takip yapılmış olması nedeni ile davacı tarafından açılan menfi tespit davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda 2 nolu bentte yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile kararın 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Mahkemece, bilirkişi ek raporu da dikkate alınarak taraflar arasındaki adi ortaklıktan doğan kömür satışı nedeniyle %50 payın tahsiline ilişkin davanın, ... İstinaf Mahkemesinin 02.03.2001 tarihli kesinleşen kararından sonra BK.' nun 137. maddesi gereğince 60 günlük süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında 1993 yılında yazılı sözleşmeye bağlanmadan kömür satışı ile ilgili olarak tesis edilen hukuki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu tarafların ve mahkemenin kabulünde olduğu gibi, taraflar arasında daha önce görülüp ... İstinaf Mahkemesinin 02.03.2001 tarih ve 1997/AR/2098 sayılı kararı kesinleşen ... Ticaret Mahkemesinin 27 Mart 1997 tarih ve AR 5434/94 sayılı kararı ve tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Adi ortaklık ilişkisinin varlığı kabul edildiği içinde olayda zamanaşımı süresinin dolup dolmadığının incelenmesi gerekir....

                    Mahkemece, davacı tarafın adi ortalığa dış nakit katkı bedeli altında ödenen 7.000 TL'nın tahsili isteminin davacının aktif husumet ehliyeti bulunmaması nedeniyle reddine, davacının 4.813 TL'nın tahsiline ilişkin isteminin reddine, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi isteminin kabulü ile 27.174.16 TL'nın faizi ile davalıdan tahsiline, işletmenin davalıda kalması suretiyle adi ortaklığın tasfiyesine, tarafların diğer taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı ve davalının ... Yapı adında inşaat malzemeleri alanında faaliyette bulunmak üzere adi ortalık oluşturdukları, tarafların her birinin işletmede %50 pay sahibi oldukları ve adi ortaklığın yöneticisinin davalı olduğu dosya kapsamından anlaşılmakta olup, bu husus mahkeme ve tarafların kabulündedir. Davacı davasında adi ortaklığın fesih ve tasfiyesini istemiş olup, taraflar daha önce tasfiye hususunda analaşmadıkları için tasfiyenin mahkemece bizzat yaptırılması gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu