"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekili, kiralananın kiraya verene ait olmaması sebebiyle taraflar arasındaki kira sözleşmesinin geçerli olmadığını, bu nedenle davacıların davalıya herhangi bir borçlarının bulunmadığını belirtmiş, müvekkillerinin borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacıların sözleşmeye ilişkin iddialarının ... 6. ve 7....
Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile 27.000,00 TL'nin davalı ...S. şirketinden tahsiline, bedelsiz kalan 27 adet senet yönünden davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... şirketi tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, yükleniciden satın alınan konutun teslim edilmemesi nedeniyle sözleşmeden dönme ve harici satış sözleşmesi kapsamında nama yazılı düzenlenmeyen senetler yönünden menfi tespit ve ödenen senet bedellerinin istirdadı istemine ilişkindir....
kurulduğundan reddine karar verilmiş ise de yerel mahkeme kararı bu kısmı ile de hukuka aykırı olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin, vekil eden tarafından üzerlerine düşen edimler yerine getirildiğinden geçerli hale gelmiş olduğunu, menfi zararın tazmini taleplerinin haklı bir talep haline geldiğini, somut uyuşmazlık kapsamında menfi zarar olarak sözleşmeden dönmenin hüküm altına alınması sonrasında arsa sahibi tarafından yeni bir yüklenici ile sözleşme imzalanıp imzalanamayacağını, sözleşme hiç yapılmamış olsaydı arsa sahibinin uğramayacak olduğu malvarlığı kayıpları oluşturduğunu, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde temerrüde düşmüş müteahhit ile sözleşmenin yapıldığı tarihteki ortalama sözleşme koşullarıyla dönme tarihinde bir başka müteahhitle yeniden yapılacak yeni bir sözleşmenin ortalama koşulları arasındaki fark menfi zarar olarak talep edilebileceğini, fiili zararlar ile kaçırılan fırsatların bu kapsamda değerlendirildiğini, -Sözleşmenin ortadan kalkması neticesinde...
Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (m.72/6); yani menfi tespit davası (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder (Kuru, Baki: İstinaf Sistemine Göre Yazılmış İcra ve İflâs Hukuku Ders Kitabı, Ankara, 2017, s. 146)....
Mahkemece, mahallinde yapılan keşifte sözleşmeye konu taşınmaz üzerinde herhangi bir inşaat faaliyeti bulunmayıp devremülke konu olacak bir yapılaşmanın bulunmadığı, tesisin bir bütün halinde henüz faaliyete geçmediğinin gözlemlendiği ve usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda da bu hususun tespit edildiği, davacıların sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirerek satış bedelini ödedikleri, davalı şirketin inşaatı zamanında bitirmeyip, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği, bu hali ile davacıların sözleşmeden cayma hakkının doğduğu, cayma nedeniyle satış bedelinin iadesini istemekte haklı oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “AKDİN KONUSU” başlıklı 4. maddesinde '... İli ... İlçesi ... Mevkii 127 Ada 3 Parselde bulunan ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/165 Esas KARAR NO : 2021/664 DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 05/03/2021 KARAR TARİHİ : 23/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 05/03/2021 tarihli dilekçesinin incelenmesinde; müvekkili ile davalı şirket arasında ilan ve model fotoğraflarının pazarlanması için 13/12/2018 tarihinde sözleşme imzalandığı ve buna ilişkin 20/01/2019 vadeli 690,00 TL'lik bono düzenlendiği, söz konusu sözleşmeden sonra müvekkilinin yasal süresi içinde 17/12/2018 tarihinde davalı şirkete sözleşmeden vazgeçtiğini bildirir mail gönderdiği, aynı gün tekrar mail gönderilmiş olmasına rağmen geri dönüş alamadığı, bu nedenle Eskişehir ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında akdedilen 31/08/2012 tarihli sözleşme uyarınca müvekkilinin teminat olarak senet verdiğini, daha sonra tarafların sözleşmeden vazgeçtiği için senedin geçersiz hale geldiği halde davalı tarafından müvekkiline iade edilmediği gibi dava dışı ...'...
Asliye Hukuk Mahkemesince, İcra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında genel yetki kuralının uygulanacağı, İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında ise borçlunun , icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde ya da alacaklının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesinde menfi tespit davası açabileceği nazara alındığında davacı borçlunun İcra takibinden sonra açmış olduğu menfi tespit davasında ... Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olacağıdır. Kaldı ki İİK'nın 72/son maddesinde " Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. " şeklinde yetki düzenlemesi yapılmış olup, bu düzenlemede yer alan yetki kurallarına göre anılan yetki kuralı kesin yetki niteliğinde değildir. Davalı Şirket vekili cevap süresi içinde yetki itirazında bulunmuş olduğu ve yetki itirazının yerinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 1....
sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. 1-Dava, icra takibinden sora açılan ve İİK .. maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Dava dışı borçlu ve davacı kefiller ile davalı kooperatif arasında, ... tarihinde Tarım Kredi Kooperatifleri Kredi Genel Sözleşmesi imzalanmış, sözleşmenin sonunda sözleşmeden doğan alacak ve ve fer'ilerinin .... .. devir ve temlik edildiği belirtilerek, davalı kooperatif yetkililerince imza altına alınmıştır....