WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki menfi tespit (Bonodan Kaynaklı) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava; davalının icra takibine konu ettiği bonoların teminat amaçlı verildiği iddiasına dayanan menfi tespit ve tazminat davasıdır. Davalı vekili, davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliler neticesinde, davacının dava konusu senedin teminat senedi olduğu ve bedelsiz kaldığı iddiasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine, davalının tazminat talebinin yerinde olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, çekteki imzanın keşideci olan davacıya ait olmadığı iddiasına dayanan menfi tespit ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuna göre, imza davacıya ait olmadığından davanın kabulüne, icra takip dosyası nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, kötüniyet tespit edilemediğinden % 40 tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm tazminat talebinin reddinin doğru olmadığı gerekçesi ile davacı vekilince temyiz edilmiştir....

      Kanun metninin kaleme alınış şekli itibarı ile anlatım ve ifade yerleşiminin tam olmadığı görülse de “konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” dava açılmadan önce denilmek sureti ile kriter olarak alacak ve tazminat talebi öngörülmüştür. Kanun alacak ve tazminat davası ibaresini bilinçli olarak tercih etmemiş bu tür taleplere ait dava türü ayırt etmeksizin arabuluculuğa başvurmayı dava şartı olarak düzenlemiştir. Gerekçeden ve metinden sadece alacak ve tazminat istemli davaların dava şartı arabuluculuk dava şartına bağlandığı sonuç çıkmamakta, alacak ve tazminat istemleri hakkındaki açılacak tüm davaların arabulucuk dava şartına bağlı olduğunun hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. Eda davası veya tespit davası ayrımı arabulucuğa ilişkin anılan düzenlemede yer almamaktadır. İİK.'na tabi menfi tespit davasının anılan düzenlemeden ayrı tutulduğuna dair gerek TTK’da gerekse İİK’da bir hüküm de bulunmamaktadır....

        Tespit davaları ise, bir hakkın veya hukuki ilişkinin var olup olmadığının tespitine ilişkin davalardır.HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Menfi tespit davası sonunda verilen hüküm, herhangi bir alacağın tahsilini gerektirir nitelikte bir ilam olmadığından esasa yönelik olarak İİK m. 32 uyarınca doğrudan ilamların icrası yolu ile takibe konulamaz. Oysa arabuluculuk sonucu verilen kararlar ilam hükmünde olup, cebri icra yoluna başvurulabilecek niteliktedir. Ancak yukarıda açıklandığı gibi menfi tespit davaları sonucunda verilen hükümler esasa yönelik olarak cebri icraya konu edilip infaz edilemeyeceğinden, ticari davalarda arabuluculuğa başvuruyu dava şartı olarak öngören madde hükmünün amaçsal yorumundan Yasa Koyucu’nun bilinçli olarak menfi tespit davalarını arabuluculuk dava şartına tabi tutmadığı anlaşılmaktadır....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/04/2012 NUMARASI : 2010/195-2012/75 Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil-tazminat-menfi tesbit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davalılar N.. B.. ve E.. B.. hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine, davalı S.. B.. hakkında açılan tapu iptali tescil davasının reddine, davalı S.. B.. hakkında açılan tazminat davasının kısmen kabulüne; birleşen dosyada davacının menfi tespit davasının kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; davalılardan S.. B..'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle müspet ve menfi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece,davanın kısmen kabulü ile 19.164,60 TL zararın tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı,davalı ile aralarında yapılan kira sözleşmesine aykırı olarak mısır satışı yaptığı standının başka yere taşınması ve haksız haciz nedeniyle uğradığı müspet ve menfi zararların tazminini istemiştir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, menfi zarar nedeniyle tazminat, birleşen dava ise gecikme cezasının tahsili istemleriyle açılmış, mahkemece menfi zarar nedeniyle tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, birleşen dava hakkında hüküm kurulmamış, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı Bakanlık bu dosyayla birleştirilmesine karar verilen Muş Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2005/583 Esas sayılı dosyası ile...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki birleşen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan Banka vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı .......Ltd. Şti. vekili asıl davada, davalı bankanın icra takibine konu ettiği çeklerdeki keşideci imzasının müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek menfi tespit ve tazminat isteminde bulunmuş, aynı davacı vekili birleşen davada aynı iddialarla çeklerde lehdar yönünden davalı, ...Gübre....Ltd. Şti. aleyhine açılan davada yine menfi tespit ve tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı banka vekili, müvekkilinin iyiniyetli hamil olduğunu, kullandırılan kredinin teminatı olarak, çeklerin ciro edildiğini belirterek davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbir kararından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; ...-... tarafından davalı ... Factoring A.Ş. ve dava dışı diğer davalılar aleyhine, bedelsiz kaldığı iddia edilen üç adet senedin iadesi ve tedbir istemiyle ... 6....

                  İcra Hukuk Mahkemesinin 2009/642 Esas, 2009/913 Karar sayılı 29.09.2009 tarihli ilamıyla ihalenin feshi nedeni bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiği, sözü edilen davaların derecattan geçerek kesinleştiği, davacı tarafından 03.03.2010 tarihinde icra takibinin dayanağını oluşturan senede ilişkin açılan menfi tespit davasının yargılamasının devam ettiği anlaşılmaktadır. ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/130 Esas sayılı dosyasında görülmekte olan menfi tespit davasının sonucunun eldeki davayı etkileyeceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, menfi tespit davasının sonucu beklenerek oluşacak duruma göre bir karar verilmesi gerekirken, değinilen husus gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir....

                    UYAP Entegrasyonu