WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin yapılan incelemede, davalının cevap dilekçesinde mehir senedinden kaynaklanan 200 gr 22 ayar altına ilişkin borcunu düğünde davacıya takılan 10 adet bilezik ile ödediğini ileri sürmüş ve ilk derece mahkemesi tarafından bu savunmaya üstünlük tanınarak 200 gram 22 ayar altına yönelik talebin reddine karar verilmiş ise de; davalının davacıya taraflar arasında imzalanan mehir senedinden kaynaklanan 200 gram 22 ayar altın borcu olduğunun davalının da kabulünde olduğu gözetilerek davalının ödeme yönündeki savunmasının incelenmesinde, davalının davacıya mehir senedinden kaynaklanan 200 gram 22 ayar altın borcunu ödediğini mehir senedi kuvvetindeki yazılı bir delille ispat edemediği gibi ilk derece mahkemesi tarafından dinlenen tanık Nurettin Civelek'in "Biz 3 kardeş olarak bir şirkete sahibiz şirket olarak çocuklarımıza hep 10 tane bilezik takarız ....

Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davaya konu senedin malen kaydı ile düzenlendiğini, davacının senedi teminat olarak verdiğini ileri sürdüğünü, davalının ise senedin mehir olarak verildiğini savunduğunu, mehrin kocanın evlenme sözleşmesi anında ya da daha sonra kadına verdiği belirli bir mal ya da para veya ekonomik değeri olan armağan olduğu, Türk Medeni Kanunu'na göre mehir verilmesinin yasaklandığına dair bir düzenleme bulunmadığı, senede karşı senetle ispat kuralı gereği davacının senedin teminat senedi olduğu iddiasını senetle ispat etmesi gerektiği, davacının davaya konu senedin teminat olduğu ve teminat foksiyonunun kalmadığı iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı gibi yemin teklif etme hakkının hatırlatılması üzerine yemin deliline de dayanmadığı, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteğinin esastan reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu: GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “Miras bırakan ...’nun intifa hakkını üzerinde bırakarak 33 parsel sayılı taşınmazdaki payının çıplak mülkiyetini 27.09.1995 tarihli resmi senetle davalı eşine bağış yolu ile temlik edip, 07.12.2004 tarihinde de vefat ettiği, ölümünden önceki 1 yıllık süre dışında yapılan bağışlamalarda saklı payları zedeleme kastı ile hareket edilip edilmediğinin açıklığa kavuşturulmasının zorunlu olduğu, somut olayda miras bırakının, çekişmeli taşınmazı 29.11.1989 tarihli mehir senedi ile bağışladığı, mehir sözleşmelerinin Borçlar Kanunu’nun 238.maddesinde düzenlenen bağışlama vaadi niteliğinde olması nedeniyle bugün de geçerli olduğu,bu haliyle murisin diğer mirasçıların saklı payını zedeleme kastı ile hareket...

      Y A R G I T A Y K A R A R I Dava dosyasında bulunması gereken mehir senedi ile ... 3.Aile Mahkemesi'nin 2011/848 Esas sayılı dosyasına rastlanılamamıştır. Sözü geçen dosyanın ve senedin, dosyasına konularak temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı ile davalılardan Özkan evlenirken mehir senedi düzenlendiği, senette belirtilen eşya ve altınların davacı ve davalıya evlenmeleri sebebi ile verildiği yazılmak sureti ile senedin taahhütte bulunan sıfatı ile davalılar Hüseyin ve Sultan tarafından taahhüdü alan sıfatı ile Özkan ve Dilek tarafından imzalandığı, davacının dava dilekçesindeki ve cevaba cevap dilekçesindeki anlatımı ile mehir senedindeki altın ve eşyaların eksiksiz alınmak sureti ile davacı ve davalı Özkan'ın zilyetliğine teslim edildiğinin anlaşıldığı, davalılar Hüseyin ve Sultan'ın taraflarla aynı evde oturmadıkları, mehir senedine konu altınların davalı Özkan tarafından harcandığının sabit olduğu, davalılar Hüseyin ve Sultan'ın mehir senedindeki eşyaları davacı ve davalı Özkan'a teslim etmekle senetten kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirdikleri, dolayısıyla bu davalılar yönünden davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı anlaşıldığından...

        Aile Mahkemesince; davacının talebinin mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın aile hukukundan kaynaklanan alacak niteliğinde olmayıp genel hükümlere dayalı (TBK m. 286 vd) bir alacak talebi niteliğinde olduğu, davaya genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince; taraflar arasındaki uyuşmazlık noktalarından biri davacıya evlilik nedeni ile hediye edilecek olan mehir senedinde gösterilen ve fakat teslim edilmediği iddia edilen mallara ilişkindir. Borcun kaynağı mehir senedi olduğuna göre uyuşmazlığı çözme hususunda görevli mahkemenin aile mahkemeleri olduğu gibi mehir senedinde yazılı malların teslim edildiği açıkça belirtildiğinden görev yönünden reddine, görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken Arapça mehir senedi düzenlendiğini ancak mehir senedinin Türkçe olması gerektiği söylenince Türkçe mehir senedi düzenlendiğini, senede ev için alınmış ve alınacak olan tüm eşyalar ile 250 gram altının yazıldığını, davalının senedi imzaladığını, senette kefil sıfatı bulunan babasına da imzalatmak üzere senedi götürüp bir daha getirmediğini, ancak tanıklar huzurunda senetteki her şeyin müvekkiline ait olduğuna yemin ettiğini, müvekkiline mehir olarak bazı eşyaların teslim edildiğini, teslim edilen bu eşyalardan Konya Gürbüzoğulları Mobilya'dan alınan salon takımı, yemek odası takımı ve yatak odası takımı haricindeki tüm eşyaları müvekkilinin evde yokken davalının götürdüğünü, ayrıca müvekkiline ait 233 gram altının da davalı tarafından müvekkilinden habersiz götürüldüğünü belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedellerinin...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı ile davalı Murat evlenirken mehir senedi düzenlendiği, senet içeriğinde davalı Murat'ın 22 ayar 350 gram ziynet eşyasını teslim ettiğini belirttiği ve senedin teslim eden sıfatı ile davalı Murat tarafından imzalandığı, davacının da hibeyi kabul eden sıfatı ile senedi imzaladığı, teslim konusunda herhangi bir şerh koymadığı, muhtar tarafından da ziynet eşyalarının teslim edildiğine dair senedin tasdik edildiği, dolayısıyla senet içeriği ile davacıya teslim edildiği belirtilen bir kısım ziynet eşyasının teslim edilmediğinin ispat külfetinin davacıda olup, bunun da senet kuvvetindeki bir belge veya yemin delili ile ispat edilmesi gerektiği, davacının senet kuvvetindeki bir belge ibraz edemediği gibi yemin delilinin de olmadığı, bu nedenle hiç takılmadığı belirtilen ziynet eşyaları yönünden davanın reddinde isabetsizlik olmadığı, mehir altınları dışında davacıya düğünde takılan ziynet eşyalarının davalı Ahmet tarafından harcandığının...

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Hasan evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, senedin davalılar Nebi ve Ali tarafından da kefil sıfatıyla imzalandığını, senet ediminin yerine getirilmediğini belirterek 500 gram altının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde şimdilik 1.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalılara 01/09/2020 tarihinde usulüne uygun tebligat yapılmış, davalılar süresinden sonra verdikleri cevap dilekçesinde özetle; davalı Nebi ve Ali'nin kefaletinin Türk Borçlar Kanunu 584.maddesindeki şartlara uygun olmadığını, bu nedenle geçersiz olduğunu, 500 gram mehir altınının davacıya verildiğini, ayrıca altınların değerinin fahiş hesaplandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı Orhan'ın oğlu ile 1995 yılında evlendiklerini, müvekkili evlenirken kayın pederi olan davalı tarafından mehir senedi ile müvekkiline dava konusu altınların ve eşyaların taahhüt edildiğini ancak bileziklerin ve eşyaların alınmadığını, davacının eşi ile şu anda boşanma aşamasında olduğunu ve aralarındaki boşanma davalarının derdest olduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya dair talep ve hakları saklı kalmak kaydı ile mehir senedine konu altı adet bilezik ile mehir senedinde kalem kalem belirtilen sair eşyaların dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu