Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin yapılan incelemede, davalının cevap dilekçesinde mehir senedinden kaynaklanan 200 gr 22 ayar altına ilişkin borcunu düğünde davacıya takılan 10 adet bilezik ile ödediğini ileri sürmüş ve ilk derece mahkemesi tarafından bu savunmaya üstünlük tanınarak 200 gram 22 ayar altına yönelik talebin reddine karar verilmiş ise de; davalının davacıya taraflar arasında imzalanan mehir senedinden kaynaklanan 200 gram 22 ayar altın borcu olduğunun davalının da kabulünde olduğu gözetilerek davalının ödeme yönündeki savunmasının incelenmesinde, davalının davacıya mehir senedinden kaynaklanan 200 gram 22 ayar altın borcunu ödediğini mehir senedi kuvvetindeki yazılı bir delille ispat edemediği gibi ilk derece mahkemesi tarafından dinlenen tanık Nurettin Civelek'in "Biz 3 kardeş olarak bir şirkete sahibiz şirket olarak çocuklarımıza hep 10 tane bilezik takarız ....

Somut olayda, davalı-karşı davacı kadının karşı dava dilekçesi ve ön inceleme duruşmasında mehir senedinde yazılı altınlar ve eşyalardan kaynaklı alacağının 10.000,00 TL olduğunu açıkladığı, bilirkişi raporlarında mehir senedindeki altınların dava tarihindeki değerinin 13.804,75 TL, eşyaların dava tarihindeki değerinin 1.450,00 TL olarak belirlendiği, davalı-davacı kadının 19.11.2020 tarihli dilekçesiyle mehir senedinden kaynaklı altınlar nedeniyle talep miktarını 58.645,46 TL’ye yükselterek talep miktarını açıkladığı, mahkemece 13.804,75 TL alacağın tahsiline karar verildiği anlaşılmakla, davacı-davalı aleyhine hükmedilen alacak miktarı karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesinin mehir senedinden kaynaklı alacağa yönelik kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2021 NUMARASI : 2019/305 ESAS - 2021/148 KARAR DAVA KONUSU : Mehir Senedinden Kaynaklı Ziynet ve Çeyiz Alacağı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında boşanma davasının devam ettiğini, tarafların evlilikleri sırasında çeyiz senedi düzenlendiğini, müvekkiline ait altın ve takıların davalının babası adına alınan ev için alındığını ve iade edilmediğini, müvekkilinin iki adet küçük çanta ile baba evine bırakıldığını belirterek dava dilekçesinde dökümü yapılan altın ve eşyaların aynen olmadığı takdirde 1.900 TL değerindeki eşyaların, 3.000 TL değerindeki ziynetlerin ödeme tarihindeki değerleri üzerinden yasal faizi ile tahsilini istemiştir....

    Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mehir senedindeki ziynet eşyalarının düğünde davacıya takıldığını, davacının ziynet eşyalarını beraberinde götürdüğünü, mehir senedindeki eşyaların mevcut olup, talep edilmesi halinde teslimi kabul ettiklerini, eşyalar yönünden dava açılmasına sebebiyet verilmediği için yargılama giderlerinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini belirterek davanın reddini talep etmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nce; Dava konusu sözleşme incelendiğinde, alacaklı sıfatıyla davacı Fatma'nın, borçlu sıfatıyla ise davalı T5'in yer aldığı, kefil sıfatıyla Nasır Özdemir'in yer aldığı sözleşmenin, davacı Fatma ile davalı Mustafa'nın 23/07/2015 tarihinde evlendikleri, mehir senedinin 26/07/2015 tarihinde düzenlendiği, buna göre taraflar evliyken düzenlenen mehir senedi bakımından taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacıya evlilik nedeni ile hediye edilecek eşyaları gösteren mehir senedine dayalı olduğu anlaşılmakla; taraflar arasındaki evlilik bağı sona ermiş olsa dahi yukarıda açıklandığı üzere evlilik sebebiyle davalı koca tarafından hediye edileceklerden kaynaklı alacak talebinin aile mahkemesinin görevine girdiğinden karşı görevsizlik kararı verilmiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında boşanma davası ve mal rejiminden kaynaklı davanın devam etmekte olduğunu, bu davaların sonuçlarının beklenmesi gerekli olduğunu, boşanma davasında davalıya atfedilebilecek bir durum olmadığını, davacının eşinden soğuduğunu bahane ederek ortak konutu terk ettiğini, mehir senedindeki borcun davacıya ödenmiş olduğunu, davacı ziynet ve çeyiz eşyalarını ve mehir senedine konu olan 80 gram altından çok daha fazlasını alarak ortak konutu keyfi bir biçimde terk ettiğini, bu nedenle davacının mehir alacağı bulunmadığını, mahkemede aksi kanaat hasıl olması halinde altın fiyatlarındaki olağanüstü artışın göz önünde bulundurulmasını ve mehir senedinde 22 ayar ibaresinin geçmediğini bu hususta bir yerel adette olmadığını, söz konusu senedin 14 ayar olarak yorumlanması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında boşanma davası ve mal rejiminden kaynaklı davanın devam etmekte olduğunu, bu davaların sonuçlarının beklenmesi gerekli olduğunu, boşanma davasında davalıya atfedilebilecek bir durum olmadığını, davacının eşinden soğuduğunu bahane ederek ortak konutu terk ettiğini, mehir senedindeki borcun davacıya ödenmiş olduğunu, davacı ziynet ve çeyiz eşyalarını ve mehir senedine konu olan 80 gram altından çok daha fazlasını alarak ortak konutu keyfi bir biçimde terk ettiğini, bu nedenle davacının mehir alacağı bulunmadığını, mahkemede aksi kanaat hasıl olması halinde altın fiyatlarındaki olağanüstü artışın göz önünde bulundurulmasını ve mehir senedinde 22 ayar ibaresinin geçmediğini bu hususta bir yerel adette olmadığını, söz konusu senedin 14 ayar olarak yorumlanması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....

    Aile Mahkemesince; mehir senedinden kaynaklanan alacağın aile hukukundan kaynaklanan alacak niteliğinde olmayıp genel hükümlere dayalı (TBK m.286 vd.) bir bağışlama talebi niteliğinde olduğu, davanın genel mahkemelerde görülmesi gerektiği, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesince; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacıya evlilik nedeni ile hediye edilecek olan ve davacının boşandığı eşi ile eşinin babası olan davalıların imzaladıkları mehir senedinde gösterilen ziynet ve eşyaların bedellerinin davalılardan tahsiline yönelik olduğu, 4787 Sayılı Kanun'un 4. maddesi ile 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 179. ve devamı maddelerinin açık düzenlemeleri doğrultusunda davaya bakma görevinin Aile Mahkemesinde olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir....

    HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-Davacı vekilinin mehir senedinden kaynaklı reddedilen ziynet alacağına yönelik istinaf talebinin HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 1.bendindeki mehir senedinde yönelik altınlar yönüyle verilen paragraf ile buna bağlı olarak harç, yargılama gideri ve davacı yararına takdir edilen vekalet ücretine yönelik hükmün 2,3,4,5.bentlerinin KALDIRILARAK yerine yeniden hüküm tesisine, (hüküm fıkrasının 1.bendindeki düğünde takılan altınlar yönüyle ve çeyiz eşyalarıyla ilgili paragraf ile 6.7.bentlerin AYNEN MUHAFAZASINA,) BUNA GÖRE; 1.bentteki mehir senedinde yer alan altınlar yönüyle verilen paragraf yerine geçmek üzere: 22 ayar 150 gram altının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde 41.400,00 TL'nin 5.000,00 TL'sine dava tarihi, kalanına ıslah tarihi olan 20/04/2021 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 2.bent yerine geçmek üzere...

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı erkeğin ziynet ve mehir alacağına yönelik temyiz itirazlanın incelenmesinde; Ziynet ve mehir alacağı toplam miktarının 43.540,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 47.530,00 TL'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir....

      UYAP Entegrasyonu