ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/07/2023 NUMARASI : 2023/99 ESAS DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : İskenderun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26/07/2023 tarih ve 2023/99 E. Sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan incelemede; DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davalı borçlunun icra takibine itirazının herhangi bir belgeye dayanmadığını, borcu ödememek için süreci uzatmak amacıyla kötü niyetli ve mesnetsiz olduğunu, ihtiyati haciz kararı verilmesi için alacağın varlığının tam ispatının gerekmeyip, yaklaşık ispatın yeterli olduğunu, müvekkilinin verdiği hizmetin karşılığını alamadığını, davalının faturaya süresinde itiraz etmediğini, davalının İskenderun İcra Dairesi'nin 2022/27963 sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali, icra inkar tazminatı ve ihtiyati haciz kararı verilmesini dava ve talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI "İskenderun 1....
Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama ile de kabul edildiğini, mahkemece ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dışı ... tarafından açılan dava sonucunda müvekkili şirketin 1.150.000,00 TL tazminat ödemeye mahkum edildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalı şirketin kusurlu hareketi ile müvekkili şirketin zarara uğradığının açık olduğunu belirterek lik derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar re'sen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat, talep ise ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/153 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama ile de kabul edildiğini, mahkemece ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dışı Metin Nalvuran tarafından açılan dava sonucunda müvekkili şirketin 1.150.000,00 TL tazminat ödemeye mahkum edildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalı şirketin kusurlu hareketi ile müvekkili şirketin zarara uğradığının açık olduğunu belirterek lik derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar re'sen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat, talep ise ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/571 Esas KARAR NO : 2021/932 DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 23/08/2021 KARAR TARİHİ : 06/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin------- Sözleşmesi isimli ------ sözleşmesi akdedildiğini, müvekkil şirketçe-------- imzalanmasının akabinde işin yapılmasına başlandıktan kısa bir süre sonra---------tarafından işin durdurulduğunu, söz konusu durdurmayı müteakip işin yapılmasına----- tarihinde yeniden başlandığını, davalı şirketin ise işe tekrar başlanılması sürecinde işin kalan kısımlarının yapılması----- itibaren personel ve ekipmanın tahliye edildiği 01.03.2017 tarihine kadar ---- konaklama giderleri ile----- bedelleri ile işin yeniden başladığı tarihe----------- maliyeti ortaya çıktığını, oluşan söz konusu giderler detay açıklamaları ile--...
Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz.” hükümleri yer almaktadır. Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olup, dava açıldıktan sonra davacı vekili ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talep etmiş, mahkemece her iki talebin de reddine karar verilmiş, kamu düzenine ilişkin herhangi bir eksiklik görülmemiş, davacı belli bir miktar alacağının tahsilini talep ettiğinden, talep konusu da yargılama sonucunda kesinleşeceğinden alacak muaccel olmadığından, her iki talebin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı avukatının istinaf kanun yoluna başvurusunun esastan reddine karar verilmesi kanaatine varılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.12.2003 gününde verilen dilekçe ile intifa ve irtifak hakkı şerhlerinin terkini ve Hazine adına yazılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 22.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 9.3.1998 tarihli görev verilmesine ilişkin imtiyaz sözleşmesine dayalı çekişmeli taşınmazlar tapu kaydında davalı şirket lehine mevcut intifa ve irtifak hakkına ilişkin şerhlerin kaldırılması ve bu şerhlerin maliye hazinesi adına yazılması istemiyle açılmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki meni müdahale davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıya ait restorant'ın kiracısı olduğunu 2886 Sayılı Yasanın 75.maddesi gereğince tahliye edildiğini öne sürerek, müdahalenin men'i ile dava tarihine kadar çalışamaması nedeniyle 25000 YTL maddi, 30.000 YTL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, idare Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
İstinaf Sebepleri Borçlu istinaf dilekçesinde özetle; çekişmeli olan taşınmaza ait olan yer üzerinde mülkiyet hakkı olup meni müdahale kararı çıktığı, bu karardan sonra mülkiyet değişikliklerinin olduğu ve burası için şufa davası açıldığı, ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde anılan davanın devam ettiği halde şikayete konu takip dosyası ile 07.01.2021 tarihinde evine gelinip icrai işlem yapıldığı, süre tanındığı ve bu zabıtla evden tahliye kararı alındığı, oysa devam eden davalar olduğu şikayeti ile istinaf talebinin kabulüne ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekilinin karar düzeltme istemine ilişkin dilekçesi ile tüm dosya içindekilerin yeniden incelenmesi sonucunda; dava konusu taşınmazın tapu kaydında mevcut tüm şerhlerin bedele yansıtılması yerine salt haciz şerhleri bedele yansıtıldığı halde kararın onandığı anlaşıldığından davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 28.03.2011 gün ve ... sayılı onama kararının kaldırılmasına, Dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerinde mevcut tüm şerhlerin bedele yansıtılmasına karar verilmesi gerekirken gerekçeli kararda salt "haciz şerhlerinin" bedele yansıtılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçeli kararın (1) nolu hüküm fıkrasında dokuzuncu satırında yer alan "haciz şerhlerinin bedel üzerine kaydırılmasına sözleri yerine "tapuda bulunan tüm şerhlerin bedele...
Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye-meni -müdahale ecrimisil davasına dair karar, Dairemizin 18/12/2014 gün ve 2014/13035-2014/14242 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmesi üzerine bu defa davacı tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 5219 sayılı Kanunla değişen, 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesinin III.fıkrasının 1 numaralı bendinde, miktar veya değeri 6 milyar TL (6 Bin TL)'den az olan davalara ait hükümlerin onanması veya bozulmasına ilişkin kararların düzeltilmesinin istenemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Parasal sınırlar 21.7.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 5236 Sayılı Kanunun 19.maddesi ile eklenen Ek 4.madde uyarınca da parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere Maliye Bakanlığı’nca tespit edilen yeniden değerleme oranında arttırılacağı öngörülmüştür....