İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1- Davacının davalı T5 yönünden DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; A-) Mehir senedinde belirtilen ve düğünde davacıya takılan 100 gram 22 ayar altın bilezik 43.200,00. TL'nin 5.000,00 TL'sine dava tarihinden(01/10/2020) kalan 38.200,00 TL'nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, B)Mehir senedinde yazılan ve düğün sırasında alınan Bir adet Buzdolabı 3.500.00 TL, Bir adet Bulaşık makinesi 2.000.00 TL, Bir adet Çamaşır Makinesi 2.500.00 TL, Bir adet Oturma grubu 3.500.00 TL olmak üzere eşyaların toplam bedeli olan 11.500,00....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mehir sözleşmesi şekil koşullarından yoksun olduğundan ve iştirak halinde malik olan davalılardan bir kısmının kabul beyanının bağlayıcılığı olmadığından davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle birlikte yazılı olarak yapılan mehir sözleşmesinin geçerli olduğu, davaya dayanak tasarrufun vasiyet olarak değerlendirilmemesinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, mehir senedine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2....
Evliliğin teminatı noktasında, evliliğin sonlanması sonrasına ilişkin mehir, mehri müeccel olarak nitelendirilir ve mehri müeccel sebebiyle alacak istemli açılan davalar genel görevli Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülür. (E: Yargıtay 3 HD 2019/482 E. 2019/379) Somut uyuşmazlıkta ise; davacı 28/09/2017 tarihli mehir senedine dayalı olarak, evlilik nedeni ile hediye edilecek ziynet aksi halde ziynet bedelleri parasının davalıdan tahsilini istemiştir. Taraflar arasındaki resmi evlilik ise, 30/09/2017 tarihinde yapılmıştır. Davaya dayanak mehir senedi evliliğin sonlanması sonrasına ilişkin olmayıp evliliğin kurulması ve devamı sebebine dayalı düzenlenmiştir. Kişisel malların iadesi Türk Medeni Kanununun 2.kitabında yer almakta olan 226.maddesinde düzenlenmiş olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Aile Hukuku prensiplerine göre değerlendirilmesi gerekmektedir. Oysa; dava, Asliye Hukuk Mahkemesince incelenerek karara bağlanmıştır....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Bayram evlenirken mehir senedi düzenlendiği, senette belirtilen ziynet eşyasına ilişkin taahhüdün yerine getirilmediğini belirterek 155 gram 22 ayar altının aynen iadesi, olmadığı takdirde şimdilik 6.000,00 TL'nin davalılardan tahsilini talep etmiş, cevaba cevap dilekçesi ile de düğünde takılan altınların mehir senedinde taahhüt edilen altınlardan ayrı olduğunu belirtmiş, 12/07/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile de, dava değerini 70.060,00 TL olarak ıslah etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı Bayram vekili cevap dilekçesinde özetle; 155 gram bileziğin düğün sırasında davacıya teslim edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile mehir senedinde yazılı olan ziynetler ile diğer eşyaların ve yine mehir senedinde mihri müeccel bedeli olarak belirlenen 100 gr. altının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde ise değerleri karşılığı olan 20.012,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....
DAVA Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, mehir senedinde yazılı altınların davacıya teslim edilmediğini, bu nedenle söz konusu 500 gram 22 ayar altının aynen iadesi, iade mümkün olmadığı takdirde fiili ödeme tarihindeki parasal değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesi ile; davalının davacıya böyle bir borcu bulunmadığını, davacının alacak talebi olduğu iddiasıyla dayandığı resmi belgenin kendisinden de anlaşılacağı üzere davacı zaten bütün alacaklarını davalıdan aldığını, bu nedenlerle açılan davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. III....
Bu durumda; davacı-karşı davalının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde, mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmaktadır. Bu sebeple, uyuşmazlık, aile hukukundan kaynaklanan alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı ( TBK 286 vd.) alacak istemi niteliğindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır....
Davalı erkek istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ziynetlerin kadında kaldığını, araç ve taşınmazın alımında davacının hiçbir katkısının olmadığını, mehir borcu taahhüdünün olmadığını, katılma alacağı değer artış payı alacağı olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Açılan dava mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak davası ve mehir senedinden kaynaklanan alacak davasıdır. HMK'nın 355. maddesi uyarınca re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında, istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı kadın dava dilekçesinde 250 gram mehirinin aynen iadesini, aksi takdirde bedelini talep etmiştir. Mehri müeccel; ileriye yönelik bir bağışlama vaadidir. Bu durum Borçlar Kanunu 238. Maddesinde düzenlenmiş bağışlama vaadidir. Bağışlama vaadinin geçerliliği yazılı olma koşuluna bağlıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacıya düğünde mehir olarak 100 gram 22 ayar altın karşılığı 8 adet bilezik ile erkeğin ailesi tarafından 5 adet 22 ayar 40 gram bilezik takıldığı, bu bileziklerden erkeğin ailesinin taktığı 5 adet bileziğin düğünden sonra davalı tarafından davacıdan alındığının davalının 10/09/2020 tarihli celsede kabulünde olduğu, bu bileziklerin davacıdan geri alınması gerekçesi olarak da takılan kişilere adet gereği iade edilmesi gerektiğinin bildirildiği, davacıya mehir olarak takılan 100 gram bileziğin de davalı tarafından davacıdan alındığının yine 17/04/2018 ve 10/09/2020 tarihli celselerde davalı tarafından kabul edildiği, ancak daha sonra iade edildiğinin belirtildiği, fakat bu iddianın davalı tarafça ispatlanamadığı, dolayısıyla bu altınlar yönünden davanın kabul edilmesi gerektiği, her ne kadar İlk Derece Mahkemesi tarafından mehir olarak takılan 100 gram karşılığı 8 adet bilezikten 5 adet için dava kabul edilmiş ise de, davalının mehir olarak...
olarak belirlenen ziynetlerin aynen iadesine, mümkün olmaması halinde şimdilik 1.000,00 TL mehir bedelinin yasal faiziyle tahsiline, çocuklara doğumlarında takılan takı ve paranın aynen iadesine, mümkün olmaması halinde şimdilik 1.000,00 TL bedelinin yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....