Dava konusu senede ilişkin menfi tespit talebine ilişkin olarak, senedin teminat senedi olduğunun davacı tarafından yazılı delille kanıtlanmadığı gerekçesiyle yerel mahkemece bu talebin reddine karar verilmiş ise de, ...Mahkemece senedi ciro yoluyla elinde bulunduran ve icra takibi yapan davalı ...'ın, davalı işveren ...'in faaliyet gösterdiği dükkanın sahibinin oğlu olup olmadığı yönünde alınacak tanık beyanlarından elde edilecek sonuca göre karar verilmesi" gerekçeleriyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, asıl davanın kısmen kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, yıllık izin, ücret ve maddi tazminat istemlerinin davalı ...'den tahsiline, menfi tespit ve manevi tazminat talepli birleşen dava yönünden ise, istirdat davası olarak icra dosyasına yapılan ödemelerin davalı ...'dan tahsiline, ayrıca manevi tazminat isteminin de kısmen kabulüne hükmedilmiştir....
Hal böyle olunca, mahkemece İİK.nun 72. maddesi hükmü gereğince menfi tespit davasının devamı sırasında yapılan fazla ödeme varsa bu ödemenin, menfi tespit davası yasa gereği istirdata dönüştüğünden, istirdatına karar vermek suretiyle bir hüküm oluşturulması gerekirken açıklanan bu yönler gözetilmeden menfi tespit, çeklerin iptali ve istirdat şeklinde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/02/2018 NUMARASI : 2014/717 ESAS, 2018/128 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit-Manevi Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) KARAR : Ceyhan 1....
Savcılığına yaptığı gidiş gelişlerde harcadığı masrafların davalılardan tahsilatını istemek zorunluluğu doğduğunu, bütün bu olayın müvekkili, çalıştığı hastahanede olumsuz etkilediğini ve yanlış anlaşmalara sebebiyet verdiğini, bu çektiği elem ve üzüntüye karşı 50.000- TL manevi tazminat istemek zorunluluğu doğduğunu , davanın maddi ve manevi tazminat davası olduğunu, davacı vekili davalı T3'nın davacı aleyhine başlattığı Konya 5. İcra Müdürlüğü'nün 2021/6922 Esas sayılı takip dosyasının ve maaş hacizlerinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince, "İİK'nın 72. maddesinde düzenlenen tedbire ilişkin düzenlemeler menfi tespit ve istirdat davalarında uygulanması gereken özel nitelikteki ihtiyati tedbir hükümleridir. Eldeki davada; davacı tarafından açılmış derdest bir menfi tespit davası bulunmadığından İİK.72.maddesinde belirtilen tedbir kararının uygulanması mümkün değildir. (İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/658 Esas KARAR NO : 2022/1014 DAVA : Tespit DAVA TARİHİ : 11/12/2019 KARAR TARİHİ : 02/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Mahkememizde görülmekte olan yukarıda esas ve karar numarası yazılı Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının 07/07/2022 tarihli duruşmasında taraflarca takip edilmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup; bu tarihten itibaren de üç (3) aylık yasal süre içerisinde taraflarca yenilenmemiş olduğundan, HMK 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve ön inceleme duruşmasından önce takipsiz bırakıldığı için yarı oranında vekalet ücretine takdir edilmesine ilişkin aşağıdaki karar oluşturulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/658 Esas KARAR NO : 2022/1014 DAVA : Tespit DAVA TARİHİ : 11/12/2019 KARAR TARİHİ : 02/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Mahkememizde görülmekte olan yukarıda esas ve karar numarası yazılı Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının 07/07/2022 tarihli duruşmasında taraflarca takip edilmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup; bu tarihten itibaren de üç (3) aylık yasal süre içerisinde taraflarca yenilenmemiş olduğundan, HMK 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve ön inceleme duruşmasından önce takipsiz bırakıldığı için yarı oranında vekalet ücretine takdir edilmesine ilişkin aşağıdaki karar oluşturulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/658 Esas KARAR NO : 2022/1014 DAVA : Tespit DAVA TARİHİ : 11/12/2019 KARAR TARİHİ : 02/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Mahkememizde görülmekte olan yukarıda esas ve karar numarası yazılı Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının 07/07/2022 tarihli duruşmasında taraflarca takip edilmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup; bu tarihten itibaren de üç (3) aylık yasal süre içerisinde taraflarca yenilenmemiş olduğundan, HMK 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve ön inceleme duruşmasından önce takipsiz bırakıldığı için yarı oranında vekalet ücretine takdir edilmesine ilişkin aşağıdaki karar oluşturulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/119 KARAR NO : 2021/397 DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/02/2020 KARAR TARİHİ : 24/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından davacı aleyhine haksız bir şekilde icra takibi başlatıldığını ve ödeme emrinin usulsüz olarak davacıya tebliğ edildiğini, daha sonra takip konusu alacağın davalıya temlik edildiğini, takip dayanağı kredi sözleşmesine bağlı olarak davacı lehine tesis edildiği söylenen kredili mevduat hesabı alacağı ile davacının hiçbir ilgisi olmadığını, davacının kimlik belgesini kaybettiğini, daha sonra kötü niyetli kişilerce davacının kimlik bilgileri kullanılarak sahte kimlik üretildiğini ve bu sahte kimlik ile kredi sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme altında bulunan imzanın kesinlikle...
TL) üzerinden hesap edilecek %20 oranındaki kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, Davacının manevi tazminat talebine ilişkin davada; TBK 58 maddesinde, kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar paranın ödenmesini isteyebilir denilmiştir. Kişilik haklarına saldırıda, manevi tazminat istenebilmesi için TBK 58 maddede belirtilen şartların gerçekleşmesi gerekir. Bu şartlar ise şahsiyet haklarına saldırı olması, saldırının haksız olması, manevi zarara uğranılması, kusurlu olunması ve illiyet bağı bulunmasıdır. (Bkz. Prof Dr. Safa Reisoğlu, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, yirminci baskı, S.202-208) Somut olayda, dava konusu edilen işlemlerde davacının kişilik haklarına tecavüzün bulunduğu sonucuna varılamayacağından, MK 24 md. ve TBK'nun 58 maddesindeki koşulların oluşmadığı nazara alınarak manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
İİK'nın 72/6 maddesi kapsamında açılan menfi tesbit davası dolayısıyla tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edileceği yasal olarak hüküm altına alındığından başta menfi tespit davası için gerekmeyen zorunlu arabuluculuk şartının yargılama sırasında borcun ödenmesi sebebiyle davanın yasa gereği istirdat davasına dönüşmesi durumunda da aranmayacağı istikrar kazanan Yargıtay içtihatları ile sabittir....