Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davalının bonolarda cirosu olmadığı, yetkili hamil bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı tarafından takibe konulan 25.3.2002 ve 25.4.2002 vadeli toplam 4.000.000.000.TL'lık bonolara dayalı yapılan takipten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, yargılama sırasında borç ödendiğinden, davacının yersiz ödediği 5.443.000.000.TL'nın istirdaden dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, tazminat talebi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

    Yasal açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Dava; menfi tespit istemiyle birlikte çekin istirdatı talebine ilişkindir. Dava dilekçesinin incelenmesinde; huzurdaki dava nedeniyle arabuluculuğun dava şartı olmadığına dair Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2019/... E. ve 2020/... K.ve 10/02/2020 tarihli kararına atıf yapılmış ise de anılı karar tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce yürürlüğe giren kanun değişikliği nedeniyle menfi tespit ve istirdat davalarında arabuluculuğun zorunlu dava şartı haline getirildiği, istirdat davaları yönünden ayırıcı bir düzenlemenin bulunmadığı, bu haliyle çekin istirdatı talebinin de bu kapsamda olduğu değerlendirilmekle davanın, dava şartı yokluğundan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/02/2022 KARAR TARİHİ : 14/12/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 14/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinden özetle, davalı tarafından 22.06.2009 tarihinde müvekkil davacı aleyhine ... 14....

        Takibe konu ilamın konusunun menfi tespit davasından dönüşen istirdat davasından kaynaklanmadığı, menfi tespit talebinin reddine karar verildiği ve istirdat talebine ilişkin hüküm kurulduğu, istirdat kararının icrası için kesinleşmesi gerekmediğinden dosya kapsamı, delil durumu, gerekçe değerlendirildiğinde mahkeme kararında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı görülmekle istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        vekilinin yazılı delil ibraz edemediği gibi yemin deliline de başvurmayacaklarını mahkemeye bildirdiği , bu nedenle asıl dava olan menfi tespit davasının yerinde olmadığı, birleştirilmesine karar verilen istirdat davasında ise, davalı ...’ın emniyetçe alınan 15.10.2001 tarihli ifadesinde senedi bir otomobil satımı nedeniyle birleşen davanın davacısı ...’den aldığını ifade ederek senedi talil ettiği ve ispat külfetinin bu durumda yer değiştirerek davalı ...’a geçtiği, davalının araç satımı hususundaki savunmasını ispat edemediği için birleştirilen istirdat davasının haklı olduğu gerekçesiyle asıl dava olan menfi tespit davasının reddine, birleştirilmesine karar verilen istirdat davasının ise kabulüne karar verilmiş, hüküm asıl davanın davacıları olan Ali Özgür Ulusoy ile ... vekili ve birleştirmesine karar verilen davanın davalısı olan ... vekilince temyiz edilmiştir....

          Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, davacı, menfi tespit isteminin yanı sıra manevi tazminat isteminde de bulunmuştur. Mahkemece, sadece menfi tespit talebine ilişkin bir hüküm kurulmuş, manevi tazminat talebi yönünden bir inceleme ve değerlendirme yapılmamış, bir hüküm de tesis edilmemiştir. Keza, menfi tespit talebine ilişkin kabul kararı verildiğine göre, mobilyaların iadesi yönünde de bir karar verilmediği görülmektedir. Kararın, açıklanan bu nedenlerle az yukarıda değinilen düzenlemelere aykırılılık oluşturulduğu görülmektedir. Karar bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

            Somut olayda uyuşmazlık, menfi tespit, istirdat ile tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.Dosya kapsamından tarafların 2005 yılında boşandıkları anlaşılmaktadır.Davacı, boşanma sonrsında davalı eşi ve çocukları ile birsüre biraya gelerek birlikte yaşadıklarını idda ederek bu dönem için davlı tarfından talep edilen nafaka yönünden borçlu olmadığının tespit edilmesine, ödediği nafakaının istirdatına ve bu dönmede kendi adına kayıtlı olan ancak yarı hissesini davalıya devrretini belirttiği taşınmazın tapusunun iptali ile tamamının adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Dava mal rejimi tasfiyesinden kaynaklanan bir dava olmayıp,boşanan eşler arasında nafaka alacağından kaynaklanan menfi tespit, istirdat ile tapu iptal ve tescil davasıdır. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....

              Dava, takip nedeniyle menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Menfi tespit davalarında olumlu tespit şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                a karşı istirdat davasını açması konusunda kesin süre verildiği, davacı vekilinin 25/11/2022 tarihli beyan dilekçesi ile; İstanbul .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin .... esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını bildirdiği, dosyanın mahkemesinden Uyap sistemi üzerinden celp edildiği, incelenmesinde menfi tespit davası olduğu ve çek istirdat talebinin bulunmadığı tespit olundu. Tüm dosya kapsamı ve yapılan yargılama neticesinde davaya konu çek ile ilgili davacının verilen kesin süre içerisinde istirdat davası açmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı menfi tespit davasının kabulüne, istirdat davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı, davalı tarafından hakkında....İcra Müdürlüğü'nün 2009/22792 Esas sayılı dosyasında çek nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik olarak 2.250 TL ödeme yaptığını, takip dayanağı çek üzerinde yaptığı inceleme sonucunda keşideci imzasının kendisine ait olmadığını fark etmesi üzerine bu davayı açtığını iddia ederek, takibe konu olan çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile borçlu olmaksızın ödediği 2.250 TL'nin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı temlik alan vekili davanın reddini talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu