İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...Mahkememiz dosyası ile icra müdürlüğü dosyasının incelenmesinde, davacı tarafça her ne kadar ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, öğrenme tarihinin 20/08/2021 tarihi olarak kabulü istenilmiş ise de, memur işlemi ile usulsüz tebligata ilişkin şikayetin 05/10/2021 tarihinde yapıldığı, öğrenme tarihi olarak bildirilen 20/08/2021 tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde şikayette bulunulmadığı anlaşılmakla, usulsüz tebligat şikayeti ile memur muamelesi şikayetinin süreaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir...'' şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Usulsüz Tebligat Şikayeti ile Memur Muamelesi Şikayetinin süreaşımı nedeniyle reddine, " karar verildiği görülmüştür....
Sayılı dosyası ile tasarrufun iptali davası açtığını, borçlunun gönderdiği paraya ilişkin ihtiyati haciz kararı verilmesine neden olunduğunu belirterek, şikayetin kabulüne ve belge temini işlemini gerektiren memur işleminin iptaline, elde edilen kişisel bilgilere dayalı yapılan işlemlerinin yok hükmünde sayılmasına ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf; cevap dilekçesi sunmamıştır. İlk derece mahkemesince; şikayetin reddine, dair karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı; davacı vekili yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunmuş, gerekli harçlar yasal süresinde yatırılmıştır....
için haciz ihbarnamesine itiraz edemediğini ve icra dosyasına borçlu sıfatı ile kaydedilerek araç ve gayrimenkulleri üzerine haciz konulduğunu bu nedenlerle usulsüz tebligatlar nedeni ile tebligattan haberdar olunan 20.04.2021 tarihinin geçerli tebliğ tarihi olarak kabul edilmesini, İcra Müdürlüğü dosyasında 05.05.2021 tarihli kararın iptali ve kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
Değerlendirme Dosya kapsamından, şikayeti borçlu şirket vekilince, borçlu şikayet hakkında İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/33 Esas sayılı ihtiyati tedbir kararı nedeni ile borçluya ait menkullerin haciz ve muhafazasının yapılamayacağını ileri sürerek Manisa 4. İcra Müdürlüğünün 2019/333 Talimat sayılı dosyası ile yapılan 06.08.2019 tarihli haciz ve muhafaza işleminin iptalini istediği anlaşılmaktadır. İstanbul 1. İcra Müdürlüğünün 2019/27471 Esas sayılı dosyasından yazılan talimat gereğince ve talimat çerçevesinde haczi gerçekleştiren talimat icra dairesinin haczi uygulama biçimine ilişkin herhangi bir şikayet söz konusu olmadığından ve şikayet, itiraz üzerine ve iflas erteleme kararına dayalı olarak takibin duracağı ve haciz ve muhafaza yapılamayacağına ilişkin olup doğrudan İstanbul 1. İcra Müdürlüğünün verdiği haciz kararına yönelik olduğundan, şikayeti inceleme yetkisi asıl icra müdürlüğünün bağlı olduğu İstanbul 12. İcra Hukuk Mahkemesine aittir. III....
Başvuru dilekçesinde; 25.06.2012 tarihinde müvekkiline ait menkullerin haczedilerek muhafaza altına alınıp yediemin deposuna götürüldüğünü, yapılan işlemin hukuka ve yasalara aykırı olduğunu, 3. kişinin adresinde yapılan hacizlerde, 3. kişinin istihkak iddiasında bulunması halinde kesinlikle muhafaza işlemi yapılamayacağını, icra memurunun muhafaza işlemini durdurması ve istihkak davası açması için alacaklıya süre vermesi gerektiğini, bu nedenle Kuşadası İcra Müdürlüğü'nün haciz ve muhafaza işleminin ivedilikle kaldırılmasına ve yediemine bırakılmış malların müvekkiline iadesine karar verilmesini talep etmiş; 19.03.2013 tarihli ilk oturumda, ''Bizim iddiamız İcra Müdürlüğü'nün işleminin İİK'nun 88. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle şikayet niteliğindedir, hacze gelinen yer müvekkilin adresi olduğu için icra müdürünün sadece haciz işlemini yapıp, muhafaza işlemini yapmaması gerektiği konusundaki şikayetimizdir'' şeklinde talebini bir kez daha açık bir şekilde dile getirmiştir....
İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince:" Mahkememizce 12/12/2019 tarihli tensip zaptının 4 no.lu ara kararı ile: "Davacı tarafa, davanın konusu memur işlemine yönelik mahçuz mallar üzerinde "şikayet" mi yoksa "istihkak" mı davası olduğunu, ayrıca davanın konusu şikayet ise hangi tarihli memur işlemine yönelik şikayet olduğunu açıklamak üzere HMK'nun 119/1,ğ ve 119/2 maddesi gereğince bir haftalık kesin süre verilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılacağının ihtarına" karar verildiği, tensip zaptının davacı vekiline 30/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 02/01/2020 tarihli dilekçesinde, davanın konusunun 10/09/2019 tarihinde icra dosyasından yasaya aykırı olarak verilen müvekkili şirketin menkul malları üzerine haciz uygulanmasına dair icra memur işleminin şikayeti olduğunu, ayrıca Mahkememiz nezdinde istihkak davası açıldığını bildirdiği görülmüştür....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 10.07.2015 tarihli 2015/533 Esas sayılı kararıyla iflasın ertelenmesi davası kapsamında tedbir kararı verildiği ve bu tedbir nedeniyle icra müdürlüğünce satış işlemlerin durdurulmasına ve tedbir kararının aynen uygulanmasına karar verildiği , borçlunun icra takibinin iptali gerektiğini ileri sürerek icra memur işlemini şikayeti üzerine, mahkemece şikayetin reddine karar karar verildiği görülmüştür. İflasın ertelenmesi davasında ... Orman Ürün..... Ltd Şti hakkında ... 2. Asliye Ticaret Mah.10.07.2015 tarih 2015/533 E ......
Mahkemece, 27.08.2013 günlü haciz esnasında borçlunun artık işyerinde olmadığı, borçlunun 3.kişiye sattığı malların bizzat takip alacaklısı tarafından haczedilerek satıldığı, 3.kişinin işyerinin artık borçlu ile hiç bir ilgisinin kalmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklınm memur muamelesini şikayeti ile İİK’nun 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Davacı alacaklı vekilinin İcra Mahkemesine başvurusu esnasında istihkak iddiasının reddi talebinin yanısıra haczin İİK 99. maddesi uyarınca yapılmasına ilişkin memur muamelesini şikayet talebinde de bulunmasına rağmen, Mahkemece, dava istihkak davası olarak nitelenerek ve bu nitelemeye uygun gerekçe oluşturularak, sadece istihkak davasının reddine karar verilmiş, memur muamelesini şikayet talebi yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmamıştır....
Haciz işlemi talimat yoluyla değil de, doğrudan müzekkere yazılarak yapılmış ise, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi şikayeti incelemeye yetkilidir. Somut olayda, icra dosyası kapsamı ve tapu kaydı dikkate alındığında, dava konusu taşınmaza Manisa 2. İcra Müdürlüğünün 2018/3390 Esas sayılı dosyasından doğrudan haciz konulduğundan, anılan takip dosyası ile ilgili meskeniyet şikayetini inceleme yetkisi, haciz işlemini yapan icra müdürlüğünün bağlı olduğu Manisa İcra Hukuk Mahkemesine aittir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerinde takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin istinaf başvuru nedenlerinin yerinde olmadığı, kararda kamu düzenine aykırı bir yön de bulunmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından ,haczin kaldırılması talebinde yetkili mahkemenin haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi olduğu ve hacizlerin Zonguldak 1. ve 2. İcra Dairesi dosyalarından konulduğu gerekçesi ile şikayetin yetki nedeniyle reddine karar verilmiştir....