Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 27.7.2010 Nosu : 13-300 - K A R A R - Davacı ...’ın iddiası üçüncü kişiye ait malların haczi sırasında kendisinin sahte imza ile yediemin olarak görevlendirilmesi ve İcra ve İflâs Kanunu'nun 358 inci maddesi çerçevesinde borçtan sorumlu tutulması ve bu vesile ile diğer davacı ...’a gönderilen haciz ihbarnameleri nedeniyle menfi tesbit istemine ilişkindir. Davacılarla davalı şirket arasında doğrudan ve dolaylı bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı gibi, davacılar tacir de değildir. Uyuşmazlığın bu nitelemesine göre hükmün temyiz istemi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle dosyanın, hükmü temyizen incelemekle görevli Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 2.2.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit-tapu iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin etüt merkezi sahibi iken maddi zorluk içerisine düştüğü için davalıdan faizle para aldığını, borcun ödenmesine rağmen haksız icra takibine girişildiği ve müvekkiline ait gayrimenkulün satıldığını ileri sürmüş bu nedenle, tapu kaydının iptaline davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir....

      Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve menfi tesbit davasının sonradan açıldığı gibi borçlu tarafından açılmadığından teknik anlamda menfi tesbit davası niteliğinde de bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 36.429,75 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına 31/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki birleştirilen itirazın iptali -menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı- davalı vekili ile birleşen davanın davalılardan ... Mak.San.Tic.Ltd.Şti. temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl davanın davacısı ... vekili davalı ... San.A.Ş aleyhine açtığı itirazın iptali davasında fabrika satışı nedeniyle KDV'den kaynaklanan 180.846.000.000.TL'nın tahsili için girişilen icra takibine davalı gayrimenkul alıcısının haksız itiraz ettiğini ileri sürmüş ve itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı ......

          Davacı taraf açmış olduğu menfi tespit davası kapsamında davaya konu çeklerin bankaya ibrazının önlenmesini, icra takibine konu edilmemesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve ödeme yasağı kararı verilmesini talep etmiştir. Yerel Mahkemece 15.08.2023 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, verilen karar davacı vekili tarafından Mahkemece yapılan değerlendirmenin hatalı olduğu, icra takibinden önce ihtiyati tedbir kararı verilmesinin mümkün olduğu, ihtiyati tedbire ilişkin şartların oluştuğu gerekçesi ile istinaf edilmiştir. 2004 sayılı İİK'nın 72. Maddesinde: 'Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir....

          Dosya içeriğinden, eldeki menfi tesbit davası açılmadan önce Ordu 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/30 esas sayılı dosyasında aynı icra takiplerine borçluların vaki itirazlarının iptali istemi ile dava açıldığı görülmekle birlikte itirazın iptali davası sonucu anlaşılamamaktadır. İtirazın iptali davası açıldıktan sonra aynı takibe davalı olarak menfi tesbit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı Dairenin kökleşmiş içtihatlarındandır. Bu halde, itirazın iptali davasının sonucuna göre eldeki menfi tesbit davasının açılmasında davacıların hukuki yararlarının bulunup bulunmadığı, hukuki yarar dava şartının gerçekleşip gerçekleşmediği yönünde yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekirken, HMK 114/1-h ve 115/1-2 madde hükümlerinin gözardı edilmesi suretiyle yazılı şekilde yerel mahkeme kararının onanmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım....

            Davalı, yapılan icra takibi itirazla durduğu için, davacıların itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı olmadığından menfi tespit davasının reddine, birleştirilen davada ... ve ... aleyhine yaptığı icra takibine haksız olarak itiraz edildiğinden itirazın iptali ile inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Mahkemece, ...’ün açtığı menfi tespit davasının kabulüne, ...’ün açtığı menfi tesbit davasının reddine, ... tarafından açılan itirazın iptali davasında, ... hakkındaki davanın reddine ... hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, ... tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, İcra takibine konu edilen senet altındaki imzanın davacıya ait olmadığı iddiasına dayanan menfi tespit davasıdır. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                Asliye Hkuk Mahkemesinin 2012/597 Esas -2016/ 18 Karar sayılı dosyasından takip konusu alacak ile ilgili olarak menfi tesbit davası açtığı ve kazandığı, ancak Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/6212 Esas 2016/4320 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu anlaşılmıştır. Bu halde mahkemece, borçlunun açtığı menfi tesbit davasının kesinleşen sonucunun bekletici mesele yapılarak oluşacak sonuca göre, karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 3-Kabule göre ise, davanın geçerli bir takip olmadığı dolayısı ile ön koşul yokluğundan reddine karar verildiği hallerde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2. maddesine göre davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nisbi vekalet ücretine karar verilmesi de isabetsiz olmuştur....

                  Davalı tarafından----- Esas sayılı takip dosyasına ilişkin ------ dosyası ile itirazın iptali davası açıldığı, ayrıca davacı tarafından ------ Esas sayılı dosyasında taraflar arasında düzenlenen ------ tarihli sözleşmeye ilişkin dava açıldığı, aynı taleplerin mahkememizin iş bu dosyasında da ileri sürüldüğü anlaşılmıştır. Davacı tarafından açılan iş bu davanın HMK'nun 106. Maddesinde düzenlenen tespit davası ve İİK. 72. Maddesinde düzenlenen menfi tespit davası niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; ----- Esas sayılı dosyası ile davacı aleyhine takip başlatıldığı, davacının itirazı üzerine -------- dosyası ile itirazın iptali davasının açıldığı ve itirazın iptali yargılaması yargılaması devam ederken menfi tespit davası açıldığı tarafların kabulündedir. Menfi tespit davasının itirazın iptali davasından sonra açılmış olması nedeniyle davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu